Serkan : kaçırmak...iyi hoş da planın var mı ?
Güney : yok
Serkan : nasıl yok!
Güney : düşünüyorum
Serkan : iyi
Güney : bize araba lazım
Serkan : buyur burdan yak ilk sorun çıktı bile
Güney : Toprak hocanın motorsikleti olur mu
Serkan : iyice delirdi bu manyak oğlum kızı nereye koyacaksın
Güney : mantıklı...of
Serkan : neyse iş bana düştü
Güney : ne
Serkan : tamam arabayı ben hallederim sen evi hazırla
Güney : ciddi misin?
Serkan : hıhı ciddiyim hadi kalk
Güney : koçum benim be sağol Serkan
Serkan : ne demek
Eylül eve gelmişti ardından Meral gelmişti
Meral : Eylül
Eylül : Efendim Meral
Meral : ne iş
Eylül : ne ne iş
Meral : arabada indiğin çocuk kimdi
Kader : ne
Cemre : Eylül
Eylül : sen nerden biliyorsun
Meral : az önce inerken gördüm
Eylül : öf sevgilim
Meral : ne...oha
Kader : çüş
Songül : ne ara yaptın kız
Eylül : daha yeni
Meral : bize ne zamandır söylemeyi düşünüyordunuz acaba
Eylül : daha yeni Meral
Kader : Adı ne?
Eylül : Ali
Meral : hangi Ali
Songül : şu komiser olan mı
Kader : ya ay mutluluklar dilerim
Eylül : Sağol
Kapı çalmıştı
Eylül : ben bakarım
Eylül kapıyı açmıştı
Eylül : aa Güney ne işin var senin burda
Güney : Songül çağırır mısın?
Eylül : Songülün seni görmek isteyeceğini sanmıyorum
Güney : ya sen yine çağır
Eylül içeriye gitmişti
Songül : kim?
Eylül : Güney
Kader : o pislik mi geldi yüzsüz
Kader kapıya doğru gitmişti
Kader : sen ne yüzle geldin
Güney : Eylül ben Songülü çağır dedim Kaderi değil
Kader : Songül seninle görüşmek istemiyor
Güney : öyle mi
Kader : Evet öyle
Kapıyı Güneyin suratına kapatmıştı
Güney : iyi güzellikle olmadı bunu sen istedin Songül