10

1K 105 49
                                        

#Baekhyun#

Sonunda Chanyeol'un kollarındaydım. Beni sıkıca sarmalayıp o güzel kokusunu içime çekmeme izin vermişti.

Chanyeol benim için eşsizdi.

Biz hala tenha olan sokağın ortasında dikilip birbirimize sarılıyorduk. O, ara sıra saçlarımı okşayıp öpücük konduruyordu, ben ise sadece sarılmakta yetiniyordum.
Gözlerim kapalı bir şekilde sarılmaya devam ederken Chanyeol beni kendinden ayırdı ve yüzüme baktı.

"Seni gerçekten çok özledim, Baekhyun."

"Bende seni özledim Chanyeol."

Gözlerimin içine bakıp saçlarımı okşadığında ağrıyan yerlerim iyileşmişti sanki.
Chanyeol doğrulup bana yanındaki çocuğu tanıttı.

"Baekhyun, bu Luhan o benim arkadaşım."

"Memnun oldum, ama burada dikilmek yerine bir kafeye mi gitsek, huh?"

"Olabilir bence"

Sonra bana bakmışlardı.

"Gidelim mi?"

Aslında bende gitmeyi, Chanyeol ile hasret gidermeyi çok istiyordum.
Onları onaylayacağım sırada aklıma Sehun gelmişti. Eğer duyarsa...

Eğer duyarsa bu sefer bana ne yapacağını hayal bile edemiyordum. Chanyeol ile olduğumu duyarsa cidden işler daha da kötüye giderdi. Bu yüzden Chanyeol'un gözlerine pişmanlık ve acıyla bakıp başımı olumsuz anlamda salladım.

Üzgünüm...

Chanyeol'un yüzü düşerken Luhan gülümseyerek yanıma geldi.

"Hadi ama Baekhyun. Biz buraya senin için geldik."

Biliyorum evet... Ama canımın yanmasını istemiyordum.
Belki bencillikti bu yaptığım, ama acı çekmek benim bünyeme ağırdı.

Taşıyamıyordum ki...

Canım fazlasıyla yanıyordu.

Chanyeol bana beklentiyle bakarken başımı önüme eğdim.

" Özür dilerim ama gelemem."

"Lütfen Baekhyun. Sana yalvarıyorum."

"Y-Yarın okulda buluşsak?"

"Okulda?"

Aklıma gelen fikirle gülümseyip onlara baktım.

"Evet. Bahçede buluşabiliriz. Hem... Senin için kurabiye yaparım ve birlikte yiyebiliriz. Olur mu? Şuan gerçekten çok yorgunum beni affet.."

Aslında yalan falan değildi.
Gerçekten çok yorgundum ve yarın onun için birşeyler yapabilirdim. Böylece ikimiz daha rahat olurduk ve Sehun bizi rahatsız edemezdi.
Yaptığımı teklif Chanyeol'u heyecanlardırmış ve gözlerinin parlamasına neden olmuştu.

"O-Olabilir, kahveleri de ben alacağım o halde?"

Gülümseyerek kafamı aşağı yukarı salladım.

"Çocuklar!"

Merakla Luhan'a baktık.

"Resmen randevulaştınız. Bende buradayım!"

"Hadi ama Lu. Sapsın diye kıskanma."

Chanyeol'un dediği ile ona baktım. Ne yani biz sap değil miydik?

"Hatırlatırım Park Chanyeol sende sapsın, Baekhyun'a çıkma teklifi etmedin. Hem etsen de kabul eder mi, huh?"

Chanyeol'un arkadaşı olan güzel çocuğa baktım. Aslında Chanyeol'un çok iyi bir erkek arkadaş olacağına eminim ama benimle olmak isteyeceğini sanmıyorum. O muhtemelen Sehun ile aramın İyi olup olmadığını merak etmişti ve bu yüzden benim bulup birşeyler ısmarlamak istedi.

Başka ne olabilir ki?

O benim gibi biriyle olmak istemez ki ben ona layık bile değilim...

O güzel çocuğun söylediği şeyler üzerine biz birbirimize baktık. Chanyeol ısrarla gözlerime bakıp içimi eritiyordu...

Utanıp başımı eğdim.
Gözleri içimi yakıyordu ama aynı zamanda her hep olduğu gibi huzur veriyordu.

Sonunda eve gitmeye karar verdim ve Chanyeol'un kollarından sıyrılıp karşısına geçtim.

"O halde... Ben şimdi gideyim ve sizde evinize dönün olur mu?"

Chanyeol beni onayladı ve arkasına dönüp Luhan'a birşeyler fısıldadı. Luhan uzaklaştığında merakla Chanyeol'a baktım.

"Çok kısa bir süre yalnız kalalım istedim."

Gözlerine bakıp gülümsedim.

" Bir de..."

Gözlerine merakla bakarak ne diyeceğini bekledim.

O ise gülümseyerek üzerime yürüdü ve sırtımı duvara yasladı.

"Seni ne kadar özlediğim hakkında bir fikrin var mı?"

"H-Huh?"

"Şu şaşkın ve şirin hallerin beni bitiriyor Baekhyun"

Utanıp başımı eğdim, aynı zamanda gülümsüyordum.
Chanyeol elini çeneme sarıp başımı kaldırdı ve tekrar ona bakmamı sağladı.

"Gözlerime bak güzelim."

Şimdi düşüp bayılabilirdim hatta dizlerim tutmuyordu ama nasıl ayakta durduğumu bile bilmiyordum.

"Her zaman gözlerime bak ve yanımda ol. Seni yanımda istiyorum Baekhyun."

Heyecandan ne yapacağımı bilmiyordum. Tek yaptığım Park Chanyeol denen veledin gözlerine bakıp kendimi kaybediyordum.

Chanyeol gözlerime bakıp ısrarla yanında olmamı söylerken bir yandan da üzerime eğiliyordu.

Ne yapıyorsun be velet?

Öleceğim şimdi!

                          ~Yazar's~

Chanyeol ısrarla Baekhyun'un üzerine eğilirken Baekhyun heyecandan soğuk terler döküyordu.
Kalbi hızlı hızlı çarparken düşüp bayılacak gibiydi.
Chanyeol yavaşça kalın ve şekilli dudaklarını Baekhyun'un pamuksu yanağına götürüp küçük bir kaç öpücük kondurdu. Baekhyun bu dokunuşlarla titrerken Chanyeol dudaklarını onun yanağından ince dudaklarına götürdü ve özlediği dudaklarla dudaklarını birleştirdi.
İkisi de gözlerini kapatıp kendilerini anın büyüsüne bıraktığında dudakları sadece birbirinin üzerinde duruyordu.

Chanyeol uzun zamandır öpmediği dudaklarla huzuru bulurken Sonunda hislerinden kesin olarak emin olmuştu.

Baekhyun ise bunun bir rüya olduğunu ve birazdan Sehun tarafından uyandırılmaktan korkuyordu.

Ama...

Bu bir rüya falan değildi.

Sanki Chanyeol Baekhyun'un bu düşüncesini anlamış gibi dudaklarını hareket ettirip herşeyin gerçek olduğunu hissettirmişti.


Millet! Ben geldim.
Keyifli okumalar❤️
Yanlışlarım varsa affedin.
👋

Strange Love - CHANBAEK -Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin