Sonunda zil çalmıştı, eve gitmek istiyordum. Her zaman ki gibi sınıftan en son ben çıktım, koridorda ilerlerken sağ tarafımdaki müdür yardımcısının odasının camında asılı olan afişe baktım. Bir yaz kampından bahsediyordu ve evet Çağrı'yla barışma fırsatı elime geçmişti, afişin resmini çektim hemen Çağrı'nın yanına gitmek için taksiye bindim ve Çağrı'nın evde olmasını umuyordum evine geldim ve arabadan indim hızlı bir şekilde zile bastım hizmetçi açtı kapıyı.
-Çağrı evde mi ? Dedim.
-Evet az önce geldi odasında şu anda. Dedi hizmetçi. Sevinmiştim hemen içeri girdim, Çağrı'nın odasına koştum kapısını açtım kulaklığını takmış müzik dinliyordu geldigimi fark etmemişti omuzuna dokundum ve arkasını döndü beni karşında beklemiyordu. Kulaklığını çıkardı ve;
-Burada ne işin var? Dedi. Evden kovar diye umuyordum ama sakindi sanki.
-Şey ben sana bişey göstermeye geldim, okulun düzenlediği bir yaz Kampı var ve tam bizlik bir kamp.
- Bakarız ya . Dedi. Kızgındı sanırım hâlâ, nasıl barışacam ben Çağrı'yla?
- Ya barışalım lütfen sensiz hayatın tadı yok ki. Sen olmayınca hayatım asitsiz kola gibi resmen ne olur barışalım. Dedim gözümden bir iki damla yaş akmıştı, dayanamadı ve geldi sarıldı bu barıştık anlamına geliyordu sanırım.
- Tamam tamam barıştık ben sana nasıl küsebilirim ki zaten sen benim çocukluk arkadaşımsın, tabiki de gideceğiz o kampa. Dedi. Çok mutlu oldum.
- Iyiki varsın sen ya, söz sana bir daha kötü davranmicam hep iyi davranacam. Dedim gülümsedim ve;
- Artık gitmem gerekiyo yarın haftasonu ve öğlen yemek yemeye gidelim. Dedim ve gittim. Eve geldigimde çok yorgundum ve hemen uyumak istiyordum. Pijamamı giydim yatağa yattım, annem kapımı çalıyordu gözümü yarı açtım ve yorganın altından;
- kimsinnn?? Dedim.
- Kızım hadi yemek zamanı gel ve yemek yiyelim. Dedi. Ama benim uyanasım gelmiyordu.
- Of anne ya sonra yerim şu an çok uykum var ve rahat bırakırsan sevinirim . Dedim bir kaç dakika sonra tekrar uykuya daldım.
~¤~¤~¤~¤~
Uyandığımda odam karanlıktı ve karnım gurulduyordu, telefonumu elime aldım ve saate baktım saat 03:00, oo ne kadar çok uyumuştum öyle diye düşünürken odamdan çıktım mutfağa gittim bir tabak aldım ve içine akşam pişen yemektan doldurdum, mikrodalganın içine koydum ve ısıttım. Masaya oturdum yemeğimi yemeye başladım. Yemek bittikten sonra kalktım ve odama geri gittim ama uykum yoktu. Çağrı'ya mesaj attım ve uyuyordu sanırım. Off canım çok sıkılmıştı, dışarı çıkmak çok iyi bir fikir olmasa da yine de çıkacaktım üzerimi değiştirmeye üşendim oylece çıktım evden. Biraz dolandım eve dönmek için geldiğim yoldan geri geçtim arkamdan birinin geldiğini hissettim, arkama döndüğümde bir adam vardı, korkmaya başladım ve koşarak eve hemen gelmeye çalıştım ama adam da arkamdan koşmaya başladı çok yorulmuştum yine de koşmaya devam ediyordum durursam beni yakalayacaktı ve bu en son isticeğım şeydi en sonunsa eve gelmiştim, aq benimle ne derdi vardı bu adamın? Ya beni yakalasaydı? Düşünmek dahi istemiyorum. Artık bu saatlerde dışarı çıkmayacağım karar verdim..
OKUDUĞUNUZ IÇIN TEŞEKKÜR EDERİM.
OY VERMEYI VE YORUM YAPMYAI UNUYMAYIN^^
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAZ KAMPI
Teen FictionManzarayı seyretmek için yüksek bir kayalığın üzerine çıktım ve aşağıdaki kayalığın üzerinde duran Caner'i fark ettim elinde bir çiçek vardı o anda da beni sevdiğini söyledi...