İyi okumalar dilerim.
Lütfen satır arası yorumları unutmayalım.
I. KEHRİBARBroken İris - A New Hope
Evanescence - Understanding♟️
Ben acıların ve hayal kırıklıklarının başrol edildiği bir romandım.
Kendi hayatımı en iyi bu şekilde tanımlayabilirdim. Sayfaları yırtılmış olsa da kopmamaya direnen, rüzgârdan bütün yaprakları uçup gitse de köklerine sımsıkı tutunmaya çalışan bir kızdım. Bazıları beni babasının şımarığı, annesinin baş belası prensesi olarak bilirdi. Ben ise kendimi doğduğu günden beri her şeyin için de hiçbir şey ile cezalandırılan bir kız olarak tanımlardım.
Kimse bilmezdi kahverengi gözlerimin altında yatan kederi, acılarımın harmanlandığı leziz bir yıkıntıydım.
Dışarıdan bakıldığında mutlu bir ailem, beni seven arkadaşlarım ve yaralı olsa da hala ışıldayan bir ruhum olduğu düşünülebilir fakat bu büyük bir yanılgı. Ben görselliğiyle şık bir salonu süsleyen ama içeriği hiçbir zaman anlamlandırılamayan bir tabloyum.
Güzel görüntümden ve renkli kişiliğimden etkilenebilir ancak asıl yansıtmak istediğim anlamı asla bilemeyebilirsiniz.
Benim lanetimde buydu. Anlaşılmamak ve anlaşılmaya izin vermemek, paradoksumdu.
Aynadaki yansımama bakarak saçlarımı taradım. Gözlerim yorgunluğumu gösteriyor, sarı tutamlarım her zamanki gibi ışıldamıyordu. Sarsılmıştım ama yıkılmazdım. Her zaman ayaklarımı zemine sağlam basar, zayıflık nedir bilmezdim. Her şeyin en iyisi olmak için yetiştirilmiş ve istenileni yerine getirmiştim.
Çünkü bir Avzar'dım.
Ve korkusuz olmayı aileme borçluydum.
Bir iç çektim ve dar pantolonumun üzerine geçirdiğim siyah kaşmir kazağı düzelttim. Minik topuklara sahip kısa botlarımı giyip çantamı alarak özen ile dekore ettiğim odamdan çıktım.
Mercan Kasabası, benim doğup büyüdüğüm yerdi. Ailem ve atalarım bu topraklarda doğmuş, büyümüş ve ölmüştü. Ara sıra yurtdışına gerçekleştirdiğimiz seyahatler dışında Mercan Kasabasından hiç ayrılmamış, gitmeyi aklımın ucundan bile geçirmemiştim zira buranın böyle bir etkisi vardı.
Kim giderse gitsin, bir gün mutlaka dönerdi.
Karadeniz'e kıyısı bulunan bu küçük yerleşim yeri çoğunlukla elit kesimin yaşadığı bir bölgeydi. Lüks kafeleri, marinaları, tamamen yerli işletmecileri ve okulları içinde bulunduran kasaba aynı zamanda bir masal diyarını anımsatıyordu. Sıcak insanları, yeşillik alanlarıyla cennetten bir parçaydı. Herkes birbirini tanırdı. Bir dedikodunun yayılma hızı saliseleri kapsardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP MELEKLER
Teen Fiction"Sana bir sır vermemi ister misin?" Diye fısıldadı. Sesinde yasaklanan bütün günahların ağırlığı vardı. Gözleri ruhumu görüyor gibiydi. Oysa o nokta da büyük bir boşluk vardı. Başımı salladığımda tek kaşını kaldırdı. "Ama bu sır seninle mezara kadar...