۩ -7- ۩

370 56 39
                                    

7. Bölüm - Güven Kokusu 

Keyifle okuyun :)

•|

Mutfakta bir anlığına oluşan sessizlik, beyninde büyük bir boşluk yaratmıştı. Tırnaklarını ellerine batırıyorken bakışlarını tam karşısında konuşan Jungkook 'tan çekti. Ne az önce konuşanları algılayabilmişti ne de başka bir şeyi. Sadece sessizlik istiyordu Jimin.

Huzur dolu, sonsuz bir sessizlik.

Ancak birden kafasının içinde beliren ve her geçen dakika daha da artan gürültü öylesine acı veriyordu ki Jimin artık tahammül edemeyecek durumdaydı. Kafasının içinde oluşan bu ağır baskıya oldukça alışıktı Jimin. Her daim ona kayıtsız kalmayı becerebiliyordu ancak bugün çok farklı bir gürültüydü bu. Çok daha fazlaydı. Jimin kayıtsız kalmayı becerememişti.

Kendini gizleyemiyordu.

Arkadaşlarının sesi büyük bir uğultuya dönüşmüştü. Bu kadar ses, çok fazlaydı. Kulaklarından başlayarak tüm vücuduna öylesine kuvvetli bir baskı uyguluyordu ki, bu artık dayanılmazdı.

İşte geri dönerken ve tüm bu saçma oyun işine bulaşırken Jimin'in en çok korktuğu şey başına gelmişti. Üstelik yalnız bile değildi. Elleri titremeye başlarken gözlerini sımsıkı yumdu.

Lütfen. Şimdi olmaz. Şimdi olmaz. Şimdi olmaz.

Derin derin nefesler aldı ve bu şeyin geçmesini bekledi. Ama hayır, olmuyordu. Bir kez bile azalmamıştı beyninin içindeki o gürültü. Üstelik kulaklarındaki baskı çok daha artmış gibi hissediyordu. Dişlerini sıkıca birbirine bastırdı. Vücudu titremeye başlamıştı ve...

Ve çok fazla acı vardı.

Kafasından, boynuna ve oradan tüm vücuduna yayılan acı çok yoğundu.

Jimin, burada bu şeyi atlatamazdı. Kimsenin kendisini fark etmesini umarak masadan kalktı ve hemen kapıdan dışarı çıktı. O sırada herkes minik Minhee'nin söylediği bir şeye ve Jungkook'un davetine odaklandığından gerçekten de kimse fark etmişti.

Bir kişi hariç...

Jungkook, bir anda kafasını eğen ve uzun süre kaldırmayan Jimin'i gördüğünde bir şeylerin yolunda gitmediğinin farkındaydı. Oğlan kimseye fark ettirmeden masadan kalktığın da ise bundan emin oldu. Ayakları dolanarak yürüyüp çıkan giden Jimin'in ardından ayaklandı ve peşinden gitti.

Mutfaktan çıktığında Jimin'in bedeninin banyo girdiğini gördü. Hızla oraya daldı ve Jimin güçlükle kapıyı kilitleyebilecekken buna engel oldu. İkisinin bakışları kesişirken sanki geldiği günden beri aklından çıkmayan gözlerinde bir yabancıyı görmüştü Jungkook.

Endişelenmişti. Kalbi büyük bir hızla atmaya başlamıştı. Yutkunarak elini Jimin'in koluna koydu ancak Jimin sertçe elini iterek banyoda içeriye doğru sendeledi.

Vücudunda ki acı, canını öylesine yakıyordu ki bu tarif edilemezdi. Titreyen dizleri artık kendini taşıyamazken düştü. Dizlerinin üzerine düşüşü ve kafasındaki artan o gürültü...

Ellerini sertçe kulaklarına bastırarak, hiçbir şeyi umursamadan delice çığlık attı. "Susun artık" diye bağırıyordu.

"SUSUN ARTIK! "

Birkaç kez daha öylece çığlık attı Jimin, acıyordu canı. Çok fazla acıyordu. Gözlerini oymak istiyordu. Kafasını koparmak... Ölmek istiyordu. Tüm bu acıya son vermek.

Dance On The Stage ۩  JiKookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin