Kara Gül

96 12 3
                                    

Merhaba bölümlerimin acayip kısa olduğunu biliyorum ama bundan sonra bölümler uzun ve daha akıcı gelicek . Asıl düzgün yazmaya yaz tatilinde başlıycam çünkü üniversite sınavına hazırlanıyorum . o zamana kadar da inşallah okuyucum artar . Yorumlarınızla bana destek olursanız sevinirim. Canım 2-3 ( napayım çok az kişiyiz ) okuyucularım sjhdjxjd 😘😘😘.

Gece

Deli ekin ve manyak kıvanç ile yaptığımız daha doğrusu kıvançın yapıp bize birşey bırakmadığı kahvaltının ardından evdeki iki obur için tatlı almaya çıkmıştım . Yolda ayağıma takılan taşı ilerleterek ben de ilerlerken biraz ileride bana doğru bakan birini fark ettim . Üstünde siyah kapşonlu ve siyah pantolonla " merhaba ben cool ve gizemli kişi " diyen bir tipe benziyordu iç sesim " aman bak bak güzele bakmak sevaptır " diyerek gizemli kişiyle iletişime geçmeye çalışırken hey ne var güzelim yalan mı söylesin canım iç sesim ;). Ben ise yoluma devam ediyordum .

10 dakikalık yürüyüş mesafesinin sonunda " götürmüşler " tatlıcısının önüne geldim çok değişik bir adı olduğunu biliyordum adamların soyadı buydu ama buranın baklavalarını götürürken de hep bu tabela aklıma gelmiyor deyildi hani :) . İçeriye girip şerbetci tontinim naber diyip neşeyle gülümsedim dedem gibi biri olmuştu dayimi müşterisiydim.

- Oo deli kız hoş geldin .

+ hoş buldum tontişim bana 1 kilo cevizli baklava ekin hanıma da 10 tane ekler uyuz beye de 2 kilo zıkkımın kökü . Diyerek büyük bir ciddiyetle sıraladığımda

- ahahaha deli kız zıkkım kökü kalmadı o arkadaşına çikolatalı pasta versem olmaz mı .

Dediğinde zıkkım kısmını sesli bir şekilde dile getirdiğimi anlamıştım . Üff şu içimden dedigimi zannedip dışardan söyleme huyumdan bir türlü kurtulamadım gitti neyse olmuşla ölmüş uyuz çare yok .

+ yok tontişim şimdi o uyuz çikolatalı alsam niye meyveli değil meyveli alsam niye çikolatalı değil der kesin sen bana karşık kurabiye kutusu hazırla dedim ve siparişleri beklemeye başladım.

Hazır olan siparişleri alıp tontişime hoşçakal diyerek dükkanın önüne kadar getirdiğimi taşı tekrar vurarak eve götürmek gibi amaçsız bir amaç edinerek ilerletmeye başladım . Tatlı almaya giderken gördüğüm siyahlı çocuk gene gözüme çarptı gene bana bakıyordu sapıkmıdır nedir diye düşünürken anlamanın bir yolu var diyerek yanımdaki duvara çıkıp oturdum . Yaklaşık 10 dakikadır oturuyordum ve o da 10 dakikadır beni izliyordu ben izliyorum diye mi izledi diyip emin olamadım . Duvardan inip yoluma devam ettiğimde o da aynı şekilde etti vay sapık vay demek sen beni takip ediyorsun . Yol boyu tekmeleyerek ilerlettiğim onca yol katettiğim yol arkadaşıma bakıp kusura bakma diyerek hızla vurup sapığın kafasına doğru uçurdum ve bingo tam isabet .

Çocuk kafasını tutarak ordan uzaklaştı eğer yanılmış olsaydım ne yapıyorsun sen diye olay çıkacağından emin olduğum için haksız yere kafa yarmadığıma sevindim. Beni kim niye takip ediyordu orasını bilmiyordum merak da etmiyordum ya ringde benzettiğim bir karaktersiz hırs yaptı boşluğumu arıyor ya da herhangi bi sapık da olabilir neyse ne diyerek apartmana girdim .

Eve girdiğimde yatan bir kıvanç ve mutfağı toplayan bir ekin vardı kıvanç uyuzluk yapacak kadar iyi ama yanlız kalamıycak kadar kötüydü yanına gidip hangi tatlıyı istediğini sorduğumda .

+ kurabiyeler neyli.
- karışık

Karışık dememin Üstüne kutuyu elimden çekip paylaşamam diyip yemeye başladı vallahi öküz insan bari 1 tane kakaolu verir . Ekin de eklerini aynı şekilde alıp yemeye başladı . Öyle mi sizi oburlar nah size baklava diyip bende baklavalari gömmeye başladım o sırada kapı çaldı gidip açtığımda kimse yoktu sadece bir "kara gül" vardı üstünde not falan yoktu notada gerek yoktu elime telefonu alıp tarihe baktım ve beynimden vurulmuşa döndüm ben ben nasıl unutmuştum ve bu kimdi ekinin bile bilmediği şeyi biliyordu.

Cehennem MeleğiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin