9.BÖLÜM ''SAKLANBAÇ''

161 12 0
                                    

MİRİLLİA STEWART

-Nathan'ı ikna edip sadece bu gece burada kalmama izin vermişti.Benim için kolaydı.

''-Nathan yalvarırım!Lütfen.Lütfen.Lütfen!''

Tamam peki de kolay olmamıştı ama yine de burada birlikte yemek yiyoruz.

-Tekrar aldatıldım, dedim yemek masasındaki sessizliği bozmak adına ve tabii içimdekilerini birine akıtma ihtiyacımı sadece Nathan'a anlatarak geçirebilirdim.Nathan bana baktı ve sonra yemeğine dönüp sıcaklığına aldıırış etmeden kaşığı daldırarak ağzına attı.

-Bunu neden bana söylüyorsun?

-Çünkü anlatabileceğim kimsem yok.

Kaşığını tabağının yanına koydu ve bana kötü bakışından attı

-Bende yokum. dedi tabağını eline alarak kalktı

-Bu gece burada kalabilirsin.Sadece bu kadar.Ben senin pijama partisi verip dertlerini dinleyecek arkadaşın değilim.

Kıcımı arkadaşı.Buraya hiç gelememeliydim.Tam ağzımı açıp ona saydıracaktımki odadan çıkmak üzere yürüdü.Kime anlatıcam ben bunları.Güvenebileceğim başka kimse yok ki.Sahi ya Nathan nerden biliyordu yanlış kişiye güvendiğimi?.

Mutfağa doğru yürüdüm ,Nathan bulaşıkları yıkıyordu.

-Nathan?Bana dediğin o laflar.Şımarık kız falan.Güvenle ilgili söylediğin şeyler.Acaba Alex'i tanıyor olabilir misin?Hatta onun beni aldattığını biliyor muydun?

yaptığı işi bıraktı ve bana döndü.

-Saçmalama.Nereden bilebilirim ben? diyerek çemkirdi sanki bu ana hazırlıklıymış gibi.Sıradan Nathan işte.

Getirdiğim tabak ve bardağı tezgaha koydum ve

-Elin deymişken bunlarıda yıka...Kolay gelsin.

Haha burdundan çıkan dumanları görebiliyorum.Onu kızdırmak neden hoşuma gidiyor?Kimin umrundaki?

Tuvalete gittim.Aynasının önünde benimkinden fazla parfüm var.Siyah kapaklı parfümü alıp kapağını çıkardım ve kokuyu kokladım.Harika bir kokuydu.İnsanın düşüncelerini dağıtan ferahlatıcı bir koku.Tam Nathanlık.Bir sürü yarabandı ve krem var.Çok sık yaralanıyor sanırım.Bir de kutu kutu ilaçlar var.Duş jelini alıp kapağını açtım.Kokusu Tanrım,bu kadar güzel olmasının sebebi ne ayrıca aramosu aramosu ne?Uzun bir karıştırmanın ardından çıkıp odaya doğru gittim.

Nathan tam televiyonun karşısında yatıyordu,koltuğu dolaşıp Nathanın uyuyup uyumadığını baktım elimi gözünün üstünden geçirdim tık yoktu son olarak burnuna işaret parmağımla hafifçe dokundum hissetmemiştir bile.Yata asılmış olan ince battaniyeyi aldım ve üzerine yavaşça örttüm.Ne kadar da masum oluyor uyuyunca uyurken bile kaşları çatık.Bu kadar kızgın olmasının sebebi ne olabilir ki?İlk kez bir erkeğin evinde kalıyorum ilk lez bir erkeğin üstünü örtüyorum ve bunları ilk Nathala yapıyorum.Bu artık bana garip geliyor.

#Dındındın#

Kapı çaldı.Nathan'ı uyandırmalımıyım ama şuanda onu yandırmak son isteğim bu yüzden kapıya doğru koşar adım gidip megafonu açtım ve kapıyı gösteren küçük ekrana baktım şapka takmış tamamıyla siyahlar için bir adamdı brlkide postacıdır.

- Kimsiniz?

- Afedersiniz bay Nathan'a gelmiştim.

- Kendisi şu an- dedmele birlikte dudaklarıma buz konmuş gibi soğuk yumuşak bir katman dudaklarımı durdurmuştu.Nathan'a baktığımda elleriyle sus işareti yaptı ve sessizce ekrana baktı.Tanıyor gibiydi anlının ortasında dikey bir çizgi belirmiş yüz hatları gerilmişti.Nathan megsfonu kapattı ve

"Neden cevap veriyorsun!"demişti.Ne cevap verebilirim ki o kadar tatlı uyuyordun ki uyandıramadım ve evin sahibi gibi kapıyı açtım.

-B-Ben..

- Onu buradan göndermeliyiz. Nathan endişeyle düşünüp ekrana tekrar baktı afam kapıyı inceliyordu ve belliki konuşuyordu.

Megafon tuşuna

-Öyle birini tanımıyorum.

- Kapıda konuşabilir miyiz? Dedi adam kaşın ve çirkef kokan sesiyle.Kimdi bu böylr.Nathan la ne işi vardı?Nathana baktım küçük bir kafa sallamayla hayır dedi.

-üzgünüm kocam evde değil.

- Ahh.Afedersiniz.Peki karşıda kim oturduğunu biliyormusunuz.

- Bir bayan! Şeyy..yani yaşlı bir bayan. Sesimdeki tedirginlikten anlamış olmalı.Lanet!

-Peki daha sonra tekrar gelirim. Görüşmek üzere. Dedi sesindeki tını hiçte hoş değildi.Yüznü bile doğru dürüst görememiştim.Görüş alanından çıkmış Nathan her zamanki ruhsuzluğuyla mutfağa gitti ve bir bardağa su doldurdu ardından 5 yudumda bitirdi.

- Kimdi bu adam.

- Seni ilgilendirmez. Doğru söylüyordu beni zerre ilgilendirmez ancak artık ben de işin içinde sayılırım ve eğer bu adamın kim olduğunu öğrenmesem meraktan ölürüm.

- Evet ama sesimi duydu.Neye bulaştığımı bilmeliyim.

- Büyük ihtimalle oğullarını öldürdüğümü düşünen ailenin adamlarından birisidir.Şu 5 yıldır saklanbaç oynadığım aile, dedi gözleri esrarengiz bir biçimde dalarken.Bu hali beni korkuttu fakat bunun altında yatanm şeyse merakımı azdırdı. 

 !! Şaka yapıyor değil mi sesindeki o ciddiyetle söylediği rahatlık beni bunun gerçek mi doğru olduğunu bulmamı zorlaştırıyor.Peki ya doğruysa!!

AŞK İMKANSIZ!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin