Sen benimsin! ~Alsel

22. Bölüm

Silah patladı. Heryer karardı. Ve birden biri yere yığıldı.

"Bebeğim!"

Selin bayılarak yere yığıldı ve heryer kan oldu. Omuzundan vurulmuştu. Ayni anda polisler Halukun üstüne koştu ve elindeki Silahı aldılar.

"SELIINNN!!!"

Selin Alinin kollarında yatıyordu ve Ali çoktan ağlamaya başlamıştı.

"Selin! Selin kendine gel!"

Selin bilincini kaybetmek üzereyken gözünden bir damla yaş aktı ve sesizce birşeyler sayıklamaya başladı.

"A-A-Aşkim! Be-Bebeğim! Bebeğim gidiyor!"

"Tamam sakin ol kendini yorma! Yardim geliyor. Ambulans zaten burda."

"Be-bebeğim Ali! Be-Bebeğimiz! Kızımız Ali birşey yap! Gitmesine izin verme!"

Ne? Ne dedi o az önce? Be-Bebeğimiz mı dedi? K-Kizim? Allah'ım sen onları koru! Bu gercekmi? Ben onsuz yaşayamam!

Selin şimdi tamamen gözleri kapalı bir şekilde Alının kollarında yatıyordu.
Bir kaç adam yanlarına bir sedye getirdi ve üstüne yatırmak istedi.

"Yavaş olun!... dikkat edin!.. yavaş!! Selin Sevgilim ben yanındayım! Duyuyormusun beni?"

Selin ambulansa götürdüler ve Alinin yanına bir polis memuru geldi.

"Efendim sizi emniyete götürmemiz lazım ifadenizi almak için."

Ali polise sert bir bakış attı.

"Ne diyorsunuz siz ya? Benim karım vuruldu."

Adamı orda bırakıp arabasına atladı ve ambulansın peşinden gitti. Hâlâ ağlıyordu.

"Selin dayan ne olur! Herşey çok güzel olacak. Sana söz veriyorum!"

Ali kısa süre telefonu çıkarıp Savaşı aradı.
Nazlı bunu gördü ve hemen telefonu eline aldı.
"Ali arıyor. Sakin olun!"

Herkes telaşlı bir şekilde Nazlıya bakti.

"Ali ne oldu? Selinden bir haber mı var?"

"Nazlı?"

Alinin sesini duyan Nazlı dahada telâşlandı.

"Ali ne oldu? Niye ağlıyorsun cevap ver! Korkutuyorsun beni!"

"Kızım ne oluyor ne diyor Ali?"

"Anne bi dur hemen!
Ali bana cevap ver!"

"Nazlı çok kötü birşey oldu. Şimdi lütfen sakin ol!"

Nazlı telefonda bağırmaya başladı.

"Ali ne sakin olması ya cabuk söyle dedim sana! Ne oldu?!"

"Nazlı telefonu savaşa verirmisin lütfen?"

"Ali beni delirtme! Söyle!"

"Nazlı Se-Selin..."

"Kardeşim? Ne oldu kardeşime?"

"Nazlı Selin vuruldu!"

Bunları duyan Nazlı heykel gibi kaldı ve hareket bile edemedi. Savaş bunu fark etti ve hemen telefonu Nazlinin elinden aldı. Aynı anda Nazlı dizleri üstüne çöktü ve fısıldayarak birşeyler sayıklamaya başladı.

"Ka-Kardeşim? İkizim.. hayır hayır hayır..."

Annesi hemen ağlayarak yanına koştu.

"Nazlı ne oldu? Kızım nerde ne oldu ona iyi mi? Cevap ver bana Nazlı!"