11. BölümYaptığım bütün işlerin yorgunluğunu üzerimden atmak için büyük bir iştahla yatağımda uzanırken bi yandan da o kutudaki notu düşünüyordum. Çok tuhaf bir şekilde annemi yanımda hissetmiştim, bu his fazlasıyla güzeldi...
Telefonuma gelen bildirim sesiyle gözlerimi açtım ve yastığımın altından telefonu çektim.
Kimden; Mirza
"Uyudun mu?"
Kısaca 'hayır' mesajı atarak geri gözlerimi kapattım fakat kapatır kapatmaz yeniden mesaj gelmişti.
Kimden; Mirza
"Arasam bi sorun olur mu? Sesini duymam lazım, iyi olduğunu bilmeden uyuyamıyorum."
Gerçekten uyuyamamıştı belli ki. Saat gecenin 3 ü olmuştu. Ara desem nasıl konuşacaktım? Arama desemde ayıp olacaktı. O yüzden 'ara' diyerek hemen mesajı göndermiştim.
5 dakika içinde telefonda beliren "Mirza arıyor..." yazısıyla gözlerimi yumdum ve balkona çıkıp derin bir nefes alarak telefonu açtım.
"Rüya?"
"Efendim Mirza?" Sesim pek çıkmıyordu, yorgundum.
"Çok merak ettim. Seni düşünmeden uyuyamıyorum. Seni düşünsemde sesini duymadan uyuyamadım."
İtirafı yüzümde hafif bir tebessüm oluşturmayı başarmışken onun bu saf ve temiz aşkını hissettim derinlerde. Tam kalbimin ortasına oturmuştu bu his. Bu his iyileştiriyordu beni. Tüm yaralarımı bu his onarmaya çalışıyordu, ve galiba başarıyor gibiydi.
Ben ses vermeyince meraklı sesiyle bir soru daha yöneltti Mirza.
"İyi misin? Bi sorun yok dimi?"
Kimseye bahsetmek istemesemde mirzaya bunu anlatmak istiyordum. İçimden bi his mirzayla bunu paylaşmam gerektiğini söylüyordu.
"İyiyim Mirza merak etme. Bi sorunda yok fakat bişey oldu."
"Ne oldu?" Dedi meraklı sesiyle. Bende derin bir nefes alıp gözlerimi kapattım ve bi çırpıda söyleyiverdim.
"Annem, bana not bırakmış Mirza..."
Mirzanın buna şaşırdığını sesinin gelmemesinden anlamıştım.
"Hissetmiş... Öleceğini hissetmiş... Herşeyi önceden biliyormuş gibi sanki mirza..."
Dedim yanağımdan dökülen yaşlara rağmen zar zor konuşmaya çalışırken.
"Ağlama. Dayanamıyorum..."
Bu sözü ağlamamı daha da çok şiddetlendirirken soğuk havanın üstümdeki örtüye rağmen bedenime işlediğini hissediyordum. Yüzümü okşayan rüzgar aynı zamanda saçlarımın uçuşmasına neden oluyordu.
"Üzgünüm rüya. Üzülmemen için herşeyi ama herşeyi yapardım ama lanet olsun ki bu konuda elimden hiçbir şey gelmiyor..."
Duvara vurmuştu elini, duymuştum.
"Mirza! Mirza iyi misin?! Mirza ses ver!"
"Sakin ol kelebek, İyiyim..."
"Mirza elini bi yere vurdun! Duydum! Kanıyor mu! Bekle beni hemen oraya geliyorum!"
Bi telaşla telefonu kapatıp evden nasıl çıktığımı hatırlamıyordum. Hayatımda ailem olarak bi teyzem bi Mirza birde kardeşim alya kalmıştı onların kılına zarar gelsin istemiyordum artık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çocukluk Aşkım
Dla nastolatków"Biraz geç oldu rahatsız ettiysem kusura bakma ama öğrenince yazmadan edemedim. Buraya geliyormuşsun, hemde temelli? Çok mutlu oldum. Gelince Görüşürüz değil mi? Galiba fazlasıyla özledim.. Mirza." Onu cevap vermeyip kırmak istemiyor ama cevap vers...