4

552 43 71
                                    

Hi,

It's me again,

Good reading ^^

× × ×

...

Louis odasında geçirdiği kısa süreli zamanda giyindi ve evine soktuğu kediyi düşünmemeye çalıştı. Sonra mutfağa girdi ve onu masaya kurulmuş halde buldu.

Yemeğin son hazırlıklarını yaparken, kedinin kendisine dönük şekilde oturduğu masaya yaslanıp kendisini pür dikkat izlediğinden emindi. Bunu bilmek için arkasına bakmasına gerek yoktu. Kedinin Bakışları yeterince delip geçiyordu zaten. Etli yemeğin altını kapatıp derin bir nefes aldı ve bittiğini söylemek için ona döndü.

"Hazır...?"

(ŞunuaynışekildeHarryninyaptığınıdüşünürsek:)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(ŞunuaynışekildeHarryninyaptığınıdüşünürsek:)

Kedi, gözünü kırpmaksızın yaladığı dudaklarıyla açlığını oldukça belli ediyordu; fakat Louis onun odak noktasından emin olamıyordu. Onu görmezden gelmeye çalışarak işine geri döndü. Aslında güzel bir yüze sahipti ve az önce çok sevimli görünüyordu. Ama en başta kedi olmasıyla birlikte, tavırları Louis'yi sinirlendiriyordu. Onun hakkında daha fazla düşünmek istemediği için tabakları hızla doldurdu ve içecekleri de alarak masaya yerleştirdi. Uzun zamandır yalnız yemek yediğinden biraz tuhaf hissediyordu, üstelik birlikte yemek yediği kişinin bir kedi olduğu düşünülürse... Louis Kedi'yi durdurduğuna pişman olmamayı umdu.

"Afiyet olsun~."

Kedi ellerini ovuşturarak söyleyince, Köpek kısa bir süre gözlerini ona çevirip, "Afiyet olsun." diye mırıldandı. İlk yemeklerinde olduğu gibi sessiz, sadece yemeğe odaklanmış bir halde karşılıklı oturdular. Louis önce bitirdi ve arkasına yaslanıp dudaklarını yaladı. Yarısı duran içkisini eline aldıktan sonra gözlerini Kedi'ye dikti.

Son lokmalarındaydı. Yemeği çiğnerken, ıslak dilini sıklıkla dolgun dudaklarında gezdiriyor ve onların kızarmasına neden oluyordu. Parlak, yeşil gözlerini yemeğinden hiç ayırmıyor, kulakları keyifle titrerken kuyruğu arada havalanıp masanın üzerinden kendini göstererek ona katılıyordu.

Louis aldığı büyük yudumu yavaşça yutarken gözlerini kaçırdı. Sanki kokusu artmış mıydı? Yoksa Louis hatırladığı için ona mı öyle geliyordu?

Bir mırıldanma duyduğunda kafasını çevirdi. Kedi tabağını temizlemiş gözleri kapalı bir halde ellerini karnında gezdirip yalanıyor, dudağının kenarına bulaşmış yemek kalıntılarını temizliyordu. Louis gözlerini kırpıştırdı. Gözlerini açmadan kafasını arkaya attı ve oturduğu sandalyede gerinmeye başladı. Mırıltılarına karışan kısık bir "Ah," sesi duyulunca Köpek bardağı masaya bıraktı.

"don't escape, come here!" // larryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin