03.50Gözlerim yanıyor.Ben hâlâ gözlerime acımak yerine ona daha fazla acı çektiriyorum.Dayanamıyor artık gözlerim, kapanmak istiyor.Savaşlarda anası babası ölen çocukların gözlerinden akan yaşları görmek istemiyor.Kulaklarım duymak istemiyor o çocukların feryat figan ağlayışlarını.Görmek istemiyorum sokakları dolduran samimiyetsiz yüzleri. Bakmak istemiyorum tekrar tekrar o yüzlere.Hiç tanımadığım gözlerde huzuru aramak istemiyorum artık. Zira sonu hüsran oluyor bu arayışlarımın.
Belki de tüm bunları hissetmek istemeyen gözlerim, kulaklarım değil de kalbimdir.Türlü türlü insanın dokunup kırdığı, yaralarla doldurduğu,her gün bir başka parçasının beni kanattığı şu kalbimdir hissetmek istemeyen, aramaktan yorulan...
Kafam bu düşüncelerle savaşırken ellerim fincana kayıyor.Dikiyorum kafama kopkoyu şekersiz bir fincan kahveyi daha.Sahi kaçıncı fincan bu? Daha ne kadar kalacağım uykusuz? Neye yarayacak bu uyumama durumu?
Cevabını bilmediğim o kadar çok soru var ki şu dünyada...Bu kafamdan geçenleri umursamıyorum bile. Düşünceler silsilesine kapılıp gidiyorlar onlar da birçoğu gibi.Saat dört oldu. Şimdi uyusam ne değişir? Sabah uyandığımda yine aynı kişi olacağım. Yine aynaya baktığımda kendimi göremeyip; aynadaki silüete " Bu da kim? " diyeceğim.
" Ne kadar da yaşlı bir beden bu! " ," Ah nasıl başa çıkıyor bu bedenle bu hayata? " diyeceğim.
Bunca şeye rağmen, beni yakıp yıkan en büyük şey o olmasına rağmen tutunduğum bir şey var: umut. Umudun bende kalan kırıntılarıyla yaşamaya çalışıyorum.Her yeni gün yeni ümitler getirirmiş diyorum her gece. Bu gece de diyorum. Sabah hiçbir şeyin değişmeyeceğini bilsem de diyorum.Yaşanmaz başka türlü biliyorum. İşte şimdi uyuyacağım. Gelecek günün güzellikler getirmesini ümid ederek koyacağım yastığa kafamı. Gecem güzel olmadı belki ama sabahı kim bilebilir?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜMÜŞSERVİ
Historical FictionTarihi kurgu- #60 ( 13.03.2018 ) Tarihi kurgu- #82 ( 09.02.2018 ) ~ Sevmek savaşların en büyüğüdür.Hem sevgisiyle hem düşmanıyla savaşan bir yüzbaşının hikâyesi bu. ~ { 22.01.2018 }...