Evde Bob'la birlikteydik. Ev 13 odalıydı baltıl inançlara inanmam ama 13.odaya girmekten biraz korkuyordum doğrusu. Bob temizlemek için girmiş cuma günüydü. Hava yağmurluydu (yine). Birden Bob bağırdı bu odada eşyalar vardı ve kenarda bir gardrop. Gardropun içinden kan geliyordu. İyi ama haftalardır bu evdeydik eğer en başından beri biri ölü halde duruyorsa kan hala akıyor olamazdı. Yani yeni ölmüştü! Gardrobu açtık ve içeride köpeğimi gördüm. Kafası kopmuş,asılı duruyordu. Hemen koşup biblolara baktım. Bir tane eksilmişti ve bu Barbara'nın biblosuydu. Daha doğrusu o eksilmiş yerine hiç bilmediğim bir biblo gelmişti. Bir not gördüm;"o biblo hizmetçinin..." Bir anda soluğum kesildi bunu Bob'a anlattım ve bana "Başa çıkabilirim. Seni yanlız bırakmıyacağım."dedi. Köpekle birlikte dışarı çıktık. Ben başını Bob ise geri kalanını almıştı. Evimizin bahçesine gömdük. Her yer haftalardır toprak kokarken şimdi çürük et kokuyordu. Köpeğimin eti. Ona veda ederken yanağımdan birkaç damla yal düştü. 3 haftadır hiç ağlamıyordum.. Bir dakika bu olayların hepsi buraya gelişimizin 13. Haftasında 13. Odada oldu. Belki de paranoyak olmuştum. Tamam çok saçmalıyordum. Ama hepsi de tesadüf olamazdı ki..
