takıldım annemin dediklerinden sadece taşları öptüm.Toprağı ayağına sürdüm ve eve geldim.Anneme dedim ki tavuğumuz düzelmedi annem dedi ki önce senin ziyarete inancın yok ki inancın olsaydı tavuk iyileşecekti.Sonra annem dedi ki senle kardeşin Gülabi bu tavuğu götürün, köyün yukarısındaki buğday tarlasına orada biraz hava alsın.İkimiz götürdük tarlaya kardeşime dedim ki sen tavuğun yanında kal .Ben gidip arkadaşlarımın yanına kardeşim kabul etmedi .Bende gidip hemen gelirim dedim. Gittim kaç dakika sonra geri gittiğimde baktım kardeşim tavuğun ayağından baş aşağı tutup ağlayarak eve geliyor.Ne olduğunu sorduğumda bana bir sürü küfür ederek,ben tek başıma tavukla baş edemedim dedi oysa tavuk felçli olduğu için dolaşamazdı.Bir seferinde tarlada eve saman taşırken çocuğun biri atla dört nala önümüzden geçti. Ben kardeşime bak çocuğa nasıl hakkından geliyor dedim.Kardeşim samanı eşekle eve taşıyordu,gelişte baktım ki önünde eşek koşuyor kardeşimde sırtına saman torbalarına almış ağlayarak geliyor.Birisiyle kavga etiğini sandım neden ağlıyorsun ne oldu dedim.Oda bana bok oldu eşek oğlu eşek senin yüzünden eşekten düştüm.Sen o çocuk atı hızlı sürüyor demeseydin bende eşeği hızlı sürüp düşmezdim.Bir gün babam dedi ki Gülabi git bahçede bize bir kaç domates getir öğle yemeği yiyelim.Oda gidip sadece bir domates getirdi .Babam aldı o domatesi kardeşimin kafasına yapıştırdı .dedi ki buradan bahçeye kadar bir domates için mi gittin biz gülmekten öldük.
YOU ARE READING
Geçmişten Bugüne
AdventureBu roman benim ve ailemin bugüne kadar yaşadıkları her şeyi anlatan bir roman......