... Aslında onu görmek için tek bir şansım vardı. O da Tae'nin teklifini kabul etmek idi. Derken ardından Tae evin adresini atmıştı. İş çıkışı direkt eve bakmaya gittim. Sitenin girişinden Tae beni karşılamaya çıkmış gibi görünüyordu. O güzel gülüşüyle bana doğru elini salladığını görünce, onu hiç bekletmeden yanına gittim.
-'' Yu Jin-ah geldiğine sevindim. ^^!''
-''Bişey dicem... Aslında çalıştığım yere uzak değil e görünüşüde şirin. Hmmm aslında burda kalabilirim kkkk.''
-''Woaaah bu kadar hızlı karar vermen... kkkk. Tabi sebebi ben olunca.''
Tae'nin koluna hafif bir şekilde vurarak;
-''YAAA TAEHYUNG-ah!!! Aslına bir sorum daha var.''
-''Söyle?''
-''Şey, benim burda ve tek kız olarak oturduğumu öğrenen fanlar size de sorun çıkartmaz mı?''
-''Bilmem. Ama kişisel hakkın özgürlüğü diye bir şey var değil mi?''
-''A doğru haklısın kkk. Şey evi gezdirsen artık.''
Site baya güzeldi. Mesela doğal bir havası vardı. Ağaçlık ve yeşillik ön planda olmak üzere 1 de havuz vardı. Zaten yan yan bina normal ki ben utancımdan yerin dibine girerim tabii. Onu akıl etmedim. Neyseeee.
Ev iki katlı ve bana yeter de artar bile. Yalnız tam hayalimdeki ev tipinden. Küçük ve şirin bahçeli ki zaten bahçesi baya geniş. Aslında yaşadığım evden korkmaya bile başlamştım. Bazen ışıklar kendi kendine gidip geliyor ve musluktan akan damla damla su beni uyutmuyordu ki hali vaktinde yakında yoğun bir iş beni bekliyor olacaktı. E kafamın dinlenmesi de lazım tabi ki ev zaten geniş değil ferah değil ve korkutucu. Galiba kararımı verdim bile, TAŞINIYORUM!
-''Eee nasıl buldun!''
-''Abi bu efsane.. Tam hayalimdeki ev! Ferah, geniş ve dinlendirici. Galiba taşınıyorum.''
Tae'nin yüzündeki gülümsemesi adeta gözlerine vurmuştu.
-''Eşya derdinde yok hem. Tek bavula bakar.''
-''Yani evet o yönden de baya şanslıyım. Eski yaşadığım evi de bir öğrenciye kiralayabilirim aslında.''
-''Vaaay. Hemen de eski yaptın :D''
Tae ile evden gülüşerek çıkarken, işte o an Jimin ile göz göze geldim. Uzun süre bana bakan gözleri sanki bana hasretini anlatıyordu. Gözlerim doldu, ağlamamak için kendimi zor tutsamda gülüşlerimin ardından hasret gözyaşları yerini almıştı bile.
-''Pp-ark Jimin sen misin? Beni hatırladın mı? Neden aramadın? Sana ihtiyacım v-''
derken birden sağ kolumumdan tutup kendine çekti. Gözyaşlarından gelen ıslaklığı omzumda hissettikçe daha fazla ağlamaya başlıyordum. Birden yüzümü o sıcak elleri ile tuttu ve gözyaşlarımı sildi. O an titreyen dudaklarından çıkan o kelime;
-''Bogoshipda (Özledim)''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umutsuz Vaka - Park Jimin ✔
Fiksi PenggemarAşk bana göre mi? Sence aşık olabilecek miyim? Peki ya aşık olduğum adama kavuşabilecek miyim? Ahh endişelenme, umutlanma! Sen sadece "Umutsuz Vaka" sın. Bunu kimse değiştiremiyecek, derken karşıma onun çıkması benim için bir dönüm noktası olacak...