13.Bölüm "GERÇEKLER"

146 12 1
                                    

Bir sese irkilerek uyandım.Çok uykum vardı tekrar kafamı yatırdım ama elimi boşta hissedince gözlerim fal taşı gibi açıldı Nathan yerinde yoktu nerede ki?Yatakta doğruldum.Yanı başımdaki masa lambasını açtım.Elektirikler gelmiş.Saat gözüme çarptı.04:50 idi.Gözlerimdeki bulanıklığın gitmesi adına ovdum gözlerimi.Yorganı üstümden sıyırarak kalktım ayağıma bir şey takıl düştüm düşerken de küçük bir çığlık attım.Nathan'dı yerde yüz üstü yatıyordu.Bunun yerde ne işi var.Yüzüne geldim.Terliyordu.Doğru ya hastaydı.Hala iyileşmemiş olmalı.Yüzünü elledim buz gibiydi soğuk terler döküyordu.Elinde bir defter vardı.Tanıdık geliyor.Ha şu kırmızı defter bunu ben almamışmıydım.Nathan bunu nasıl aldı?Defteri çekiştirdim ama Nathan çok sıkı tutuyordu.Tüm gücümle yüklenip aldım.Arasındaki kalemle birlikte yatağın altına sürdüm,çünkü alıp okumak istiyorum şu defterdekileri.Artık bu defter ben de bilmediğim bir merak uyandırıyor ama Nathan'a önce bakmalıyım.

-Nathan! Nathan! seni kaldıramam lütfen kalk.Duş alman gerek.

Nathan zorda olsa gözlerini açtı.Ellerinden yardım aldı ben de bir kolundan tutarak yardım ettim ve oturur vaziyete geçti.

-İyi misin? dedim yaklaşarak kolundan tutuyordum.Ama neredeyse kafasını bile kaldıramıyordu.Bu durumu biliyorum Monica ne zaman böyle olsam beni banyoya sokar ılık su ile yıkardı.Bazen buz gibi suyla yıkıyordu.Nathan da  duş almalı.

-B-Ben.. dedi yarı gözleri kapalı 

-Kalkabilir misin? Seni banyoya götürücem. Nathan  kafa salladı benim de yardımım la zorda olsa kalktı hava neredeyse aydınlamıştı ama artık karanlık değildi.Kolunu omzuma doladım ama kolumdan kurtuldu

-Gerek yok dedi Duvarlardan tutunarak banyoya kadar gittik ne vardı yani benden yardım alsa.Kapıyı açıp ışığı açtım.Ayakta duracak hali yok nasıl duş alcak? Saçmalama Mirillia istersen gir birlikte yapın duş'u dedi bilinç altım haklı olarak.Kapının girişinde durdum Nathan bana baktı.Gerçekten hasta.Uamrım iyileşir.Kapıda biraz durdum.Su sesi gelmedi hala napıyor hala soyunuyor mu?Bir ses geldi.Kapıyı reflex olarak açtım.Pişman oldum mu?Hem de çok ama Nathan yerde oturuyordu bir eliyle de lavaboya tutunuyordu.Yanına geldim ve

-Nathan? bana baktı zorla yutkunuyordu.Nasıl bu kadar çok hasta olabildi ki.Doğruya hasta hasta beni kurtarmaya geldi bide.Hepsi benim suçum.Kolundan tuttum ve yukarı doğru çektim ayağa kalktı.Kapağı kapalı klozete oturttum.T-shırt'unu büyük bir utanç ile yukarı doğru sıyırdım Nathan'da kolunu kaldırarak bana büyük kolaylık sağladı.Pantalon?Ne yapıcam şimdi?Kemerine doğru ellimi yavaşça uzatırken Nathan kemerini açarak çıkardı.Yavaş ve yorgun ses tonuyla

-Pantalon kalabilir dedi.

Çok şükür.Kendi kalktı ve küvete oturdu. Yavaşça gidip suyu açtım.Duş başlığını alarak ılık olduğundan emin oldum.Nathan'ın kafasının başına geldim ve kafasına tuttum.Elimle ovmaya başladım.Ne kadar utanç verici.Hele ki Nathan'a dün ondan hoşlandığımı söylediğim gerçeğini hatırlarken.Neyseki beni pek takmadı.Banyo raflarındaki Şampuanı gördüm ve almak üzere yakınına gittim şampuanı elime alıp geri adım attım ama ayağımı yerden kaydıran bir şeyle birlikte popomu Nathanın ayaklarının üstünde buldum.Ayaklarım küvetin dışında kalmıştı.Doğrulmaya çalışmıştım ama tıpkı popomun ilk okulda çöp kutusuna sıkıştığı gibi sıkışmıştı.Rezillik o zaman ağlamıştım.Şimdi de ağlayayım mı?Nathan yüzüme bakıyordu.Şaşkınlığımdan bir elimde şampuan diğer elim Nathan bacaklarına dayanmıştım.Daha ne kadar rezil olailirim.Nathanın yüzüne bakıyordum.Nathansa Gülmeye başladı.Nathanın ilk gülüşünü böyle göreceğimi ummuyordum.Ama yinede çok güzel ve evet gerçekten gamzeleri çıkıyor hem de sonuna kadar.Bu kadar güzel bir gülüşü insanlıktan sakladığı için dava açılmalı.Gülüşü eczanelerde ilaç olarak satılmalı.Öyle güzel gülüyorki verirdim tek bir gamzesine tüm dünyayı.

-Mirillia?İyi misin? Diyerek uyandırdı iç dünyamla görüntülü konuşmamı.

-Ben.Sabun.Sabun varmış yerde görmedim. 

-Kalkmayacak mısın? Eğleniyor.Yine benimle eğleniyor.Evet kalkamıyorum.ÇÜNKÜ POPOM SIKIŞTI.

-Islandığıma göre bir önemi kalmadı.Burada durabilirim değil mi? dedim bahanenin en kötüsünü uydururken.

Nathan çevik bir hareketle kuvette ayaklanıp küvetin dışına çıktı.Önüme gelip,belimin iki yanından tuttu ve beni hiç zorlanmadan sıkıştığım yerden kurtardı.Ayakalarıma baktı ve,belimi bıraktı.

-Çıkabilirsin,ılık su iyi geldi.İçeriden kuru bir şeyler giy. dedi yüzüne baktıktan sonra nasıl kızardığımı düşündüm çünkü neredeyse Nathan yine gülecekti.Koşar adımlarla içeri gittim.

-Tanrım.Lütfen şu an ki zaman süper uzaylılar beni kaçırabilir ve onların varlığına inanmadığım için özür dilerim.Lütfen gelip alsınlar beni. 

Nathan dolabının önüne geldim kapısını açtım.Bir sürü kıyafet vardı.Genellikle belirli renkler vardı ama hepsi çok şık ve markaydı.Çalışmadığı halde nasıl bu kadar zengin acaba?Gerçi bana birini hatırlatıyor ama.En uzun gömleğini aldım.Koyu lacivertti.T-shırt'umu ve pantalonumu çıkardım Gömleği üstüne geçirdim.Koyu renk olması içimi göstermiyordu.Neredeyse ayaklarıma gelen kollarını kıvırdım.Eve gidip kıyafet alabilirdim ama istemiyorum.Banyonun kapısı açıldı.Nere gidicem şimdi odasına gelicek saklanmalımıyım?Defter önce defteri almalıyım.Yere yatıp defteri aldım.Kafamı kaldırdığımda Nathanın uzun HAVLULU bedeniyle karşılaştım.Hızla defteri elimle arkaya saklayarak kalktım.

-Ne yapıyorsun?  üstü tamamıyla çıplaktı.Tanrım bu çocuk nasıl böyle bir şeyi yapar.Biraz daha bakarsam kaslarına sarılıcam.

-Hiç...Çıkıyorum üstünü giyinebilirsin. dedim ve hiç bakmadan elimi önüme alarak koşar adım salona gittim.Salondaki balkona çıktım ve şu merakımı azdıran defteri açtım kalemli sayfayı açtım.

"Mirillia elini tutmamı istedi.Kulaklarımda sürekli kalp atışlarının çınlaması ve elimden vücuduma doğrulan acı daha ne kadar dayanacağım bilmiyorum...Mirillia uyanmadan önce elimi yüzümü yıkayıp gelmeliyim."

Nathan ne demek istiyor anlamadım neden elini tutunca acı yayılıyor.Nasıl olurda kalp atışlarımı duyar? Merakla diğer sayfaları çevirmeye başladım her sayfaya göz atıyordum her sayfada okuduğum birer cümlelerde.Şaşkınlığımı arttırıyordu.

"Mirillia ya zarar verebilirdim ama tutabildim kendimi ya tutamasaydım? Ya benim bir Canavar olduğumu öğrenseydi.Olmaz asla öğrenmemeli."

Başka bir sayfa "Mirillia nın banyo da söylediği şarkıları durdurmamın bir yolu olmalı.Beni çıldırtıyor."

Başka bir sayfa "Deli bir kız bana dadandı.Onu öldürmemek için kendimi zor turuyorum."

Ve beni en büyük şoka uğratan sayfa

"Leo.6 yıl sonra Leo ile karşılaştım.Son olaydan sonra onu bu kadar sağlıklı görmek çok iyi.Çünkü onu en son görsüğüm de ellerimde kanı vardı ve ben onu öldürdüğümü sandım."

Yaşadığım şoku anlatılamazdı.Nathanla geçirdiğim her an gözümün önünden geçiyor sanki görmediğim şeytani yönünü görüyordum ama bu inanılır gibi değil.Nathan kim? ve Şu canavar olayı da?En önemlisi Nathan bir katil mi?

AŞK İMKANSIZ!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin