Öfke Sevgiye Muhtaç Olursa

Kız Kavgası

Bölüm şarkısı : Kill Bill - Whistle

( aslında arka plan müziği gibi birşey oldu. :)

Klik sesi beni kendime getirdi. Arkamı dönüp ne olduğuna bakacaktım ama aniden kafamı duvara sabitleyen bir el beni olduğum yere yapıştırdı. Diğer eliylede kollarımı arkamda sabitleyip manikürlü tırnaklarını koluma geçirdi. Cidden çok acımıştı.

" Ne istiyosun manyak ?" diye bağıdım.

" Hmm ne mi istiyorum. Çok değil aslında birincisi Sean'ın peşini bırakacaksın. İkinci olarakta bana öyle herkezin arasında laf sokamazsın. "

Bir eliyle tuttuğu saçlarımı çekti. Acıyla yüzümü buruşturdum.

" Sean benim anladınmı?"

Şuan ciddi ciddi bir kız kavgasına karışıyordum. Çok saçma hemde Sean için. Ama alttada kalmazdım. Sonuçta benim Seanla aramda hiçbirşey yoktu.

" Senin olsaydı kaybetmekten korkmazdın. " Dedim sinirle. Tırnaklarını biraz daha batırdı. Tek bir hamle dahi yapamıyordum. O kadar sıkı tutmuştu ki. Kıpırdasam ya tırnakları batıyor yada saçlarımı çekiyordu.

" Bu seni son uyarım ." dedi. Sonra arkasında bir kız daha vardı. Ona doğru bir el işareti yaptı. Sonra beni bıraktı arkasını dönüp kahkaha atarak lavabodan çıktı.

Hiçbirşey olmamış gibi. !! Bu neydi şimdi. Uzaktan biri Ella diye seslenince dikkatim dağıldı seslenen yöne doğru kafamı çevirdim. Denis yanıma koşuyordu.

" Ella kaç saatir seni arıyorum. Neredeydin ?"

" Sean'ın sevgilisi beni lavaboya kilitledi. "

" Ne? ama Seanın sevgilisi yokki ."

" Hani şu derste yanına oturan kız işte. "

" Isabella'dan bahsediyorsun sen. Onu boşver sen o platonik takılır öyle. "

" Ama beni lavaboya kilitleyecek kadarda platonik değilmiş demekki. "

" Birşeyin varmı iyimisin peki ?"

" İyi sayılırım. Neyse sınıfa gidelimmi ? Zaten sinirlerim çok bozuldu. "

Sınıftan içeri girdigimde herkes sanki olayı biliyormuş gibi suratıma bakıyordu. Nereye oturacağıma karar veremedim. Aslında gıcıklığına Seanını yanına oturabilirdim. Ama bu psikopat platonik bu sefer kesin beni öldürürdü.

Hayır ondan korkmuyordum. Ama arkadan bir saldırıda çok tehlikeliydi hani. Birde etrafın ormanlık alan olduğu düşünülürse arkadan bir saldırı ölüm demek oluyordu.

Tabikide tatlı canımı seviyordum. Arkadan gelen bir saldırıyada açıktım. Bu yüzden o güzel popomu kollamam lazımdı. Bunun içinde bir önceki ders oturduğum yere oturdum. Çok kolay pes ediyordum. Biliyorum ama ben kavga edemezdim sanırım. Yani hiç denemedim öyle. Hep uysal ve kibar biri olmuşumdur. Bu yüzden insanlar bana bulaşmazlardı.

Sınıfta acayip bir sessizlik vardı. Nedenini çok merak etsemde hiç songulamadan yerime oturdum.

Birkaç dakika öylece oturdum. Sonra sınıfa Sean ,James ve Sarah girdi. Daha yerlerine oturamadan bir adam içeri daldı. Oldukça enerjik olan adam

" Bugün voleybol seçmeleri var. O yüzden herkes aşağı iniyor. Bekliyorum hadi. "

Demişti ama herkes pür dikkat bana bakıyordu. Hayır yani çok ilginç birşeymi vardı bende anlamadım ki. ?

Bende oturduğum yerden onlara bakıyordum. Onlarda koyun sürüsü gibi bana bakıyorlardı.

" 2 dakika içinde aşağıda olmazsanız bahçede 10 tur koşacaksınız. " Dedi ve sınıftan çıktı. Nedense kimse konuşmadan hala bana bakıyordu.