Tatilin son gecesi için büyük bir titizlikle hazırlanan genç kadın, salonda kendisini bekleyen kocasının yanına gitmeden önce aynada son kez yansımasını izledi. Kısa bir süre önce tanıdığı Asya ile karşısında duran bronz tenli hoş kadının, aynı kişi olduğuna inanmakta zorluk çekti.
Göğüs kısmından itibaren bedenine oturan fıstık yeşili elbisenin, kalçalarından başlayıp bollaşarak ayak bileklerine inerken üzerinde duruşuna bayıldı. Askılı kıyafetin içinde göz dolduran göğüslerinin, seksi görüntüsü karşısında içinde neredeyse tanınmayacak kadar değiştiğini görmezden gelemedi. Suat tarafından beğenilme arzusuyla saçını yaptırması, kısa sürelerle bile olsa özel bir yere giderken lenslerini kullanması ve giysilerine ihtimam göstermesinin sonuçları diye düşündü.
Salonda kendisini bekleyen erkeğine, "Hepsi senin için aşkım!" diye fısıldarken yaşadığı süreçte kendisine hissettirdiği mutluluğa karşılık az bile olduğuna karar verdi. Adaya geldiklerinden beri gerçek dünyadan kopmasına ve farklı bir boyuta geçmesini sağlayacak kadar güzel geçen anları ömür boyu unutmayacağını içinden geçirdi. Hiç bilmediği, hayalini dahi kurmadığı bir hayatı önüne seren Suat'ın, kendisini mutlu etmek için gösterdiği çabayı duygulanarak andı. Erkeğine hissettiği sevgi yetmezmiş gibi yaşadıkları süreçte katlanarak büyük bir aşkla yüreğine yerleştiğini kabul etti. Bedenlerini keşfederek geçen gecelerin sabahında, denizaltı dünyasını keşfederek devam ederken aldığı zevkin hiç bir şeye benzemediğini kabul etti. Kocasıyla geçirdiği balayı sürecinde; kadın olmanın, bedenini erkeğiyle paylaşmanın ne kadar özel bir duygu olduğunu düşünerek geçirdiği değişime bir kere daha hayret etti.
"Asya."
"Hemen geliyorum canım!"
"Acele etme daha zamanımız var."
Hazırlanırken aynı odada bulunmalarının, yatakta biten sonuçları karşısında ayrı giyinmelerinin yerinde olduğunu karar verip son kez aynaya baktı. "Hayal alemine dalarsan olacağı bu." derken artık alıştığı yüksek topuklu ayakkabılarını ayağına geçirerek, daha fazla oyalanmadan sevdiği adamın bulunduğu salona yöneldi. Odadan içeriye girmesiyle tavandan yere kadar uzanan ve deniz manzarasını ayaklar altına seren pencere önündeki kocasının, odayı dolduran iri bedenine duyduğu hayranlıkla sessizce izlemeye başladı. Siyah keten pantolonu ile mavi gömleğinin içinde adamın, muhteşem görüntüsünü en ufak ayrıntısına kadar kafasına kazıma arzusuyla gözlemlemeyi sürdürdü. Bakışlarını en son profiline çevirerek, Suat'ının erkeksi hatlarını sevgiyle incelemeye geçti.
Rüya gibi geçen günlerin ardından gerçek dünyaya dönmenin sıkıntısını yüreğinde hissetti. Hep burada, sevdiği adamın kollarında ve hiç bir şey için endişe duymadan masal diyarında kalmayı arzuladı. Olmayacak duaya amin dediğini bilerek, gelecek günlerin kendilerine ne gibi sürprizler getireceğini merak etti. Suat'ın evinde ve ne kadar süreceği muallakta olan bir hayata adım attığını düşünerek, aklından kovmak istediği duyguların etkisiyle canı sıkıldı. İzlendiğini hissetmiş gibi kendisine dönmesi üzerine, her seferinde yüreğini ağzına getiren ve heyecandan elinin ayağının boşanmasına sebep olan bakışları karşısında prensine gülümsedi.
"Asyam, geldiğini duymadım!"
"İçeriye şimdi girdim."
"Güzelim, hazır mısın?"
"Evet canım, çıkabiliriz."
"Yaren'im." Ağrının suyunu akıtacak kadar seksi ve bir o kadar masum bakışlara sahip olan aşkına, "Vay bee, muhteşem görünüyorsun!" derken yanına doğru ilerleyip incecik belinden çekerek bedenine sarıldı. Bir türlü doymak bilmeyen arzusu bakışlarına yansırken iradesinin önüne geçen ilkel yanı, devreye girerek çevik bir hamleyle dişisini duvarla arasına sıkıştırdı. Asya'nın, ricası üzerine ruj sürmekten vazgeçtiği dudaklarına eğilerek doyasıya öpmeye girişti. Boş durmayan elleri, sırtından kalçalarına kadar gidip gelirken her seferinde sonu yatakta biten okşamalarına geçtiğinden habersiz, tek bacağını bel hizasına kaldırıp olabildiğince kuytularına sokuldu. Çarpışan dilleri, birbirine arsızca saldıran dudakları kendi savaşlarını verirken genç kadını kucağına almadan önce kaba etlerini sıkıştırdı. Duyduğu inleme sesi ile idraki açılınca, ne yaptığının farkına varıp baskısını azaltarak alnını başına yasladı. Nefesini kontrol altına almaya çalıştığı sırada konuşabilecek kadar kendisine gelmesiyle boğuk bir sesle söze girdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İyi Olan Kazansın!
Ficción GeneralKuralların belli olduğu bir oyunda uyanık olan şartları da kendisine göre değiştirebilir. Tek başına zeki olmak, bunun yanında kurnazlıkla işini görene yeterli gelmeyeceği gibi özenle kurduğu tuzaktan kurtulmasını da sağlayamaz.