50- Hastayım Dedim Dedim İnanmadınız Bak Ne Oldu Şimdi?

2.1K 123 86
                                    

Knocked Up

Yazar: jjokkomi

Çeviri: Minnie Hyung

BÖLÜM 47

31 Aralık Pazar

"Ona öyle bağırdığına inanamıyorum." Jaejoong parladı, odada ayaklarını yere vura vura artık gitmek bile istemediği bu geceki yeni yıl partisinde giyecek bir şeyler arıyordu.

En azından götoş nişanlısıyla.

"Niye sürekli onun tarafını tutuyorsun?" Yunho tekrarlayıp şifonyerinden bir çift çorap aldı.

"Yanlış bir şey yaptığı yok ki!" Sarışın savundu. Kyungsoo çoğu zaman Yunho aşırı korumacı davrandığı için azar yiyordu. Bugün yaptığı ve hamile kalmış olması oğlanın bağırılmayı gerçekten hak ettiği tek şeydi ama Yunho durumla tamamen yanlış bir biçimde idare ediyordu.

"Evet, on altısında hamile kalmak yanlış bir şey değil çünkü, tabii." Genç olan ters ters söyleyip çekmecesini çarparak kapadı.

Birden her şey dank etti ve Jaejoong dudaklarını büktü, takım elbisesini seçerken başını sallıyordu. "Ona hâlâ kızgınsın, değil mi?" Sessizce sorup başını kaldırdığında Yunho'nun sertçe yere baktığını gördü.

"Ne zaman boş vereceksin bunu? Hoşuna gitse de gitmese de hamile kaldı ve bunu senden gizli yaptı. Peki ne, ömrün boyunca ona kin mi tutacaksın?"

"Tam bir salak." Yunho patladı, bu konuya dair biriktirdiği tüm öfkesi nihayet açığa çıkıyordu. "Kafayı çekip sarhoş olsun da önüne gelen herkese versin diye büyütmedim ben onu. Ona destek olmak için götüm çatlayana kadar it gibi çalıştım ve karşılığını böyle mi veriyor yani? Tabii ki kızgınım!"

"Pek de büyütmüş sayılmazsın!" Jaejoong geri bağırdı. "Bu senin için çok fazla zorlaşır zorlaşmaz onu Minah'a teslim ettin. Onun yanında bile olmadın ki doğruyu yanlışı öğrenebilesin. Onu sen yetiştirmedin, o yüzden boktan bir baba olan sen iken her şeyin suçunu ona atma."

"Ben mi boktan bir babayım?! Eve gelip hamile kaldım der demez onu sokağa atabilirdim ama atmadım. Bana oğlumu nasıl yetiştireceğimi bilmediğimi söyleme sakın."

"Ama sen!" Jaejoong gerildi, Yunho'nun bu kadar taş kafalı olması yüzünden saçını başını yolmak üzereydi. Ona göre o hiç hatalı değildi ve kalın kafasına bir şeyleri sokabilmek için çivi gibi çakmak gerekiyordu. "Ona bağırdın, fırça atmadın. Mantıksız davranıyorsun!"

"Mantıksız senin anandır!" Yunho anında terslenip büyüğe bir çift çorap fırlattı.

"Ve büyümemiş bok herifin tekisin ve seni geberteceğim!" Jaejoong bağırdı ve büyük olan ona yaklaşırken Yunho'nun yüzü soldu.

"Kyungsoo ile Jongin'in karışımından daha betersin lan!" Jaejoong onu boğmaya almadan önce patladı. Ve evet, boğuluyordu, ciğerlerine giden hava kesilmişti.

"Duşa gireceksin ve arabada öfkeni nasıl kontrol edeceğini öğrenmenle ilgili uzun bir konuşma yapacağız, anladın mı ulan?"

Nefes almaya çalışıp rahatlamayla neredeyse ağlayacak gibiyken deli gibi başını salladı. "Evet efendim!"

"İkile şimdi!" Yunho duşa doğru sürünerek giderken Jaejoong neredeyse kahkaha atacaktı. (Ç.N: JAE SEN NASIL BİR KRALSIN KMFLSDŞFKLJ)

----------------------

"Onu sevdiğimi söylediğimde karşılık bile vermedi." Busan'daki partiye giderlerken Yunho koltuğuna gömülerek somurttu. Epey uzun bir yolculuk olacağı için erkenden çıkmışlardı.

Knocked Up ★ [ÇEVİRİ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin