''Tamam Miran ya çantamı toplayıp çıkıcam evden, amma abarttın ha. Taksiyi çağırıcam telefonu kapatırsan'' Seni seviyorum faslından sonra telefonu kapattık. Miran ihale için toplantıda olduğundan Zilan ve Ege'nin yanına gitmemi istemişti, aradığında gitmediğimi duyunca da küplere binmişti. Öküz. Maço. Hıyar. Seviyorum ama be. Saçlarımı düzeltip çantamı toparladım ve taksiyi çağırdım. Aşağı inip portmantoyu açtım, haydaa topuklu ayakkabılarım nerde. Miran'ı aradım. ''aşkım ya benim topuklu ayakkabılarım yok, ben onları kaldırmış mıydım?'' şu ara unutkandım ama bu kadar unutkan olamazdım herhalde. ''Hasta mısın kızım sen?! Hamileliğin zaten riskli bide topuklu ayakkabı giyeceksin. Biliyordum ben ha. Ondan kaldırdım ayakkabıları'' hoppala. Hasta herif ya. ''Hadi topuklular zararlı babetlerimi niye kaldırdın?'' kaşlarım çatılmıştı ama beni düşündüğü içinde içten içe seviniyordum. ''Spor giy Allah Allah. Babette zararlı'' gülmemek için dudaklarımı bastırdım. ''Hastasın sen Miran'' ''Evet, hastayım. Sana hastayım hemde'' istemsiz olarak dudaklarım kulaklarıma ulaştı. Dışarıdan korna sesi gelince eğilip spor ayakkabılarımı aldım. ''Taksi geldi, bak kapatıyorum'' ''Dur. Bak çok eğilme. Yemek filan yerseniz masayı Zilan toplasın bırak'' Kapıyı açıp çıktım ve takksiye ilerledim ''Ay Miran şiştim valla'' ''Hamilelikte olur öyle şeyler bak sakın kilo almak istemeyipte yemek yememezlik yapma. Canın ne isterse ye'' ''Ya sen şişirdin beynimi ama'' ''Tamam ya öptüm hadi görüşürüz'' ''Görüşürüz'' telefonu kapatıp taksiye binip adresi verdim.
Ege ve Zilan hamile olduğumu öğrenince sevinçten havalara uçtu tabi. Zilan bir sürü tavsie verdi Ege'de bizi dinledi. Birara duygusala bağlayıp ağladım. Ne arabüyüdüm de evlendim hatta çocuk bekliyorum ya. Taksiye ücreti ödeyip indim ve eve ilerledim. Kapıyı açıp içeri girdim, Miran hala gelmemişti. Telefonumu çıkarıp onu aradım. ''Nerdesin?'' ''Geliyorum canım'' ''Peki bakalım'' telefonu kapatacaktım ki ''Şurası benim evim'' diyen Ela'nın sesiyle irkildim ve telefonu tekrar kulağıma götürdüm. ''İsterseniz bir kahvemi için'' Miran telefonu kapattım sanıyordu. Aptal. ''Yok, teşekkürler'' dedi Miran. Arabanın kapısının açılıp kapanma sesini duyduktan sonra telefonu kapattım.
Miran içeri girince üzerindeki ceketi çıkarıp astı. ''Sen niye uyumadın hala?'' ayağa kalkıp ona dopru yürüdüm ''Ela'nın evi güzel miydi bari?'' yüzü şaşkın bir ifadeyle kaplanırken elimi kaldırıp ona tokat attım. ''Sana güvenmiştim Miran! Sana güvenmiştim! Yaptığın onca şeye rağmen sana güvenmiştim! Peki sen ne yaptın? O kadından uzak durman gerektiğini kabul edip sonra da onu evine bıraktın!'' ''Lara beni dinler misin?'' telaşla konuşuyordu. ''Git! Çık dışarı!'' bağırmaktan boğazım yanmıştı. Gözlerimde yanıyordu zaten. Göz yaşlarım yanaklarımdan süzülürken yanaklarımı yakıp kavuruyordu. ''Neden Miran? Neden? Neden benim sözüme bu kadar az değer veriyorsun?'' sesim git gide güçsüzleşirken bana yaklaşıp kollarını bana sardı. ''Ben şirkette mesaiye kalan herkesi evine bıraktım, sadece onu değil. Ayrıca konuştuk ve 1 hafta sonra işten ayrılacağını söyledi. Beni dinlemeden üzme kendini. Ağlama Lara! Nolur ağlama. İçim eriyor. Kıyamıyorum sana. Gözünden akan her damla yaşı kıskanıyorum. Sana dokundukları için her damlasını kıskanıyorum'' fevri davranmıştım ve kendimi yıpratmıştım. Birden havalandım. Beni kucağına almıştı, kollarımı boynuna doladım. Beni yatağa yatırıp yanıma uzandı ve saçlarımı okşamaya başladı ''Seni seviyorum ve senin söylediğin her harfe önem veriyorum. Neden anlamak istemiyorsun? Onun evine gidip onunla vakit geçirecek kadar şerefsiz miyim senin gözünde? Hayır gül gibi karım dururken başkasının yüzüne bila bakmam ben. Aşığım kızım sana ben, deli gibi seviyorum seni. Birdaha ağlarsan welcome paspasıyla sen tanışırsın bak'' istemsiz olarak gülümsedim. Ellerini karnıma götürüp beni gıdıklamaya başlayınca kahkaha atmaya başladım. Nefes nefese ''Ya Miran yapma!''diye bağırıyordum ama durur mu? Durmadı. İyice ter içinde kalmıştım ve gülmekten karnım ağrıyordu. Ellerini çekip tekrer beni kollarının arasına aldı ''Beni sakın bırakma, sensiz yapamam'' bunu Miran mı söylemişti? Benim öküz kocam olan Miran? Ona iyice sokuldum ve başımı göğsüne gömdüm.
''Ya bende seninle işe gelmek istiyorum'' diye tepinmeye başladım. Gömleğiniüzerine geçirip düğmeleriniiliklemeye başladı ''Hayır'' dedi sadece. ''Lütfen. Lütfen. Lütfen. Lütfen'' ''Ya sen evde yatıp dinlensene'' başımı hayır anlamında salladım ve Miran'ın beline kollarımı doladım. ''Evde sıkılıyorum ve seni özlüyorum'' oflayarak kabul etti. ''Ama bir oraya bir buraya koşturmak yok bak. Oturacaksın'' başımı tamam anlamında salladım ve evden çıktık.
Miran'la şirkete gelip beraber alışmayı özlemiştim. O kağıt kokusunu... Miran'la bir şeyler yapmayı... Tüm günümü onunla geçirmeyi... ''Ya benim tuvaletim geldi'' dedim Miran'a ve gözlerini devirdi. ''Tuvalete tek gidebilirim Miran, çocuk değilim'' ''Tamam ama önce öpücük dedi yanağını göstererek'' yanına gidip eğildim ve tam yanağına öpücük konduracaktım ki kafasını çevirdim ve dudağım dudaklarıyla buluştu. Geri çekilmeme fırsat vermeden öpmeye başladı. Alt dudağımı dişlerinin arasına aldı. Geri çekildiğinde yanağına bir öpücük bıraktım ve odadan çıktım. Tuvaletten çıktıktan sonra Ela yanıma geldi ve beni kolumdan çekerek ''EXIT'' yazan kapıyı açıp beni içeri çekti. Sensörlü lamba yandı, şaşkınlıkla ona bakıyordum. ''Miran benim'' dedi sinirle. ''Miran benim eşim. Kendine gel'' elini koluma geçirip beni duvara itti. ''Ama benim olacak! Beni sevecek!'' kolunu ittirip çekildim ''Hastasın kızım sen, bırak kolumu'' dedim sertçe. Tam kapıyı açmış çıkıyordum ki ''O benim!'' diye bağırarak beni kolumdan tuttu ve itti. Ayağım merdivenin basamaklarından kayarken tutunacak yer bulamamıştım. İlk basamağa karnımı çartptığımda midenme bir acı hissettim sonrasında bir acı daha ve bir acı daha. Bacaklarımda sıcak bir sıvı hissettim ve ardından başıma aldığım darbeyle gözlerim kapandı.
Ela'ya sövüş serbest, asıl olaylar bundan sonra başlıyor. Bu hafta 4 sınavım var yani hergün sınavım var bu yüzden bu gece bu bölümü yazıp paylaştım artık birdahaki bölüm ne zaman gelir bilmiyorum çünkü sonraki haftada sınavlarım var. Hiç boş vaktim yok yani :/ Yorumlarınızı bekliyorum :)Bir önceki bölümün yorum ve vote sayısı hiç hoşuma gitmedi ama yinede bu bölümü paylaştım çünkü sizi baya bekleticem gibi gözüküyor :( En uzun yoruma bölümü ithaf edicem :) Yorumlarınızı bekliyorum :) Siz yorum yaptıkça yazma hevesim artıyor :) Hepinizi çok çok öptüüüm :* <3
