"Ona neler oluyor?"
Ani bir panikle yerimden kalkarak Deaton'a baktım. Alex'in gözleri tekrar kapanmıştı, Deaton bir battaniye alarak Alex'i sardı ve masanın üstüne yatırdıktan sonra odadaki herkesin çıkmasını istedi. "Ona neler oldu, Deaton?"
"Alex'in ruhundan alınan parça aslına bakılırsa sadece cadı olan tarafı. Ona bir şey olmayacak, korkmana gerek yok. O parça zaten onun için bir fazlalıktı. Ama cadıların o parçayla neler yapabileceğini tahmin etmelisiniz." dedi ve Scott'a baktıktan sonra kedilerin olduğu odaya girdi. Stiles, bunun bir sorun olacağını hiç düşünmemişti. Peter gülerek "Meraklanmaya gerek yok. Siz başka boyutlarda takılırken, biz ini yaktık." Daha sonra Derek'e baktı ve "Değerimi bilin." diyerek göz kırptı.
İki hafta sonra...
"Daha sonra Stiles beyzbol sopasını alfanın kafasında kırdı." dedi Scott kahkaha atarak. Alex'in önünde rezil oluyordum ama gülümsüyordu, hepimiz mutluyduk. Alex bana gülümsedi ve sonra utanmışcasına başını yere eğdi. Yaz akşamının tatlı serinliği herkese hakimdi. Scott bir Alex'e bir de bana baktıktan sonra. "Eee? Siz ikiniz çıkıyor musunuz?" dedi. Sorunun getirdiği panikle kafamı kaldırdığımda Alex'le göz göze geldim. "Sanırım en son ona onu sevdiğimi söylemiştim." dedim gülümseyerek. Kötü günler geçirmiştik fakat şimdi tek bir beden olarak duruyorduk. "Sanırım, evet." dedi utangaç tavrını takınarak. Scott "Bu konuda sizi yalnız bırakmalıyım, sanırım." dedi ve bize veda ettikten sonra gitti.
"Bilirsin, seni seviyorum." dedim. Bu işler nasıl yapılır bilmiyordum. "Ah, evet aynısını ben de söylemiştim." diye cevap vardı. Kahkahalarımız gecede yankılanırken, ondan başka hiçbir şeyi düşünemiyordum.
Genç adam, ağır hareketlerle ayağa kalkmaya çalışsa da bir kez daha başarısızlığa uğradı. Yanan bedeninin acısını iliklerine kadar hissediyordu, güçlü kalmak onun için hiç bu kadar zor olmamıştı. Topraktan güç alarak tırmandı ve önündeki tahtayı dikkatle önünden çekerek yanmaya devam eden inine attı. Tekrar güçlenmeli ve yükselmeliydi. Belki de kardeşlerinden tek kalan oydu, bu yüzden derin bir nefes aldı ve tüm gücünü vererek ayağa kalktığında acıyla inledi. İntikam almak için yükselecekti, kardeşlerinin bedenlerinin yanmasına yol açanların her birine acı çektirmek için yükselecekti. İyileşmeye başladığını hissettiğinde, kendini toprağa geri bıraktı. Genç adam, tıpkı bir anka kuşu gibi küllerinden tekrar yükseliyordu.
Eveet, bir sezonun sonuna geldik. Ki, Teen Wolf'un yeni sezonu başlıyor, ne demişler, her son yeni bir başlangıçtır - ya da öyle bir şey. Size birkaç aylığına veda ediyorum. Yeni sezona başladığımda buradan link yayınlayacağım. Yani yeni bölüm olarak yayınlayacağım, bu kitap kütüphanenizde kalmalı ki haberdar olasınız. Yani, fazla sürmez inanın bana. Her neyse, heyecanlı bir sezon finali olmadı ama mutlu son gibi bir şeyler yapasım geldi.
Ekstra bölüm yayınlayabilirim, Peter'ın cadıları haklamasıyla ilgili mesela. Eh, tabii isterseniz.
LÜTFEN, SEZON HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİNİZİ BELİRTİN. SİZDEN TEK İSTEDİĞİM BU, GERÇEKTEN. BÜTÜN BİR SEZON İÇİN SİZDEN TEK İSTEDİĞİM BU.
HEPİNİZE İYİ TATİLLER DİLERİM.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Teen Wolf
Fanfiction**Alex, Londra'da aile içi karışıklıklar olduğu için Beacon Hills'e, Linda teyzesinin yanına taşınıyor. Bundan sonra işler Londra'dakinden daha da karışık olmaya başlıyor. Nasıl mı?** **İkinci sezonda da macera devam ediyor! ''Küllerinden doğan'' da...