Bölüm 5

73 12 2
                                    

Onu üzdüğümün farkındaydım. Aslında üzme değil de daha çok hiç yapmadığım bir şeyi yapıştım Tolga'nın bana istek gönderdiğini görünce kendimden geçip Su'yu umursamamam gerçekten de kalp kırıcı bir hareketti. Kim olsa aynısını yapardı şahsen Su bana aynı hareketti yapsa benim tepkim daha büyük olurdu ama o ne kadar çok bana hissettirmese de onu umursamadığımı hissetmişti.Merdivenlerden inerken ''Okyanuuus!'' sesini duydum ama umursamadan apartmandan çıktım. Bahçeden çıkacakken kafamda soğuk bir şey hissettim kafamı kaldırdım ve o salak Su kafama buzlu su dökmüştü,

''Ya kızım ne yapıyorsun sen ya böyle olmadı bahçe hortumuyla sulasaydın bari'' dedim ve şaşırmamam gerekiyordu, çünkü Su'yun elinde hortum vardı ve fışkırmaya başladı.

''Kızım sen kim oluyorsun da bana atar gider yapıyorsun sen bekle kafana damacana fırlatıcam'' dedi ve hem sinirli hem de eğleniyor gibiydi ben de o arada bahçeden koşarak çıkmaya çalıştım ama elim ayağım birbirine girdi bir anda ve kapıyı açamadım

''Damacana olmaz sen evde fıçı falan varsa kafama fırlat yapma bee amaaaaan ya da boşver fıçıyı sen bana şampuan at yıkansam bu kadar ıslanmazdım ya'' insafa gelip suyu kapatmıştı ama ben zaten iliklerime kadar sulanmştım.

''Şimdi çıkıyorsun yukarı ve o eski kankam gibi davranıyorsun biz seninle kankalık yenmini etmedik mi?''

''Ama Su..'' dedim pişman bir şekilde

''Tamam kabul ediyorum tamam ya'' dedi ama ben soran gözlerle

''Neyi?''

''Özrünü biliyorum çok pişmansın biliyorum eşeklik ettin tamam biraz da olsun beni sattın ama bir daha yapmayacaksın hadi çık artııık!'' dedi ve gözlerini büyüttü

''Seviyorum seni it!'' dedim ve gözlerimin içi gülerek apartmandan beşer beşer çıktım kapıda beni bekleyen Su'ya kocaman sarıldım

''Çok sorry'' dedim ve bana gülerek

''Tamam eşşşek, yeter böyle şeyler olur canıım kukla değiliz ya arada bi kedi köpek olalım de mi yani?''o böyle konuştuktan sonra ona olan sevgim 6565198746518759654 katına çıktı. Su gibi bir insana sahip olduğum için Allah'ıma çok şükrettim. Kapıyı kapattıktan sonra ikimiz de açeleyle

''SUUUUUUU'' dedik ama bu bahsettiğimiz makarna suyuydu

''Allah seni cezanı kaldırsın Okyanus ya yaptığına bıkıyor musun ya suyu çekilmiş değirmene dönmüş şuna bak ya amaaaan''

''Değirmenin suyu mu oluyordu'' dedim onu gıcıklandırmak için

''Tek takıldığın yer bu de mi? dedi yan gözüyle

''Kanka ya hadi gel biz suyu tekrar koyalım sen bana neler olduğunu anlatacaktın onları anlat sen hadi'' dedim

''Tamam'' dedi sitemli bir şekilde suyu tekrar koyduktan sonra Su'yun odasına geçtik koşarak yatağına zıpladım ve yastığını kollarımın arasına alarak

''Eeeee anlat bakalım neymiş senin sinir küpüne çeviren olay'' dedim bana çok üzülmüş bir şekilde

''Hani şu benim 4 yıl boyunca sevdiğim çocuk var ya'' dedi. Bahsettiği çocuğu gerçekten de çok sevdi yani Su'yun çocukluk aşkı da denebilirdi çünkü liseye başlayacağı zamandan şimdiye kadar sevmişti. Şimdi ise lise sondaydık, şimdiye kadar sevgilisi olmuştu, ama hepsi sevdiği çocuğu unutmak için başkalarını sevmeye çalıştı ama başaramadı. İsmi de Umut'tu.

''Umut'tan mı bahsediyorsun''dedim. Kafasını evet anlamında aşağı yukarı salladı

''Okyanus ben onunla aynı ders merkezindeyim, aynı sınıftayım ve durmadan benimle uğraşıyor dikkatimi çekmek için bir sürü saçmalıklar yapıyor ve ben onu gerçekten çok seviyorum'' dedi ve gözünden bir damla yaş düştü ve gerçekten üzgündü ben de moralini düzeltmek için yastığı kaldırınca ona fırlattım

''Fena mı kızım ne güzel işte aynı sınıftasınız hem ne haltlar yediğini de görebilirsin kötü mü yani'' ona fırlattığım yastığı tuttu ve

''Keşke sadece senin dediğin gibi olsa Okyanus, çok farklı anlayabiliyor musun? Gözünün içine baka baka onu sevmiyo gibi davranmak umursamıyormuş gibi yapmak sanki sırtımda kocaman bir yük gibi ve ben onu 4 yıldır seviyorum, yaz tatilinde görmeyince unuturum sandım ama karşılaşınca sanki duygularım 3 ile çarpılıp 5'le bölünüp...'' dedi araya girdim

''2'den karakök alma gibi'' dedim o ciddiydi ama ben ciddi olamıyordum. Ters ters baktı ve

''İyi ki seninle bir şey paylaşalım dedik gene limon sıktın Okyanus yaa'' dedi

''Tamam, tamam kanka sen bana bir bardak SU! getirir misin?'' dedim ismi ile dalga geçmeyi sevdiğimden dolayı her zaman aynı espriyi yapırdum

''Şimdi sen espri mi yaptın?'' dedi kafasını kaşıyarak

''Neyse ya boşver ben gidiyim de makarnanın SUYUNA! bakıyım'' dedim arkamdan yatığı fırlattı o sırada o anlatmaya devam ederken ben

''Kanka yüssük mü? yoksa kebelek mi?'' dedim gülerek

''Spagettti'' dedi.

Çekmeceden spagettiyi bulumca suya attım ve ocağı biraz kıstım ve odaya dündüm

''Su?'' dedim ağlıyordu, burnunu çekti bana baktı ve masum bir sesle

''Bi şey yok'' dedi

''Hıı ben de yedim''

''Canım yanıyor Okyanus'' dedi ve o anda sanki aynı şeyi ben yaşıyor gibi ben de ağlamaya başladım ve devam etti

''Ben şimdiye kadar kimsenin gözünün içene baka baka yapmacık davranmadım ki''

''Kanka şimdi sana ağlama desem ağlayacaksın ağla desem de ağlayacaksın o yüzden ağla'' dedim. Kahkaha attı ve bana sarıldı kulağıma

''Seni çok seviyorum biliyor musun, Allah'a şükürler olsun ki senin gibi bir eşşeğe sahibim'' dedi ben de ona sıkı sıkı sarıldım ve ayrıldık onun gözlerinin içine bakarak

''Sen Umut'u çok seviyor olabilirsin ama hiçbir şey senin gururundan önemli değil bu senin aşkın bile olsa!'' dedim bunu söyleme sebebim Umut ile birlikte çok şey yaşamışlardı.Her defasında Umut, Su ile uğraşıyor ve Su'yun gururunu kırıyordu bir gün seviyor gibi yapıyor bir gün de Su umrunda değil gibi yapıyordu yani çok dengesizdi.

''Kanka haklısın da 4 yıl oldu ne zaman insan olacak diye bekliyorum yalan mı?'' dedi.Ben de kolunu sıvazlayarak

''Kanka her şerde vardır bir hayır'' dedim

''İnşallah hayırlı olur'' dedi. O sırada telefonuma bildirim geldi ve bu bildirim Tolga'dandı.

''Tolga KARATAŞ yeni bir fotoğraf paylaştı'' yazıyordu. Bildirimin üstüne tıklayınca Tolga'nın fotoğrafı çıkmıştı ama fotoğrafın üstünde '' Güzel günler yolda bak geliyor!'' yazmış. Nerenin ergeniydi acaba?

''Tolga de mi?'' dedi üzüntülü bir şekilde

''Nereden bildin?'' dedim soran gözlerle

''Ben senin yediğin yemeği nasıl sindirdiğini bilirim kızım bana mı yutturacaksın hey heeeeey'' dedi elini sallayarak ben o anda kahkahaya boğuldum

''Kanka boşver amaaaan keyfimizi başkaları için mi bozacağız ya'' dedim. Amacım konuyu değiştirmekti ama Su hiç niyetli değildi

''İçinde vermiş olduğun savaş hiç öyle demiyor ama'' dedi

''Oha kızım ya napıyosun sen ya yemeğimin içine çip atıp oradan içimi mi dinliyorsun?'' dedim

''Yok ben buradan da duyabiliyorum''

''Kanka seni seviyorum'' dedim beni benden daha iyi anlayan bir eşşeğe sahiptim.

''Okya...'' dedi ve telefondan bir tane daha bildirim geldi. !!!

SAKARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin