5.Bölüm ~ Kayıt

109 14 0
                                    

Fotoğraftaki Derin. İyi okumalar :)

Otobüs yolculuğumuz  okulun bahçesine gelince son buldu. Demir taksiyle beni eve bıraktı. Annemler hala işteydiler. Onlara ne açıklama yapacağımı düşünüyordum. Zilin çalmasıyla odamdan çıkıp kapıya yöneldim. Delikten bakınca kimseyi göremedim zaten annemler yoktu bende açmadan salona gittim. Sıkıldığım zaman yaptığım gibi Çığlık 4 izlemeye karar verdim. Televizyonu açıp filmi başlattım.Bir kez daha zil çaldı ama kalkıp bakmadım.

Film bitince mutfağa gidip kendime bir şeyler hazırladım. Aslında gelenin kim olduğunu merak ediyordum. Bodruma inip kamera kayıtlarına bakanilirdim. Elimde hazırladığım sandiviçle kamera odasına girdim. Bilgisayarın başına geçip 2 saat önceki kayıtları açtım. Kapıyı gösteren iki kamera vardı biri dışarıdan diğeri içerden. İkisini aynı anda başlattım. İzlediklerimle şaşkına dönmüştüm. Bu asla olmayacak birşeydi. Zil çaldığında kapı da kimse yok. Ben delikten bakıyorum. Kapıyı açmayıp salona dönüyorum. Kaydı defalarca izledim. Bu inanılmazdı ve ben çok korkmuştum. Kayıtları kapatıp odadan çıktım. Telefonumu koltuktan alıp annemi aradım.

"Anne ne zaman geliceksin işten?"

"Neden soruyorsun sen kampta değil misin?"

" Hayır sabah gelmek zorunda kaldım evdeyim anne hemen gelmelisin ?"

"Tatlım şuan çok işim var kaçta çıkarız bilmiyorum. Gecikirsem kapıları kilitlemeyi unutma. Öpüyorum seni. Gelince anlatıcaksın ne olduğunu."dedi ve ben cevap veremeden telefonu kapattı. Nil burda olsaydı onlara gideblirdi. Demir onlara gidebilirim. Ya da o bize gelebilir. Rehberde onu bulup aradım. İlk çalışta açtı.

"Beni ne çabuk özledin." dedi şuan pis bir şekilde sırıttığına eminim.

" Demir bize gelsene annemler geç gelebilirmiş evde tek kalmak istemiyorum sıkıldım." Ne kadar da iyi yalan söylüyorum.

"Korktun mu yoksa ?" Tamam iyi yalan söyleyemiyorum.

"Hayır sadece istemiyorsan gelmeyebilirsin de." Ah lütfen gelmeyi kabul et korkudan gebericem.

"Peki geliyorum yarım saate kadar." dedi ve telefonu kapattım. Yarım saat kadar sonra zil çaldı ve Demir geldi." Hoşgeldin " diyerek onu salona getirdim. Koltuğa oturduk. Elindeki pizza kutusunu sehpaya koyarken" Açsındır umarım" dedi. Tabiki açtım. Kayıtları izledikten sonra açlığımı farketmemiştim. "Evet açım ben kola getiriyim" diyip mutfağa gittim. Kolaları alıp geri döndüm. Demir bir film açmıştı. Ben gelince başlattı." Hangi film dedim kola kutularından birini ona uzatırken. "Korku Seansı" dedi." Ne korku mu başka bir şey izleseydik." dedim tırsarak."Bunu izliycez hem korkmazsın sen dedi ve filmi başlattı.Hiç korkmam canım zaten ben neden korkayım ki. Pizzaları yerken filmi izlemedim. Ama sonrasında izlemek zorunda kaldım. Ara sıra çığlık atmadım değil. Demir bu halime gülüp durdu. Film bitince biraz sohbet ettik. Saat 11 olmuştu. Biz konuşurken kapının açıldığını duydum ve yerimden sıçradım. Demir kahkaha attı. Annem ve babam içeri girince bir oh çektim.

Demir gittikten sonra annemlere kampta sıkıldığımı söyledim. Baş düşmanımla kayboldum ve kamptan kovuldum diyemezdim. Her ne kadar inandırmam uzun sürsede inandılar çünkü tüm dönem boyunca kampı dört gözle beklemiştim. Babam çalışma odasına gidince anneme dönüp " Sana göstermem gereken bir şey var."dedim.

ALTÜSTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin