Bölüm 20

4 3 0
                                    

Babam mahkemelerle uğraşırken arsamızı elimizde zorbalıkla almaya çalışan Zülküf Temel kanser hastalığına yakalandı. Durumu kötüleşince komşular araya girip babamdan helallik istedi. Annem, nenem ısrar ettiği halde babam hakkını helal etmedi. Ben olsaydım hakkımı helal ederdim. Çünkü iyi olanda kötü olanda  herkes Allah'ın huzurunda hesabı verecek. Sonra Zülküf temel vefat etikten sonra arsamız köy merası oldu. Böylece mahkeme davası düştü.Bu sefer akrabamız Tayfur Uçar ve hanımı ezo yenge bize kötülük etmeye başladılar.Bizimle onların soyadı aynı ilginç olan Tayfur Uçarın babasının adı soyadı Osman Uçar, babamında adı yüzbaşı koymuşlar ama kimlikte Osman Uçar olarak geçiyor. Babamda onlarda sinirlendiği için mahkemede soy adını Uçak olarak değiştirdi.O zamanlar köyde herkes hayvanlarını otlatmak için sıra yapmışlardı. Her gün bir ev bütün köyün hayvanlarını merada otlatırdı. Bizden sonraki gün akrabamız Tayfur Uçarın sırası geliyordu.Onların sıra gününde çocukları bizim boğaları diğer boğalarla düvüştürmek için bizim boğaları kan revan içinde bırakırlardı. Anlamadığım insanlar birbirine düşmansa, hayvanların ne suçu var onlara zarar veriyorlar. Babamda bu olanlara çok sinirlendi .Onlarda intikam almak için düğüş boğasını almak için aylarca köy köy dolaştı .Sonunda uzak bir köyde asi bir boğayı buldu babam ben ve annem üçümüz almaya gittik .Boğayı görür görmez babam çok sevindi ben ise gördüğümde içimde bir korku sardı . 

Geçmişten BugüneWhere stories live. Discover now