8. Bölüm

93.2K 2.3K 109
                                    

"Seninle evlenmeyeceğim" dedi Lara arabadan inerken "Beni o masaya kadar sürükleme boşuna. İstediğin cevabı almadan kalkacaksın ve rezil olduğunla kalacaksın"

Miran kızın koluna girip her şey yolundaymış gibi gülümsedi.

"Sence ben inat edeceğini düşünemedim mi?" diye sordu bilmiş bir ifadeyle.

"Düşünememiş olacaksın ki şuan buradayız"

Miran kızı kendine doğru çekerken "Ege içeride seni bekliyor, fikrini değiştirir diye düşündüm" dedi.

Lara'nın gözleri kocaman açılırken hayal kırıklığına uğradı. Onu yalnız bırakan, yanına bile uğramayan abisi şimdi bu düğünü mü destekliyordu?

"Bunu sana düşündüren ne? Yani Ege'nin fikrimi değiştireceğine nasıl emin olabiliyorsun? "

Miran beklemediği bu cevap karşısında bozulsa da belli etmedi. Emindi, Ege konuştuğu zaman kızın bu evliliği kabul edeceğine emindi sadece.

"Onun için her şeyi yapacağına inanıyorum sadece, tıpkı onun senin için her şeyi yapacağına inandığım gibi" diye akıllıca bir cevap verdi genç adam.

Lara cevap vermedi, veremedi. Içeri girmişlerdi ve Ege oradaydı. Tam karşısında. Ona bakıyordu, gözlerinin içine. Ve genç kız bu bakışı çok iyi biliyordu, çaresizliği temsil ediyordu bu buğulu mavi bakışlar.

"Ona başka seçenek bırakmadınız" dedi usulca "Beni ikna etmekten başka şansı yok" Lara, Miran'ın gözlerine baktı ve" Yok, değil mi?" diye sordu umutsuzca.

Miran'ın içi burkulsa da verebileceği tek cevap kızı mutsuz eden cevap olacaktı, başka bir şeye sahip değildi.

"Başka şansı yok" dedi umursamamaya çalışarak "Eğer çocuğunu görmek istiyorsa bu evliliğe karşı çıkamaz"

Lara aldığı cevapla kolunu Miran'ın kolundan çekti ve büyük adımlarla Ege'nin yanına ulaştı.

"Sorun yok" dedi abisine sarılırken "Ben..." gözyaşları yanaklarına akarken devam etti "Ben başımın çaresine bakacağım" ve ekledi "Bana öğrettiğin gibi"

Miran onlardan biraz uzakta durmuş onları izlerken onun yüzünden olduğunu biliyordu, bu evlilik saçmalığı onun yüzündendi. Babası eğer onları görmeseydi böyle aptalca düşüncelere kapılıp bu evliliğin gerçekleşmesini istemeyecekti. Lara'yı bu aptal şeye mecbur edenin kendisi olduğunu bilmek onu delirtse de elinden gelen bir şey yoktu.

Tek yapabileceği kızın güvenini kazanmaktı, güvenini kazanıp ondan uzak durması gerekiyordu. Gerçek bir evlilik beklemiyordu, bekleyemezdi. Kalbi başkasına ait olan birinden beklemesi aptallıktan öte bir şey olamazdı zaten. Hem Lara'nın gözünde ruh hastası bir zorbadan öte olmadığını da biliyordu.

Nikahtan sonra buradan ayrıldıklarında Lara ile konuşacak ve onunla anlaşılacaktı. Babası ikna olacaktı. Babası gerçek bir evlilik olduğuna inanana kadar bu evliliği sürdürecekti ve sonra boşanacaklardı. Böylece babası ikna olacak ve vazgeçecekti.

Sadece sun aptal nikahın bitmesi gerekiyordu önce. Burada kız ile konuşamazdı, nikahtan önce konuşmayı düşünse de bir türlü fırsatı olmamıştı. Her şey öyle ani gelişmişti ki... Hoş o fırsat bulmuştu ama Lara... Hasta olduğunu söylemiş ve onunla buluşmamıştı. Bunun yalan olduğunu biliyordu çünkü kızın evden çıktığını öğrenmişti. Peşine birini takmış ve Eylül ile dil kursuna gittiğini öğrenmişti.

Normalde paranoyak değildi ama söz konusu Lara olunca işler değişiyordu. Bir delilik yapıp İstanbul'dan ayrılmasından korkuyordu. Ortadan kaybolursa işler karışacaktı.

Death Note (M6)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin