Dance On The Stage ۩ JiKook

۩ -10- ۩

10.Bölüm- İyileştirmek

Okuduğunuz için minnettarım.

Keyifle okuyun.

Yorumlarınıza çıldırıyorum.

YORUMLARINIZI OKUDUKÇA DELİ OLUYORUM.

DAHA ÇOK YORUM İSTİYORUM HEP YORUM İSTİYORUM MİLYON TANE YORUM İSTİYORUM, YORUM YAPIN.

•|

"Hyung... D-dur ne yapıyorsun "

Taehyung, Hoseok ile aynada göz göze gelirken derin bir nefes aldı ve ellerini, beline sarılmış ellerinin üzerine koyarak ittirmeye çalıştı. Dans ediyordu ve Hoseok şu an tüm dikkatini, kareografiyi, dengesini her şeyi mahvediyordu. Hep böyle yapıyordu bu adam. Bir şekilde ortaya çıkıp, her şeyi alt üst etmeyi çok seviyordu.

"Dans ediyorum, görmüyor musun? "

Bunun üzerine Hoseok, bedenini daha fazla kendine bastırdı ve Taehyung'un boynundan en çok huylandığı bölgeye hafifçe burnunu sürttü. "Ne dedin?... Seni anlamıyorum."

İstemsizce kıkırdayan Taehyung, huylandığı için kulağını omzuna sürttü ve tekrar onun bedenini ittirmeye çalıştı. "Yah, yapma biri görecek."

Tamamen kolları arasındaki çocuğun boynu ile ilgilenen Hoseok, kafasını kaldırıp, aynadan Taehyung'un gözlerine baktı. Baktı baktı ve baktı. Ve halen daha onun gözlerinin en derinine bakıyorken dudaklarını boynunda gezdirdi. Nefes alışverişleri daha da hızlanan bedene kollarını daha da sardı ve epey bir moraracak olmasını umursamadan sertçe ısırdı.

Hoseok'un iki dudağı arasında kalan teni cayır cayır yanarken acı ve zevk ile karışık inledi Taehyung. Kalbi ağzında atıyordu. Düm duyguları yine birbirine girmiş, her şey alt üst olmuştu.

Kendini toparlayıp kaşlarını çattı ve bu sefer tüm gücü ile Hoseok'un kollarından kurtulmaya çalıştı.

"Hyung, sana yapma dedim " diye söylenirken farkında olmadan dizini Hoseok'un dizine dolamıştı. Tüm gücü ile de arkasındaki bedeni ittirdiğinde ise olan olmuştu. Zemin ikisininde ayaklarından kayarken, Hoseok bir elini Tae'nin beline sararken diğer elini serçe vurmasın diye kafasına koymuştu.

Tüm bunlara rağmen yine hiç de yumuşak olayan bir düşüş gerçekleştirmişlerdi. Gözlerini büyüterek, hemen tam üzerinde, oldukça yakınında duran büyüğüne baktı Taehyung. Her şey bir anda gelişmişti ve şu an Hoseok, öylesine yakınındaydı ki, damarlarında yine o tanıdık duygu kol gezmeye başlamış, tutku tüm bedenini çepeçevre sarmıştı.

Dudakları kurumuş, sanki ihtiyacı olan oksijeni ciğerlerine bahşedemiyordu. Kuruyan dudaklarını yaladı istemsizce ve yutkundu.

İstiyordu. Hoseok'un sıcak dudaklarını hissetmek ve aşkına bir kez daha tutunmak istiyordu Taehyung.

Büyük olanın bakışları evvela dudaklarına kaymıştı. Diliyle ıslattığı şekilli dudakları daha parlak ve daha pembe görünmüştü ve büyük olanı zorluyordu. Altında kalan bedenin gözlerine baktı Hoseok, bir saniye bile tereddüt etmeden dudaklarını Taehyung'un dudaklarına bastırdı ve onu sertçe öptü. Taehyung bu hamleyi beklediğinden heyecandan kasım kasım kasılan bedenini ve kalbini buna hazırlayamasa da bu sefer ki ani hareket, çok daha zevkliydi.

Büyük bir istek ile dudaklarını araladı ve karşılık verdi Hoseok'a. Ve elleri hiç de sakin durmak nedir bilmiyor, üzerinde duran bedeninin vücudunda geziyordu. Bulduğu ilk fırsattı dillerini birbirine doladı Hoseok. Bu öpüşmelerini daha da derinleştirirken birbirlerinin vücutlarında dolanan elleri, etraflarını saran tutkuyu da derinleştiriyordu.