III. YASAK ELMA

5.8K 654 174
                                    



Satır arası yorumları ve yıldıza basmayı unutmayalım.
İyi okumalar dilerim.

 İyi okumalar dilerim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



III. YASAK ELMA

Hoobastank - The Reason
t.A.T.u - All The Things She Said


♟️




Ruhumda, vücudum da alev almış gibiydi.

Sanki duvarlarımın önündeki buzdan salkımlar açan güneş ile eriyordu. Kalbimin buz tutmuşluğunu hissedemediğim bu zamanlarda, gecenin siyahlığına kendimi teslim ettiğim anlardan birindeydim. Canımı yakan kabuslar bu gece benden çok uzakta, başka deryalarda geziyordu çünkü huzurluydum.

Gözlerimi araladığımda ezberlediğim kokuyu bir kez daha içime çektim. Başımı yasladığım omuz sert lakin dünyanın en rahat noktasıydı.

Odayı çevreleyen camları aşarak bedenimizin üstünde raks etmeye başlayan güneş ışınları yeni bir günün habercisiydi. Bütün geceyi Karan'ın yanında ve kollarında geçirdiğimi anlamak beni telaşa sürüklemedi. Başımı geriye atarak uyuyan adama baktım. Bir kolunu belime dolamış diğerini başımın altına yerleştirmişti. Beni sıkıca sarıyor, gitmemden korkuyor gibi bedenimi esiri altına alıyordu. Bacaklarımız birbirine karışmıştı ve elim göğsünün hemen üstündeydi. Düzenli bir ritim ile atan kalbi avuç içimi gıdıklıyordu. Onu ilk defa uyurken görmüyordum fakat ona ilk defa bu denli yakındım.

Şimdiye dek gördüğüm en güzel manzaralardan biri olabilirdi.

Siyah kaşları hafifçe çatılmış, kehribar rengi, o beni ürküten gözleri perdelerin arkasına hapsolmuştu. Kırmızıya çalan dudakları düz bir çizgi halindeydi. Bedeni eskisine kıyasla daha sert ve sıcaktı.

Lisedeyken bazen onu sırasının üstüne kapanmış, uyurken görürdüm. Saçlarının birkaç tutamı alnına düşer, yüzündeki keskin hatlar uyuyor olmasına rağmen yok olmazdı. Bütün gürültüleri bastıran sessizliğiyle öylece yatarken vücudunun iki büklüm oluşu bile asaletini almazdı. O zamanlar yanına gitmek, ona daha yakından bakmak isterdim. Alnına düşen o asi tutamları parmak uçlarım ile ittirebilmenin hayalini kurardım. Bu arzumun asla gerçek olamayacağını düşünsem de dileğimden vazgeçmezdim.

Onu uyandırmamaya dikkat ederek yavaşça elimi kaldırdım. Nazik bir dokunuş ile alnına düşen tutamları ittirdiğimde kendime engel olamayarak tebessüm ettim. Yıllar öncesinde kalan Alvina'nın başaramadığı bir şeye imza atmak iyi hissetmemi sağladı. Gerçi eminim, iyi hissetmemin asıl nedeni ona dokunabiliyor olmaktı.

Bakışlarımı ondan çekip etrafta dolaştırdım.

Dün gece içinde bulunduğum alanı dikkatle incelememiştim. Karan'ın odası siyah ve gri renklerden ibaretti. Duvarlar ve mobilyalarda bu renk skalasından nasibini almıştı. Ormanın eşsiz manzarası büyük camlar sayesinde bir tablo gibi gözüküyordu.

KAYIP MELEKLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin