İyi okumalar dilerim.
Lütfen satır arası yorumları unutmayın.
VIII. REPLİKAU2 - With or Without You
Evanescence - My Immortal
Evanescence - Bring Me To Life♟️
Dört gün.
Büyük bir ızdırap ile geçen, içimde açılan yaranın kanamasının şiddetlenmesine neden olan dört gün.
Aklımı yitirmemek için direndiğim bu dört gün boyunca, kendim dahil her şeyi sorgulamıştım. Algı düzeyim minimum seviyedeydi çünkü dayanamıyordum. Ne zaman gözümü kapasam zihnimde Pelin'in bir kurban gibi sunağa yatırılmış ve kan içinde kalmış bedeni aklıma düşüyor, hemen ardından İlayda'nın otopsi fotoğrafı beni avlıyordu.
Nefes alamıyor, boğuluyordum.
Bakışlarımı ellerime indirdiğimde dört gün geçmiş olmasına ve defalarca kez tenimi keselememe rağmen sanki parmaklarım hala kan içindeymiş gibi geliyordu. Bağırma isteğimi bastırmak adına sertçe yutkunduğumda karşımdaki soluk gri duvara baktım.
Benim için her şey son derece buğulu ve sisliydi.
Pelin'i o halde bulduktan sonra hala boğazımın acımasına neden olan şiddetli bir çığlık atmıştım. O çığlığı duyup gelenler ise arkadaşımı ellerimden zar zor almıştı. Her şey bir an da mahşer gününe dönmüştü. İnsanları ve bağırışlarını hatırlıyordum. Bir noktada Karan'ın ellerine düşmüştüm. Bana bir şeyler söylemiş, güvende olduğumu anlatmaya çalışmıştı ama onu duyamamış, ilk kez güzel gözlerine odaklanamamıştım.
Mercan kasabası ayağa kalkmış, Alaz Akademisi basın mensuplarıyla dolmuştu. Yerel gazetedeki manşetlerde İlayda ve Pelin'in resimleri vardı. Herkes neler olduğunu merak ediyor, katili bulmak istiyordu. Şehir merkezinde bir miting bile yapılmıştı ama bütün bu kaos sadece iki gün sürmüştü. Ardından herkes kendi hayatına geri dönmüş ve fani yaşamın getirdikleriyle oyalanırken tekrar unutmuşlardı.
Ama ben unutamıyordum.
Yaşanan olay ile akademinin kapıları dört günlüğüne kapanmıştı. Polisler, adli tıp uzmanları, okulun yönetim kadrosu, herkes bir yol ve çare aramıştı lakin hala ne bir delil ne de tutuklanan bir katil vardı. Yarın itibariyle akademi kapılarını yine açacak ve dersler başlayacaktı. Dört gündür ailemin yanında kalıyordum. Annem kafayı yemek üzereydi. Öyle ki bana okulu bu dönem için dondurmamı bile söylemişti ama dedem onları arayıp benim böyle bir davranış sergilemem ile okulun bütün itibarının ve güvenilirliğinin sarsılacağını söylemiş, adeta okula geri dönüp örnek teşkil etmemi emretmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP MELEKLER
Teen Fiction"Sana bir sır vermemi ister misin?" Diye fısıldadı. Sesinde yasaklanan bütün günahların ağırlığı vardı. Gözleri ruhumu görüyor gibiydi. Oysa o nokta da büyük bir boşluk vardı. Başımı salladığımda tek kaşını kaldırdı. "Ama bu sır seninle mezara kadar...