6. Bölüm

756 35 13
                                    

1 sene sonra

Selin liseyi bitirip ve hayalinde olan radyo sinema ve televizyonculuk bölümünü kazanmıştı. Artık bir oyuncu ve çok meşhur bir ünlü olma yolundaydı. Herşey çok güzel gidiyordu. Aliyle bebek konusunu halledip bir daha hakkında konuşmadılar. Arada Ali şakadan Selini sınır etmek için soruyordu ama sadece okadar.
Ali Seline gerçekleri hâlâ anlatmamıştı. Bu yüzden vicdan azabı ceksede bunu yapamazdı. Herşey okadar güzeldi ki.

Selin ve Ali kendi evlerindeydi.
"Aşkım ben birazdan gidecem sen evde mısın?"

"Nereye Aşkım?"

"Eczaneye gidicem haplarım bitti de."

"Ha tamam sen git ben savaşla buluşacam."

"Ok. Bende sonra belki uğrarım. Nazlıyı çok özledim."

Selin Aliyi öptükten sonra evden çıkıp arabasına bindi. Herzaman gittiği eczaneden haplarını aldı ve çıkışta Aliyi aradı.

"Sevgilim sen daha Savaşla mısın?"

"Evet sende gelsene Nazlı da burda."

"Tamam Aşkım yola çıkıyorum şimdi."

Tam arabaya binmek üzereydi birisi onun adını çağırdığını duydu.

"Selin?"

Selin arkasını dönüp karşısında Ozanı gördü.

"Aa Ozan naber? Çoktan görüşemedik."

Ozan Seline sarıldı, selinde ona karşılık verdi.

"Evet ya birkaç ay olmuştur herhalde. Kocan sayesinde hiç görüşemiyoruz. Beni pek sevmez kendin de bildiğin gibi."

"Ya Ali aslında öyle biri değil. Evet kıskanır beni ama niye böyle davranıyor bilmiyorum."

Aslında Selin çok iyi biliyordu. Ali Ozanda onu rahatsız birşey olduğunu söylemişti ve o yüzden görüşmelerini istemedi.

"Neyse ya boşver. Biraz zamanın varsa gel biyere oturup kahve içelim."

"Şey ben aslind..."

"Hadi ama ya Selin itiraz istemiyorum. Bikerecik sadece."

Selin Ozanın daha fazla ısrar etmemesi için onayladı.

"Peki. Gidelim."

Selin bunu Aliye nasıl söyleyeceğini bilmiyordu. Kendisi onu Nazlılarda bekliyordu. Ozandan hiç hazzetmez hatta nefret eder bunu öğrendiğinde ona çok kızacaktı bundan emindi.

İkisi kahveye oturduktan sonra Selin telefonunu çıkarıp Nazlıya bir mesaj attı.

İkizim beni beklemeyin bir işim çıktı gelemiyorum. Öpüyorum. Byee.

Sonra kendine bir sütlü kahve ısmarladı. Ozan ise bir Latte Machiatto istedi.

Nazlı mesajı Aliye gösterdikten sonra Ali yerinden kalktı ve biraz sınırlı bir halde Nazlıya

"Neden bana degil de sana haber veriyor?" sordu.

Ali hemen telefonunu çıkarıp Selini aradı.

Selin telefonun ekranında "Mavişim" gördüğünde paniğe kapıldı ve ne yapacağımı şaşırdı. Telefonu açıp açmamak konusunda kararsizdi. Ama açmamaya karar verdi. Ali hemen Selinin ne zaman yalan söyledigini anlıyordu. Evde ona sakın bir şekilde söyleyecekti ama şimdi telefonda söylese Ali hemen gelip ortalığı ayağa kaldırırdı. Aklına Ozan ve Alının ilk karşılaşması geldi ve aynı anda bu düşünceyi kafasından artmak istedi. Ali ısrarla birdaha aradı ve birsürü mesaj atti.

Selin sen nerdesin? Telefonu cabuk ac!

Selin geriye cevap yazdı ve telefonunu kapatti.

Aşkım evde konuşuruz.

"Ee Selin anlat bakalım ne var ne yok evlilik nasıl gidiyor."

Selin kahvesinin son yudumunu içti.

"Ozan kusura bakma ama benim artik kalkmam lazım. Kahve için çok teşekkür ederim."

"Ne oldu ki şimdi? Biraz daha oturup sohbet etseydik."

"Yok ya başka zaman. Kardeşim beni merak etmişte. Hadi görüşürüz."

"Kardeşin mı kocan mı?"

"Ozan ya hoşlanmıyorum böyle laflardan."

"Tamam peki ben seni bari eve götüriyim."

"Yok sağol hiç gerek yok ben zaten kendi arabamla geldim."

"Tamam."

Selin hızlı adımlarla arabasına gitti. Arabaya bindi ve motorun çalışmadığını fark etti. Selin kendi kendine söyleniyordu.

"Ne olur ya? Allah kahretsin olamaz!! Bu bir şaka olsun nolurr."

Bir kaç kez daha denedikten sonra vazgeçip geri kahveye gitti. Ozan hala ordaydı ve Selini gördü.

"Selin sen gitmedim mı daha?"

"Ya Ozan sana zahmet beni eve götürebilirmisin? Benim arabam bozuldu herhalde bilmiyorum yani motoru çalışmıyor. Ne yapacağımı da bilemedim bu saate burdan taksi de geçmez bilirsin."

"Tabi selincim hadi gel Gidelim."

Arabaya bindiğinde Selinin aklındaki tek düşüncesi inşallah Ali daha eve gelmemiştir di. Evin önünde Alının arabasını görmeyince içi rahatladı. Çok şükür daha evde değildi.

"Ozan çok teşekkür ederim."

"Rica ederim Selin. Arkadaslik daha ölmedi."

İkiside gülerek Selin arabadan indi. Havada baya kararmıştı ve bu nedenden dolayı yerdeki koca taşı görmeyip takili kaldı ve yere düştü.

Ayak bileğine ağır bir darbe almıştı ve çok açıyordu. Ayağa kalkamıyordu ve o ara Ozan arabadan çıkıp Selinin yanına koştu.

"Selin? Selin iyi mısın? Canını acittin mı?

"Sanırım ayağımı burktum. Kalkamıyorum çok acıyor."

"Tamam sakın hadi hastaneye gidelim."

"Yok yok gerek yok geçer hemen."

"Peki ozaman gel sana yardim edeyim. Evin anahtarlarını ver kapıyı açayım."

Selin çantasından anahtarları çıkartıp Ozana verdi.

"Hadi koluma gir. Ayağa kalkabilecekmişim?"

Selin denedi ama olmadı. Cani çok yanıyordu. Birden Ozan Selini kucağına aldı. Selin bu durumdan rahatsız da olsa başka çare yoktu.

Tam eve gireceklerdi arkadan bir ses geldi. Evet Selinin korktuğu başına geldi.

"LAAANNN?!?! NE OLUYOR BURDA?!"

Vee karşınızda 6. Bölüm!🙈🙈 umarım hoşunuza gider. Oy ve yorumlarınızı bekliyorum😍❤😘






Sen benimsin! ~AlselHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin