SEN YOKSUN

HALA KULAKLARIMDA: ANNEMİN ÇIĞLIĞI

Hastaneye gittiğinin ertesi günüydü. Saat kaçtı hiç hatırlamıyorum baba. Gelenler vardı bizim  eve. Hastaneye gittiğini duyunca geldiler demiştim sonradan anladım ki bilenler vardı senin durumunun ağır olduğunu. Bilmiyorum belki kötü haberini aldılar da geldiler . Ama henüz biz bilmiyorduk. Biz hala seni bekliyorduk. Geldin de. Bi ambulansla  . Hemen yanında cenaze yıkama aracı. Böyle beklemiyordum ama sen böyle geldin.

  Ablamın telefonunda sonradan gördüm mesajlarını. Ben babam nasıl diye sorduğumda iyi dua edin siz diyordu .  Başka birine ise babamın durumu ağır annemleri yalnız bırakmayın yazıyordu. Ben sonradan okudum bunları. Ve bi kez daha canım yandı.
 
Annem evde biz de bi kaç genç yukarda senin annenin evindeydik. Hani geleceksin ya ama sapasağlam, gülerek. Seni bekliyoruz işte gel diye. Oturuyorduk öyle. Tam hatırlamıyorum elimde telefon vardı konuşuyorduk senin gelmeni bekliyorduk. Hani küçük teyzemiz var ya bizim benle yaşıt o vardı. Sonra bi çığlık sesi. Zaten direk anlarsın ki kötü bisey olmuştu. Ve bu ses annemin sesiyse sende hastanedeysen  ne olabilir ki baba. İnsanın  aklına ne gelir ki. Sana bisey olmuştu. Elimde tuttuğum telefon düştü yere. Dışarı çıktım. Teyzem vardı. Noldu diye sordum ağlıyordu. Bi kere daha sordum eliyle alnını tutmuş ağlıyordu cevap yok. Kalbim öyle atıyor  ki sanki yerinden çıkacak . Terlikleri giyip aşağıya inmek istedim ama terlikleri bile giyemedim. Orda gözümün önünde duruyorlardı ama bi türlü giyemedim. Sonra öyle giymeden indim aşağıya.  Kıyamet kopuyordu sanki. Annemi sordum balkondaydi. Yanına gittim. Sarıldık sarılınca daha çok ağladık. Sonra beni başkası annemi başkası sakinleştirmeye çalışıyordu. Ablam zaten hastanedeydi. Inan kardeşimi hatırlamıyorum. Napti o gün kim ilgilendi onunla. Hatırlamıyorum.

Ablam siz gece giderken ambulans gelecek demişti. Sonra duydum ki bi kaç kez kalbin durmuş. Tekrar çalıştırmışlar. Bi kaç kez dayandın  demek ki. Hastane de sırtım  ağrıyor  demişsin. Çok canın yandı mı  baba. Çok acı çektin mi merak ediyorum. Geçmedi mi ağrıların? Inşallah çok acı çekmemişsindir. Artık  kalbin dayanamadı. Son kez durduğunda  tekrar atmadı. Olmadı. Bazen düşünüyorum inanamıyorum. Hani filmlerde olur kalbi durur  makine tek çizgi ve bi ses çıkar ya hani dıt dıt diye. Sonra doktorlar çalıştıramazlar  o güzel kalbi. Saatine bakıp ölüm saati derler. Sende de öyle mi oldu. O an öldün mü bizi bıraktın mı gittin mi sen baba? O güzeller güzeli kalbin çalışmadı mı? Niye atmadı  o kalp tekrar? Doktorların da hatası varmış. Sonra ki doktor öyle söylemiş. Yapılmaması gereken iğneyi  yapmışlar sana. Eğer öyleyse onlara da hakkımı helal etmiyorum.

  Biz ağlarken evin önünde kalabalık. Erkekler bekliyor. Sonra ambulans. Cenaze aracı. Ambulans 'dan çıkarıp seni yıkama aracına aldılar. Herkes balkonda. Birileri tutmaya çalışıyor beni. Dusmeyeyim diye. O an birinin kolunu ittim bırakın ya atacak mıyım sanki kendimi burdan dedim. Sonra düşününce hatırladım bunu. Kime söyledim bilmiyorum o an canım yanıyordu zaten birden ağzımdan öyle çıktı. Biliyorum  ayıp ettim. Sonra yine biri girdi koluma. Kızım  babanı  görmek ister misin dedi. Başımı  salladım evet anlamında. Aracın kapısından  biri yol verdi. Bi kaç basamak çıktım. Ve sen öyle uzanıyordun. Sadece başın  açıktı. Biraz morluk  vardı yüzünde. Belki de üşümüssündür. Gözlerin kapalı. O an sana dokunmak sarılmak aklıma gelmedi. Öyle baktım ağladım çıktım. Sonra pişman oldum  sana sıkı sıkı  son kez sarılmadım diye. Özür dilerim.

  Sonra yıkamada bitti. Seni götürmelerinin vakti geldi. Gidiyorsun artık. Bu evle bu mahalleyle bizle son kez bi araya geldin. Son yolculuk. Gitmeden önce helallik. Haklarınızı helal ediyor musunuz?
  Varsa hakkım helal olsun baba. Kabrin nur mekanın cennet olur inşallah. Allah'ım günahlarını affetsin. Kabir azabından korusun. Kabir genişliği versin.  Seni razı  olduğu kullarindan eylesin. Sen de helal et hakkını bizlere. Helal et hakkını bana.