Cehennem Meleği

-Kalp Çarpıntısı-

Savaşla tam odadan çıkmışken " ne yapıyorsun" diye sordum " hayatını kurtarıyorum " diyip küçük bir çocuk gibi omuz silkti herzaman ki gibi ondan bağımsız bi şekilde dağınık saçları ona ayrı bi hava katarken siyah gibi olan gözleri kısılmıştı ve bu asi tavırları bile onun şuan benim gözümde çocuk gibi durmasını engellemiyordu . " yapma savaş babanı duydun o ringe çıkıcam mezar taşıma iyi boksördü ama temiz dövdüler yazdırırsınız " diyip güldüğumde o benim tersime ciddi bi şekilde yüzüme bakıyordu " o maç olmıycak gece " diye tekrar itiraz etti " nasıl ? " dediğimde hafifçe dudağı yukarı kıvrıldı " çünkü ben çıkıcam " demesiyle kafayı yemiş olmalısın der gibi baktım " serdar bey böyle birseye hayatta izin vermez " dememle biliyorum o yüzden o maçı iptal edicek diyip sırıttı " niye böyle birşey yapıyorsun peki babani zarara sokmak varken işin ucunda " diye bir soru yönelttim ve gerçekten de merak ediyordum " çok safsın gece çok saf sadece ekine gösterdiğin çocuk tarafın aslında tamamıyla sensin bize gösterdiğin duvarların ise sadece bir kalkandan ibaret " diyip aramızdaki boy farkından basını biraz eyip göz hizamda durdu " belki " dedim " "ama bu sorumun cevabı değil " tekrar güldü ve biraz daha yaklaştı bana elimi tutup kalbine koydu ve ve çok hızlı atıyordu başka birşey demeden ağzı beş karış açık kalmış beni bırakıp yürümeye başladı bi kaç adım sonra dönüp " ağzını kapat ufaklık " diyip arabasına binip gözden kayboldu ne yani benimi seviyordu yok canım dalga geçiyordu küçük bey . kafa yormayı sona bırakıp cebimden telefonumu çıkarıp tam ekini arıycakken geçen okulda karşılaştığım kas yığını tayfayı gördüm ve biraz önce karşıma çıkan  sessiz çığlığıda. Karşılarında yaklaşık 15 kişilik bi grup ellerinde sopalarla onlara bakıyordu. Kesinlike sıçmışlardı abicim ben neden hiç adil bi kavgaya denk gelmem avuç içimi alnıma koyup ofladım sessizce yanlarına yaklaşıp olan biteni anlamaya çalıştım ellerinde sopaları olan grubun başı olduğu adam konuştu önce " poyraz sana defalarca idilden uzak durmanı söyledim ama sen ne yaptın onunla bir de sevgili oldun o benim lan anlıyor musun benim " diye resmen kükrediğinde poşet plisss kız için kavga etmek nedir kardeşim ama o an poyraz diye seslendiği çocuğun arkasındaki kız dikkatimi çekti demek kavga senin için ha diye düşünürken kız konuştu " bora anla artik sevmiyorum seni rahat bırak bizi senin ki sevgi değil takıntı hadi git burdan" derken sesi korkmuş ve yalvarır gibiydi poyraz ve arkadaşları için endişeleniyordu anlaşılan " idil seni almadan hiç biryere gitmiyorum sence şansları var mı diyip arkasını gösterdi " haklı şansları yoktu onlardan kaçarken çarptığım ultra yakışıklı grup liderleri " poyraz idili al ve git " dedi çok sakin bi şekilde " abi saçma..." cümlesini bitirmeden " poyraz hadi " diye sert bi şekilde cevap verdi sakince onları izliyordum ve kesinlike bu çocuk deliydi hastanelik olacakalrdı en sonunda yaslandığım duvardan ayrılıp zorba sözde aşık çocuğa döndüm " bora sana tek bir seçenek sunuyorum arkandaki it sürüsünü topla ve burdan uzaklaş ve diyip poyraz ve idili gösterip onlardan uzak dur" diye ekledim herkesin  bakışları bana dönmüştü " sen kimsin kızım defol git şurdan" diyip tekrar ağzına açmasına fırsat vermeden " şimdi siktir olup gitmezsen zaten öğrenceksin" diyip sırıttım saçmalamayın 15 elinde demir sopalar tutuan gruba tek başıma dalicak halim yok hâlâ öylece dikilen gruba bakıp " peki demek gitmiyorsun dememin hemen ardından telefonumu çıkarıp pars abiyi aradım " alo pars abi dışarı gelsenize" " evet " "tamam" diyip telefonu kapattim 2 dk geçmeden bizim grup çıktı dışarı yaklaşık 10 kişilik iri yarı uzman boksör bi grup, pars abi yanıma gelip " sorun ne bakalım diyip kolunu omzuma attı o buranın en kıdemlisiydi beni çok severdi abim gibiydi " şu karşı grup adil bi dövüş yapmak istemiyor galiba bende  şartları eşitleyelim diye düşündüm " dediğimde " iyi yapmışsın ama gene adaletsiz oldu sanki bizim 4 ümüz bunlara yeter ama " diyip kahakha attı hâlâ bize mal mal bakan grup bi bok anlamamıştı " gidiyor musunuz ? " diye sorduğumda bora denilen çocuk yutkunarak " ha hayır " dedi bende " baya cesursun canım ya 3 kişi bize kafa tuttuğuna göre "  dedim " 3mü diyip arkasına baktığında yanında getirdiği adamların sadece toz bulutu vardı biz pars abiyle o çocuğun suratının haline bakıp kahkaha atarken diğer grup onlara neden yardım ettiğimi çözmeye çalışıyor gibiydi " saol pars abi " dediğimde "ne demek gece" diyip içeri geçtiler . Poyraz dedikleri çocuk " teşekkür ederim " dedi mahcup bi sesle tabi mahcup olurdu geçen beni kovalıyorlardı sonuçta " önemli değil " diyip idil denilen kıza döndüm " güzel seçim şu korkak tavuk yerine cidden senin için ne kadar aptallık olsada hastanelik olmayı göze olanı seçmişsin " diyip göz kırptım " biliyorum teşekkür ederim " dedi tatlı bi gülümsemeyle grup liderleri adın ne oğlum senin demek istesemde " niye yardım ettin" diye sordu rica ederim öküz demek istesemde " arkadaşların bilir diyip geçeni ima ederek kalleşe yiğitlik gösterilmez takıntı böyle kalleşleri görünce dayanamıyorum " diyip sırıttım geçen okulda benden dayak yiyen " özür dilerim saol " dedi. Bu tunç bebesini sevmiyordum benim arkadaşımı üzmüştü hemde o süs bebekelri için onları bilirdim iki gün sonra başkasının kucağınıza " süs bebeği koruyuculariyla muhattap olmuyorum " diyip onu eş geçtim . Bozulduğu belli olsada birşey demedi gruptan başka biri " saol cehennem meleği bakma sen bu salağa ya bende diyorum başka fıstıklar var bırak onu mesela fıstıklı baklavalar " diyip sanki şu an önünde gibi havaya aşkla baktı " veya cevizli" diyip onu taklit ederek aşkla havaya baktım " yürü evlenmeye gidiriyoruz " diyip güldü benim hareketim üstüne bende güldüm . Tam o sırada telefonum çaldı ekin arıyordu geç kalmıştım ve bi anne gibi söylenmesini dinlmemek için " hemen geliyorum nalet olsun sus " diyip telefonu yüzüne kapattim nee başka türlü susmazdı ki ben tam gidiyorken biraz önceki deli çocuk " ah gidiyor gönlümün  efendisi " diyip elini kalbine koydu bu haline kahkaha atarken " elveda cevizli baklavam" diyerek dudak büzdüm o da aynı şekilde karşılık verdim motororuma atlayıp gözden kayboldum .