0.1

2.4K 108 104
                                    


Belki de o gece yolumu değiştirmeliydim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Belki de o gece yolumu değiştirmeliydim.



Mayıs, 2024 Saat: 07:55

Pencereden yayılan ılık bir esinti odanın havasını tamamen değiştirdiğinde gümüş rengi oval boy aynasından kendime izledim.

Uykusuz gecelerin ağırlığı omuzlarıma çökmüş, bitkin düşmüş bedenim solgun bir gölge gibi odanın içinde sürünüyordu. Omzumun üzerinden gözlerimi pencereye çevirdim. Açık penceremden bir gölge görür gibi olmuştum. Odam evimizin üçüncü katındaydı ve birinin burada olması imkansızdı. Ağaç gölgesi diye düşünerek tekrar aynaya, kendime döndüm. Gelen bildirim sesi ile gözüm yataktaki telefonuma kaydı. Batın'dan mesaj gelmiş olmalıydı. Üzerimdekilere aldırmadan yorgunlukla yatağa atladım. Ancak gelen mesaj tanımadığım bir numaraya aitti. Ve ardından bir fotoğraf eklenmişti.

+90 530...: Belki de o gece yolumu değiştirmemeliydim.

Gönderdiği fotoğrafta kendimi Batın ile yürürken gördüğümde kaşlarım çatıldı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Gönderdiği fotoğrafta kendimi Batın ile yürürken gördüğümde kaşlarım çatıldı. O günü hatırlıyordum. İlk defa buluşmuştuk. Heyecanlı bir gündü, yıllardır uzaktan izlediğin birinin bir anda ilgisi haline gelmek. Her ne kadar o heyecan sadece ilk günden ibaret olsa da... Şaşkınlıkla telefonu elimden attım ve pencereye yöneldim. Ellerimi saçlarıma götürdüm ve düşündüm.

Bu da neydi? O an aklıma tek bir seçenek gelmişti. Batın'ın bir arkadaşı bizi görmüştü ve o çekmişti. Batın'ın çevresi genişti ve birilerinin bizi görmesi olasıydı. Peki ya o mesaj, neden böyle bir şey yazmıştı ki? Telefonu elime aldım ve sakin bir şekilde yazmaya başladım.

Hazen: Kimsiniz? Tanıyor muyum?

+90 530...:Sadece bir yabancıyım Hazen. Doğru zamanda doğru yerde olmayan ahmağın tekiyim.

Derin bir nefes aldım. Gözlerimi devirerek telefona dokundum. Batın benimle dalga geçiyor olmalıydı.

Hazen: Batın sen misin? O fotoğrafı kim çekti, arkadaşlarından biri mi?

+90 530...: Sana asla yalan söylemem. Batın değilim. Beni ona benzetmen açıkçası kalbimi çok kırdı.

Kendinden bu şekilde o diye bahsetmesi bir garipti. Batın gibi biri kendine ölesiye tapardı. Ona ilk zamanlarda bu yüzden hayrandım. Mükemmel bir görüntüsü ve kendine has bir havası vardı. Böyle şeylerle ilgileneceğini hiç düşünmezdim. Derin bir nefes aldım. Yeterince uzatmak istemedim ve telefonu çantama fırlatmadan önce son kez cevap yazdım.

Hazen: Okulda görüşürüz.

Anında cevap gelince şaşkınlıkta telefona baktım.

+90 530...: Görüşemeyiz. Aynı okulda değiliz, bunu biliyor olmalısın.

Batın mesaj atıyor olmalıydı, yoksa kim neden böyle bir şey yazsın ki diye düşünmüştüm. Batın'ın numarasını tuşladım. Ancak kapalıydı.

Hazen: Batın, nerdesin? Telefonun niye kapalı? Şaka mı yapıyorsun?

+90 530...: Etrafına bak Hazen. Senin kokunun geçtiği her yerdeyim. Soluğunun yakınlarında, ancak bir o kadar da uzak. Gözlerinin bal rengini bulunduğum yerden göremiyorum.

Güzel cümleler yazmıştı ve o sanırım Batın değildi. Batın benimle hiç böyle konuşmamıştı. Bir tür şaka yapıyor olmalılardı. Kim olduğunu bilmesem de. Söylediği cümleler bir an hoş gelse de tanımadığım birinden geldiğini hatırlattım kendime; ancak cevap vermeden de geri duramadım.

Hazen: Niye, miyop musun?

+90 530...: Espri anlayışını her zaman sevmişimdir. Akşam konuşuruz, şimdi gitmeliyim.

Hazen: Seni tanımıyorum. Bana kim olduğunu söylemeyecek misin? Yoksa engelleyeceğim.

+90 530...: Henüz değil, söyleyemem. Ve engelleyebilirsin. Senin kararın Hazen. Ama ben engellememeni isterdim.

Cevap yazmadım ve ama numarayı da engellemedim. Okula doğru yola çıkmak üzere evden çıkmıştım ki bir numara tarafından arandım. Bilinmeyen başka bir numaraydı. Açmadım ama elimde telefon öylece kaldım. Ve ardından gelen mesaja tıkladım.

+90 530...: Diğer numarayı engellersin diye yedek bir numara almıştım. Sanırım artık iki numaradan konuşacağız. (:

Pes etmiyordu. Etrafıma bakındım. Gözüme takılan kimse yoktu. Kim benimle uğraşırdı anlamıyordum.

Hazen: Yeni biriyle tanışmak istediğimi sanmıyorum. Bana yazmayı bırakır mısın?

+90 530...: Sevgilinden dolayı mı? Şu an başka biriyle el ele. Bulunduğum yerden onları görebiliyorum.

Batın ile sevgili değildik. Yine de bunu düzeltmeyecektim.

Hazen: Sen en son miyop değil miydin?

+90 530...: O kadar ayrıntılı görmek istediğim tek kişi sensin.

Hazen: Tek bir soru soracağım. Ve telefonunu engelleyeceğim. Ne istiyorsun?

+90 530...: Hiçbir şey, yalnızca sen Hazen. Ve sana bir sır vereyim mi? Seni kazanmak için elimden gelen her şeyi yapacağım.

✓✓ Okundu

HAZEN | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin