Meral ile Cemre yemek yapmış sofrada oturuyorlardı
Meral : bunlar gelmediler ya
Cemre : aynen bir arasak mı
Meral : ara bakalım
Cemre Eylülü arar ama yanıt gelmez
Cemre : Eylül cevap vermiyor
Meral : Kaderi ara
Cemre Kaderi arar ondan da yanıt gelmez
Cemre : Kader de cevap vermiyor
Meral : Başlarına bir şey gelmiş olmasın
Cemre : belki iş uzamıştır...biraz daha bekleyelim...eğer gelmediler ise telaşlanabiliriz
Meral : of...içime bir sıkıntı düştü
Cemre : deme öyle Meral...
Kader ve Eylül odanın köşesinde oturmuşlardı
Kader : Eylül...
Eylül : efendim
Kader : nasıl kurtulacağız
Eylül : bilmiyorum Kader...Kader ben nefes alamıyorum
Kader : iyi misin?
Eylül : aklıma Kemal geliyor oda üstüme üstüme geliyor...
Kader : merak etme kardeşim kurtulacağız buradan...
Ali kapıyı çalmıştı kapıyı açan Ferideydi
Feride : buyrun
Ali : Toprak burada mı
Feride : evet burada
Ali : konuşabilir miyiz müsaitseniz
Feride : tabi...buyrun içeri girin
Ali ve Mehmet içeri girip Toprak ve Ferideye her şeyi anlatir
Toprak : nasıl kaçmış oradan
Ali : o konuyu araştırıyoruz merak etme
Mehmet : sizide haber verelim dosyanın içinde ifadeniz vardı yani onu görürseniz hemen bizi arayın
Feride : Toprak benim kızlara haber vermem lazım dikkatli olsunlar
Toprak : tamam canım
Feride Cemre'yi aramıştı
Cemre : Feride Hanım...
Feride : Cemrecim şimdi Size bir şey söyleyeceğim...dikkat edin kendinize
Cemre : bir sorun mu var?
Feride : Burak hapisten kaçmış kendinize dikkat edin
Cemre : nasıl kaçmış ya
Meral : ne oldu Cemre
Feride : bilmiyorum güzelim dikkat edin kendinize tamam mı
Cemre : tamam
Cemre telefonu kapattıktan sonra Meral döner
Meral : ne oldu
Cemre : Burak hapisten kaçmış
Meral : ne!...nasıl ya
Cemre : offf....bilmiyorum Feride Hanım dikkatli olun dedi
Meral : Cemre bizim kızlarda gelmedi acaba Burak bir şey yapmasın
Cemre : y-yok canım...iş uzamıştır
Meral : öyle mi diyorsun
Cemre : bilmiyorum
Burak herkesin resmini duvarını asmıştı Kader ve Eylülün üstünü çizmişti.
Burak : şimdi sıra Güneyde...doğduğunda pişman edicem sizi
Güney ve Songül kanepeye oturmuş birbirine sarılarak konuşuyordu
Güney : oh çok güzel oldu dimi Songül...Zehra ablasız ev çok güzel ya
Songül : aynen sevgili
Güney : Songül bunu kutlayalım
Songül : saçmalama Güney
Güney : ne ya hem babaşa da takılırız
Songül : başbaşa değiliz Sevgili...unuttun mu Melek var
Güney : baldız sessiz sedasız yatırıyor bir şey olmaz ben markete gidip cips filan alıp geliyorum sende güzel film seç
Songül : tamam
Güney montunu alıp evden çıkar tabi onu izleyen iki çift göz vardı
Adam 1 : çıktı çocuk
Adam 2 : takip edelim
Adam : tamam
Güney marketten alışverişini yapıp çıkmıştı
Güney : offf...çok soğuk lan...dondum
Güney'in başına bir darbe gelip yere yığılmıştı adam da Burağı aramıştı
Adam 1 : abi kız bence içerde onuda hemen alalım mı
Burak : hayır tek tek şimdilik bunlar yeter siz Güneyi alın getirin
Adam 1 : tamam
Güneyi adamlar kaldırıp arabaya koyarlar
Songül de filmi seçip koltukta oturuyordu
Songül : nerde kaldı bu çocuk 2 adımlık yere gitti...