-17-

1.5K 127 84
                                    

Medya Tae Hyung.

(Belki tanımayan vardır falan ixçsğfşsğssl)

2 dakikadır bekliyordum odada, en sonunda bileğimden tutarak çekiştirmeye başladı, nereye gidiyoruz bile diyemeden hızlı adımlarla kolidorun sonunda, solda olan dosyalarla dolu odaya girmiştik.(adını sen koy'a döndü iyice olm wüşeieşeiwüwks)

"Neden benden kaçıyorsun?" "Sana bir itirafta bulundum artık buna bir son versek, artık bir şeyler olsa hayatımızda." Demişti. Yine sesi titriyor, ağzına geleni söylüyor ve ne dediğini kendiside bilmiyordu. Besbelli'ydi işte birlikte olmamızı içinden gelerek istediği besbelli'ydi...
Benim fikirlerimde belliydi. Ne zamandır tam olarak bilmiyorum ama birlikteyken ve konuşurken kalbimi hızlandıran kişi'nin o olduğunu biliyorum en azından.
Ee ne bekliyorum o zaman ben çok mu doğru acaba bu? öf yine kendi kendime konuşuyordum işte.

"Seni seviyorum." "Seninle birlikte olmak isterim, S-sadece b-bu çok tehlikeli, bunu sende biliyorsun."
Demiştim. Başka diyecek bir şey yoktu çünkü iki insan birbirini sevdiğinde bile bu birlikteliğe yetmiyor yada tamamlamıyor. Aradan hep bir şeyler çıkıyor.

"Söz veriyorum gizli kalacak bunun için her şeyi yapacağım, lütfen bunu yapma." Ne diyecektim. Tamam diyecektim, olur diyecektim. Bir insan sevdiği adamı nasıl üzer ki nasıl yapabilir bunu hayır hayır yapamaz.
O yüzden yapmadım zaten. Ben sadece ağır basan cesaretimle beraber onayladım onu...

"Tamam neden olmasın, size  güveniyorum." "Sana" diyede düzelttim.

Sağ elini aldı, sol eliyle birleştirdi ve utangaç bir şekilde belime doladı.
Sadece bekledi ve omzuma yasladığı kafasını kaldırarak "seni seviyorum, seni mutlu edeceğim." Dedi. Biliyordum güveniyordum ona.

Eliyle yanağımı okşadığında yaptığım hareketlerden utandığımı anlamış olacak ki elini çekti ve gülüşünü ortaya serdi. O kare gülüşü hiç bir zaman unutamayacığımı biliyorum.

İnsan önce hocasıyla çıktığına da inanamıyor, zor geliyor, kabullenemiyor aslında. İşte hep böyle bir şey engel oluyor.
Neyse ki ben bunları çabuk atlatacağıma ve sevgilime adapte olacağıma inanıyorum.

Elimi tutmuştu ve bu eli hiç bırakmayacağına söz vermişti, bana söz vermişti ,bana.

Okul çıkışı hiç bir şey olmaması adına cho ci ile beraber bir kafeye gitmeye ve yarım kalan konuşmamızı anlatmaya karar verdik.
Uzun bir yoldan sonra ilk günler Tae ile beraber gittiğimiz bu kafeye ulaşmıştık, yine harika gözüküyordu burası, yine herkes sevgilisiyle beraber el ele tutuşuyordu, tabii ki bu sefer farklı hissediyordum sonuçta bende sevdiğim bir adamla beraberdim.
Cho ci nin bundan haberi yoktu...

Telefonuma gelen mesaj sesiyle irkildiğimde uzaktan geldiğini sezmiştim, şuanda kahve ve pasta almak için sıradaydım bu yüzden çabuk davranarak telefonuma gelen mesaja bakacaktım.

Siparişlerim hazır olduğunda, tedirgin adımlarla düşüreceğim korkusuyla yürüyordum. Tahmin ettiğim bir şey olmamıştı.
Geldiğimde ekranı aşağıya kaydırarak kimden geldiğine bakmıştım.
"❤Tae Hyung❤" yazıyordu.

"Nerdesin?"

Cho ci ye döndüğümde hafif sırıttığını farkettim ve "ne oldu diyerek" sordum.
"Ne olmadı acaba dinliyorum bilmediğim çok şey var galiba."
Demişti. İmalı bir şekilde.

Bu ufak atışmadan sonra vakit kaybetmeden anlatmaya başladım.

Şaşkınlıklar içinde izliyordu beni hem mutlu, hem neşeli, harika bir duyguydu bu...

Konuşmadığımız ya da benim anlatmadığım hiç bir şey kalmamıştı artık.

Kalkmaya karar verdiğimizde hesabı ödedik ve yavaş yavaş hazırlanmaya başladık.

"Eve geçiyorum." Yazmıştım Tae'ye her an bilgi vermem gerekiyormuş gibi hissediyordum.

Eve varmıştım, anneme selam vererek odama çıktım ve tarih kitabımı açıp ders'de olmadığımda anlattığı konuların resmini çektim ve Tae'ye attım.

Aşağıya indim ve daha üstümü değiştirmeden masaya oturdum. Açlığımı hissedebiliyordum. Gerçekten uzun ve yorucu bir gündü.

Yaklaşık 1-2 saattir annemle birlikte sohbet ediyorduk. Anneme çıkmam lazım diyerek odama koştum.

Beklediğim gibi Tae mesaj atmıştı.

"Bize gelebilirsin, konu kolay ama buradan anlayabileceğini zannetmiyorum." Yazmıştı.
Yine kalbim hızlı hızlı atmaya devam ediyordu. Ne yapacağımı bilmiyordum sonuçta bir öğretmen öğrenci ilişkisi yoktu aramızda artık sevgiliydik, bunları boşverdim ve annemin yanına kitaplarımla beraber indim.

"Anneciğim, bugün şu konuları kaçırdımda 5-10 dakikalığına Tae hocaya gidip konu dinleyenilir miyim?"
Biraz bakındıkdan sonra "Tamam izin veriyorum. Fazla uzun sürmesin, konu dinleyip gelirsen çok iyi olur."

Annemi onaylayarak odama tekrardan çıktım daha düzgün şeyler giymem gerekiyordu. Dolabıma bakındım ve rahat olan siyah dar bir kot pantolon onun üstüne de bir kazak alarak kombini tamamladım. Saçlarımı taradım ve rahatsız olmamak adına bir bandana taktım.

En son Tae'ye "geliyorum" yazmıştım.

Çantamı da alıp kapıdan dışarıya çıktım.

~      ~       ~     ~       ~    ~     ~        ~       ~
HELLÖ YORUM BIRAKMAYI UNUTMAYIN~
Rekor kıralım ğwemğdşeüwl

Teacher/ KTHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin