Şimdi bakıyorumda...Görmeyeli çok değişmişti.Sakalları hayli çıkmış,teni ise kavruklaşmıştı.
Fark etmeden iç çektim.. En sevdiğim...
'Ben mi güzelim?' dedi elini belime saran ses.Benden hayli büyük bir tip. Korktum ama korkmamam gerekliydi.Çünkü bugün 18'ime basmıştım ve bu yüzden yurdun son günüydü.Sonuç olarak kendime kalıcak yer bulmam lazımdı.
Ama hayır! Kendime gelmeliydim. Düşündüğüm şey bu değildi! Yani bu adam olmazdı! O-la-maz-dı!
Adamı tınlamayıp içkimi yudumlamaya devam ettim.Ama tınlamamazlıktan gelemiyecektim daha fazla. Adam arkamdan dayanmış boynumu sömürürken sessiz kalamazdım.Yani Tuana bu kadar kalitesiz bir kız değildi,olamazdı. İçkimi fondip yapıp arkama döndüm.Adam pis pis sırıtırken bende gülümsedim ve adamı ani bir güçle yere fırlattım.Adam kalktı ve üstüme gelmeye başladı.
'Seni pis Sürtük!'
Gözlerimi kapadım.Çok korkmuştum.Ama bana doğru gelen kişi, bir anda durmuş olamazdı değil mi? Peki neden bana bir şey yapmamıştı? Bir el omzumdan tuttu.
"Bırak beni!" diye bağırdım gözlerimi açmadan.
'Heyy,sakin ol.İyi misin?'
Gözlerimi açabilmiştim.Şaşkın bakan gözlerim beni yanıltmıştı.Karşımda Göktuğ vardı.Gülümsedim.Gözlerimi kırpmak istemedim,bu anın hiç bitmemesini umarak. Dayanamadım,kırptım.Ama hayır,Göktuğ'nun siması gitmemişti önümden.Ama o olsaydı tepki verirdi değil mi? Şansımı elimin tersiyle itemezdim.Ve;
"Göktuğ?" dedim.
Afalladı. Durdu,süzdü beni. Söylediği sözler beni yıkmıştı.
'Tanışıyor muyduk? Benim senin tarzında bir arkadaşım olduğunu sanmıyorum.'
Ağladım,ağlayacaktım.Nasıl yani.Beni tanımamış mıydı? Bu kadar mı silinmiştim gözünden? Bir dakika...bir dakika.. Daha demin ne dedi o? Benim senin tarzında bir arkadaşım olduğunu sanmıyorum.
Başımı eğip elbiselerime baktım.Çok iğrenç bir sürtüğü andırıyordum.
Gözlerimden yaşlar gelirken kilidini kapatamadığım ağzımdan kelimeler dökülüverdi;
"Göktuğ benim..Tuana"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dairesel koridorlarda köşe kapmaca
Teen FictionSizden biri olmamam sizden biri olamayacagim anlamına gelmiyor.