20. Bölüm

270 16 0
                                    

Cenaze olmuştu. Eylül evde oturuyordu. yalnız, kapkaranlık evde. elinde bir fotoğraf vardı. bütün çete ordaydı. Eylül hatırlar.
Flashback.
Mira: ay hadi ama! bir çekemedik şu fotoğrafı!
Sinan: ya kızım bi dur! lan Serdar lan adın batmasın hadi çabuk ol!
Serdar: ya arkadaş ben iş yapıyorum şurda.
Serdar mangal yapıyordu.
Metin: hay senin işine ben ne yapıyım ya!
Defne: sizi bekliyoruz!
Serdar: tamam lan tamam geldik.
Ömer: bir tane şiş al!
Serdar: neden?
Ömer: olm piknikteyiz ya! hatıra olarak kalsın.
Serdar: tamam.
Sinan: hadi çabuk ol. Rüzgar gel len!
Rüzgar: ya geliyorum!
Orkun: olm karın doğursa bu kadar çabuk yürümezsin anasını satıyım! hadi len!
Rüzgar: Orkun yemin ederim sen bir gün benden bir yumruk yiyeceksin haa!
Orkun: lan sus! yürü hadi!
Merve: Siyah hadi!
Siyah: yok ya bensiz.
Ömer: ya nasıl sensiz ya?
Metin: sen bu çetenin başısın. biz nasıl sensiz fotoğraf çekeriz? hadi gel.
Siyah: tamam. geldim.
Mira: ulan hadi be!
Sinan: tamam tamam çek.
fotoğraf çektirirler.
Siyah: Mira sonra sen onu bana atarsın ben yazıcıda yazdırırım.
Mira: ok.
Flashback Son.
Eylül: keşke şimdi yanımda olsaydınız kızlar... keşke.... 😭😭
kapı çalar. Eylül açtığında Aliydi. Ali direk Eylüle sarılır. Eylülse ağlar.
Ali: şşş tamam... herşey geçecek...
Eylül: Ali götür beni burdan.. nolur 😭😭😭
Ali: tamam. nereye istersen gidelim.
Eylül: beni buralardan çok uzaklara götür.
Ali aklına bir fikir gelir.
Ali: hadi gel.
Eylülün elinden tutar ve evden çıkarır.
Eylül: nereye gidiyoruz?
Ali: hadi gel sen.
arabaya binerler. Ali onu uçuruma getirir.
Eylül: niye geldik uçuruma?
Ali: gel.
elinden tutar ve uçurumun kenarına getirir.
Ali: geç önüme.
Eylül Alinin önüne geçer. onu kollarını kaldırır. Eylül özgürlüğü hisseder.
Ali: şimdi derin derin nefes al.
Eylül derin derin nefes alır. başını gökyüzüne kaldırır. rüzgar onun saçlarını arkaya götürür. denizin sesi kulaklarında olur.
Ali: özgürlük ne hisset...
Eylül hisseder. ilk kez kendini bu kadar küçük hisseder.
Ali: hissediyor musun?
Eylül: evet...
zevk alır.
Ali: seni çok seviyorum sevgilim...
ellerini Eylülün beline dolar ve boynundan öper.
Eylül: bende seni çok seviyorum 😘
arabaya binerler.
Eylül: nereye gidiyoruz?
Ali: sen nereye istersen
Eylül: hmm o zaman parka gidelim.
Ali: tamam.
parka gelirler.
Ali: aşkım
Eylül: hı
Ali: bak. sen şimdi değiştin diye memnun musun halinden?
Eylül: evet. ben sana çok minnettarım. yani ömür boyu hakkını ödeyemeyeceğim. beni değiştirdin. o karanlıktan beni çıkardın. benim gözlerimi açtın. o zalim Siyahtan masum Eylül yaptın. bu halim gerçekten benim çok hoşuma gidiyor. çok teşekkür ederim ♥️
Ali: Eylül.. ben senin için gerekirse dağları, denizleri aşarım yeterki sen benimle ol.
gülümserler. müzik sesi gelir.
Eylül: Ali duyuyor musun? müzik sesi
Ali: evet. nerden geliyor acaba?
Eylül bir restoran görür.
Eylül: galiba ordan geliyor. gel bir bakalım.
Alinin elinden tutar ve restorana gelirler. düğündü.
Eylül: aa Ali bak düğün varmış.
Ali: evet. acaba damatla gelin kim?
Eylül gelini görür.
Eylül: gelin orda. damat nerde?
Ali: ( sesizce ve gülerek ) damat kaçtı. 😂
Eylül: hay yuh yani Ali!
x: merhaba! buyrun birine mi bakmıştınız?
Eylül: ee şey biz burdan geçiyorduk, müzik sesi duyduk, gelelim dedik burdada düğün varmış. neyse biz gidelim o zaman.
x: ha yok yok. eğer istiyorsanız sizde katılın.
Eylül: ha yok ya biz şimdi rahatsız etmeyelim. yani biz hiç damatla gelini tanımıyoruz bile...
x: ya ne rahatsızlığı canım. buyrun sizde katılın. inanın ben burda olanların 50% hiç tanımıyorum bile 😂
Eylül: peki o zaman.. ( gülerek ) ya şey bizde böyle eli boş..
x: ya ne alakası var? hadi bakalım.
Eylül: tamam o zaman biz önce damatla gelini tebrik edelim.
x: buyrun.
Eylül ve Ali gelini tebrik ederler.
Eylül: bir ömür boyu mutluluklar dilerim! bir yastıkta kocayın inşallah!
gelin:  teşekkür ederim 😊
Ali: damat nerde?
gelin: Allah bilir nerde! arkadaşlarıyla birliktedir o şimdi. beni ancak yarın hatırlar. 😒
Eylül ve Ali alttan alttan gülüyorlardı.
Eylül: tekrar tebrik ederiz!
gelin: teşekkür ederim
x: evladım sen niye burda duruyorsun?
Ali: nerde durayım amca?
x: ya gel bizimle halay çek! gel!
Ali: hay yok amca! yok ben bilmem....
x: öğretirim ben seni. hadi
Aliyi halaya çeker. Eylül ona bakıp gülüyordu. Alide ara sıra Eylüle bakıp gülümsüyordu. gecenin 3 dek eğlenirler. gece çok geç gelirler eve. çok mutlulardı. Eylül ilk kez bu kadar çok gülüyordu. bugün ona çok sürpriz getirmişti. peki Eylülün yarınki pek iyi olmayan sürprizden haberi varmıdı?

Dünyaya Karşı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin