15.Bölüm ''ANNEM''

162 12 2
                                    

Neden dudaklarım boş?dudaklarımı ileri doğru uzattım gerçekten hiç bir şey yoktu.Gözlerimi açtığımda Nathanın gülen suratıyla karşılaştım.Piç!Doğruldum ve onu geriye ittip ayağa kalktım Nathan hala gülüyordu.

-Biliyor musun?Alexten daha çok nefret edeceğim biri olacağını sanmıyordum ama teşekkür ederim olabileceğini kanıtladın.

Gözyaşlarım akarken mutfaktan çıktım. Duyduğum Nathan'ın arkamdan beni çağırmasıydı.Yüzsüz!Onunla asla karşılaşmak istemiyorum artık.Nathan benim için yok!Mutfak kapısından çıktım.Önümde iki kişi dikiliyordu.Yüzlerine baktım.Monica!Gülümsedim yanına gidicektim ki yanındaki sarı saçlı zayıf orta boyda mavi gözlü kadına baktım.Bana doğru bir adım attı.

-Merhaba Miri. 

Annem.?Yüzünü hatırlamıyorum ama bana Miri diyen tek kişiydi o.Ne yapacağım şimdi.Şu anda Annem karşımda mı gerçekten.Onca yıldan sonra.Ağlamam daha da şiddetlenmişti.İfadem bozulmadı ama göz yaşlarım su gibi akıyordu.Konuşacak halde değildim.Denedim ama olmadı.Mutfak kapısının sesini duydum.Nathan'dı.İki görmek istemediğim insan.Ne yapıcam.En basiti.Kaçmak.Mavi gözlü kadının yanından sıyrılıp bana bakan kalabalığın arasında leoyla göz göze geldikten sonra restoranttan çıktım.Koşmaya başladım..

Restoranttan 50 metre uzaklaktaki parka geldiğimi daha yeni fark ettim.Buraya kadar koşmuşum.Parka girip,Banklardan birine oturdum.Hiç bir şey yoktu zihnimde,hiç bir şey düşünemiyordum.Sadece ağladım.Yanıma biri oturdu.Ona doğru kafamı çevirdim.Alex'ti.

-Git yanımdan.

-Zor zamanlarında hep ben yanındaydım.Şimdi de öyle olmalıyım.

Yüzüne bakıp tıksırarak güldüm.

-Zor zamanlar yaşatan sendin...Şimdi hatırlıyorum da ben seninle hiç mutlu olmamışım sadece mutlu olmak istemişim.Yanlızlığımı senin arkadaşlığınla yok etmeye çalışmışım..Ne ben seni sevdim ne de sen beni...Şimdi defol.

İyice yaklaşıp.Dizime elini koydu.

-Seni anlıyorum.

Biri bir anda önümüzde belirdi.

-Artık anladığına göre gidebilirsin.

-Sen kimsin.

-Mirillia kalk.Nathanın yüzüne baktım.Nathana şu anda çok kızgınım ama Alex umrumda değil.

-Nathan git.

Alex atıldı.''Mirillia yı duydun'' Sanırım bu Nathanın sabrını taşıran son cümleydi.Nathan Alex'i yakasından kaldırdı.Yumruğu hazırdaydı.Ayağa kalktım bağırarak

-Nathan dur!

Nathan kilolu değildi ama uzun ve kaslıydı.Alex onla dövüşemezdi.Nathan bana baktı.Bıraktı ve elimden tutup yürümeye başladık.Daha çok o yürüyordu ben de sürükleniyordum.

-Nathan dur.Nereye?

Beni önüne doğru çekti ve sinirle dudaklarıma baktı utancımdan kafamı çevirdim.

- Bir yerler de oturup konuşmalıyız.

- Neden?

-Çünkü...

- Evet.Çünkü?

-Eğer gelirsen sana pizza ısmarlıyacağım.

pizzaya aşık olduğumu nereden biliyor.

- Tamam..ama çekiştirmek yok.

iki elinide yukarı kaldırdı.Yürümeye başladık.

...

Pizzacıya gelmiştik.Bir büyük pizzanın yarısına gelmiştim ben bir parçayı dürüm yapıp yerken Nathan henüz 1 dilimi keserek yiyordu.Tam bir hanımevladı.

- Annen miydi? 

elimdeki pizzayı bırakıp. Nathan'a baktım.

- Bu gece sen de kalabilir miyim?

-Ne? Hayır!

-Lütfen.Lütfen.Lütfen. Ayrıca bana yaptığın o şey için kendini afettirmen lağzım.

-Gerçekten mi umrumda değil dedi kolasından yudumladıktan sonra.

Nathan'ı ikna etmem zor olacak ama elizabeth ile yüzleşecek gücüm yok.

-Gerçekten ev de kalamam.Özür dilerim yüzsüzlüğüm için ama senden başka güvenecek kimsem yok.

-Ben...tamam kalabilirsin.Sadece bir şartla odama asla girmeyeceksin ve benden uzak durmanı istediğim zaman uzak duracaksın.

Zaten istesen de yaklaşamam aptal!Herşeyden haberim var.

-Tamam.Anlaştık.

***

-Bu rahatsız kanepede beni yatırdığın için lenetleneceksin Nathan!

Nere dönersem döneyim rahatsız.Neyse en azından yatıcak bir yerim var...Hoff ama çok rahatsız.!!Yorganı üstümden atarak kalktım..Belki Nathan uyumamıştır henüz.

Kalktım ve Nathan'ın odasının önüne geldim.Kapıyı hafifçe tıklattım

-Nathan?..Uyku tutmadı.Girebilir miyim?

Koca bir sessizlik.Kapıyı yavaşça açtım.Sırtı bana dönük şekilde büyük ihtimalle uyuyordu.Sırtı ne kadar kaslı.Tanrım.

-Uyuyormusun?  Yine cevap yoktu.  

-Uyumuş.Bu oda.Acaba kilitli mi?

Zindan gibi odanın önüne geldim ve kapıyı hızlıca açtım.Aman tanrım!..Her yerde zincir vardı.Bir iki bıcak ve sandalye.Nathan ne yapıyo burada?Tahmin etmek zor değil.Belki de sinirlendiğin de buraya geçip ke-NAthan kolumdan tutup beni geçen seferki yapıştırdığı duvara sırtımı dayattı.

-Ahh.Tanrım.Artık şunu yapmasan.Sırt felci geçireceğim senin yüzünden.

Nathan kafasını tam dudaklarımın önüne gelmişti artık o tanıdığım ferah nefesi burnumdaydı.Biraz daha eğildi.Gözlerimi hızla kapattım.İşte şimdi.Ama bir dakika Nathan her defasın da aynı şeyi yapıyor ama hiç öpmüyor.Gözlerimi açtım.Nathan hala aynıydı.

-Öpüşemiyorsun değil mi? Nathan'ın yüz ifadesi bu savaşı benim kazanacağıma dair işaretti.Yüklen Mirillia.

-Her defasın da yaklaşıyorsun ama hiç ileri gitmiyorsun.Hiç bir erkek bunu yapmaz.Nathan doğruldu yüz ifadesi beni keyiflendiriyor.Hahah!Geriye doğru bir adım attı.

-Ben sadece

-Öpüşemiyorsun.Diyerek üstüne doğru yürümeye başladım ben geldikçe oda arkaya doğru gidiyordu.

-Bizim koca Nathan öpüşemiyor mu?Ha?

Nathanın ayakları yatağa deydi ve geriye doğru yatağa devrildi.Şu anda yüz ifadesi olduğu konum sanki onu taciz ediyomuşum gibi duruyor.Hahah!İşte eğlence başlıyor.Elimi yanına koyup üstüne doğru yürüdüm.İleri mi gidiyorum?Bu gün bana yaptığı şeyin öcünü alıcam.

Yüzüne yaklaştım şu anda vücutlarımızı yakındı ama sürtünmüyorduk şu anda onun üstündeydim.Natahan sırıttı.Az önce masum kediden eser yoktu umarım içinden bir kaplan çıkmaz!Kıvrak hareketle nasıl olduysa beni kolunun altına alıp Yüzüme yaklaştı.Korkuyorum.Bu kadar ileri gitmemeliydim.

-Sadece duramamaktan korkuyordum. dedi ve dudaklarını daha ben anlamadan dudaklarıma yapıştırdı.Kalbim durucak gözlerimi kapatmaya zaman bile bulamamıştım.Nathan kaşlarını sıkıyordu.Acı mı çekiyor yoksa?Ya ben ?Ölmek üzereyim!!

AŞK İMKANSIZ!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin