Bu konuyu Harry'le halletik sanıyordum . Meğerse Harry'i ikna edememişim....
Yavaşça ayağa kalkmaya çalıştım ama canım çok acıyordu. Kalkamadım. Ben Harry'nin yanına gidemiyorum ama o benim yanıma gelebilirdi.
Harry'i aradım. Hemen açmıştı telefonu
"Şey selam Harry seninle bir şey konuşmalıyım. Buraya gelir misin? Ben evdeyim."
dedim. Harry'nin sesi heyecanlanmış gibiydi
"Tabi olur. Gorüşürüz."
dedi ve telefonu kapattım. O gelene kadar ben de onu nasıl ikna edebileceğimi düşündüm. Çok geçmeden kapı zili çaldı ve Kevin'in sesini duydum.
-Senin burada ne işin var? Seni daha kaç kere kovmalıyız?!
diyordu ve bağırıyordu. Ben de bağırdım.
-Kevin ben çağırdım. !
dedim. Ve Harrynin olduğunu düşündüğüm ayak seslerini duydum. Kapım açıldı ve gelen Harry'di. Onu o kadar çok özlemiştim ki ona sarılmak istiyordum. Ama yapmamalıydım. Ona kızgın değildim. Ama kırgındım. Ona bakarken gözlerim dolmuştu. Çok ama çok özlemiştim. Bana doğru yaklaştı ve
-Geçmiş olsun ne oldu ?
dedi. Ona gülmeye çalışarak
-Hiç. Ufak bir kaza sadece. Harry benim asıl seninle konuşmak istediğim konu bebek.
dedim Harry güldü ve
-Julie sana yetiştirdi demi. İşte o kadar beyinsiz
dedi. Ben ne dediğini anlamaya çalışırken o eliyle yanağımı okşadı ve
-Ona beyinsiz dedim. Çünkü bebek aldırma konusu benim seni görmek veya sesini duymak için bir bahanemdi. Eğer seni doğrudan arasam açmazdın ve açsanda benimle buluşmazdın. Ama ben o kadar çok özlüyordum ki. Seni görmediğim her an bana zehir oluyordu. Julienin de bu planımı anlamayacağı belliydi zaten. Aslında her şey seni görmek içindi.
dedi. Bana sarılmak isteyince geri çekildim.O ise yalvarırcasına
-Lütfen....lütfen en azından sarılmama izin ver. Martha ben sensizlikten ölüyorum.
dedi. Ben de ona sarılmak istiyordum. Ve onun bana sarılmasına izin verdim. O sıcacık kollarının beni sarması en iyi şeydi. Huzurlu ve mutluydum. Ama bu şekilde daha fazla kalamazdık. Onun kokusunu derin bir nefes alarak içime çektim. Onu seviyorum ve ona deliler gibi aşığım. Ah beynim ve kalbim savaş içindeydi. Yavaşca geri çekildim. O ise gözleri dolmuş bir şekilde
-Martha en azından arkadaş kalsak?
dedi. Bu olamazdı. Onun yanınmda durması ama bana arkadaş gibi davranmasına katlanamazdım. Zaten çektiğim acıyı daha da arttırırdı bu durum. ona hayır gibi başımı salladım. O ise ellerimi tuttu ve bana yaklaşıp tam beni öpecekken kendimi yine geri çektim. Bu şu an hiç doğru değildi. Gözümden bir damla yaş yanağımı ıslattı. Elleriyle hafifçe yanağımı sildi. Ardından
-Bak Julie'nun istediği para ve zevk. Beni de bu yüzden kullanıyor. Bütün bunları boşversek. Julie'ye istediği kadar para versek ve buradan gitsek. Çok uzaklara....
dedi. sözünü kestim.Ve ben devam ettim.
-Ya karnındaki bebek?
Harry sessiz kaldı. Ben elimle yüzümü sildim ve
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BROTHER AND ME
Romansa''Meraba ben Martha . Size hikayemi baştan alayım. Ben 18 yaşındayım. Bu da benim ağabeyim Kevin kendisi benden 2 yaş büyük yani 20 yaşında . Noel için İtalya 'ya gidiyoruz ve sanırım uçağı kaçıracağız....''