SIR

93 5 1
                                    

Ben umudumu her sabah daha iyi olacak diye kalkıp her gece daha beter yatarken kaybettim. Her yeni güne daha iyi olacağım diye uyanırken daha kötü olmasıyla kırıldım, dağıldım. Kime kanatlarımı açsam kıracakmış gibi hissediyorum. Kime gönlümü açsam çekip gidecekmiş gibi hissediyorum.

Ağladım. Canım çıkıncaya kadar ağladım. Artık gözlerim kapanmayıncaya kadar ağladım. İçimdeki bu sızı belki vicdandı. Ama bu vicdan sadece onda mı işlerdi ? Gözlerine bakamayışımın sebebi o muydu ? Beni anlayabilecek tek insanmış gibi hissediyordum. Uzun zamandan beri kalbime en iyi yaklaşan tek kişiydi. Ona doğru koşmak isterken aynı zamanda kaçmak istiyordum. 

Bir kaç gün geçmişti. Okulda onu görememiştim. Bir kaç gündür gördüğüm tek şey Mine nin nefret dolu bakışlarıydı. Sürekli karşıma çıkıyordu ve beni izliyordu. Akbabaların beklediği gibi beni yemek için ölmemi bekliyordu. Ben sadece onu görüyordum. Ama aslında herkes bana bakıyordu. Damgalanmış gibiydim. İlgi odağıydım. Fakat bu sefer nedeni oldukça utanç vericiydi. Eski sevgilisinin düşmanıyla berabermiş. Aman ne büyük olay. 

Normalde insanların ne düşündüklerini fazla umursamasam da bu şekilde konuşuluyor olmak hiç hoş değildi. Daha önce hiç bu kadar kötü anılmamıştım. Bunun tek sorumlusu ise oydu. Fakat ona yaptığım şey sanırım daha kötüydü. Bunun bilinceydim fakat içten içe yüzleşemiyordum.

O günden beri kendimi inanılmaz farklı hissediyordum. Düşüncelerimin içinde boğuluyordum. Kaçtıkça yakalanıyordum. Bu durum beni yıpratıyordu. Bir an önce kendime gelmeliydim.

Kapıyı açtığımda büyüyen gözleri karşımda gördüm. Genelde kapıyı kimseye açmazdım ama bugün şanslı günündeydi. Kuşkusuz bizim evi çok seviyordu ve her geldiğinde bu yüz ifadesiyle karşılaşıyordum.

" Dışarısı soğuk girmiyor musun ? " Pınar hala kapı eşiğinde duruyordu. 

" Ah kızım bu evi çok seviyorum." İçeriye girerken ilgiyle yine etrafa bakıyordu. Arkasında duran Anıl a göz kırptım. 

" Bende sizin evi seviyorum istersen yer değiştirebiliriz." Bana dönüp gülümsedi.

" Olur hemen !" Kapıyı kapattım. Ve tekrar gülümsedim. Bir kaç gündür nerdeyse hiç gülümsemediğimi hatırladım.

" Nereye geçmek istersiniz ? Bugün ev bizim." Annemler dün bir günlüğüne İzmir e gitmişlerdi. Annem gelmem için ısrar etse de neyse ki sınav haftam olduğu için bahane bulabilmiştim. Fakat onu tek gönderemediğim için Emine teyze de onlarla birlikte gitmişti. Hava değişikliği ona iyi gelebilirdi. Onun adına sevinmiştim tabi biraz da kendi adıma..

" Bahar olsaydı havuza atlardık." Bu fikrin Anıl dan çıktığına emin olmak için ona baktım. Havuz partisi tiplerinden biri asla değildi.

" Hep olmayacak şeyleri hayal edersin." Pınar yine lafını esirgemedi. O sırada salona geçip oturdular. Evde bugün herkesi göndermiştim. Yalnız kalmanın keyfini iyice çıkarmam gerekiyordu.

" Size harika bir yemek hazırladım." Konuyu kapatmak en iyisiydi. Mutfağa gittim. Dolaba koyduğum kolayı ve bardakları çıkardım. Yeni sipariş ettiğim pizzayı da alıp içeriye geçtim.

" Gerçekten yemek hazırladığını sanmıştım bir an." Anıl pizzayı görünce gülmeye başladı.

" Herkes Pınar gibi hamarat olamıyor." Elimdekileri orta sehpaya koyup oturdum. Acıkmıştım. Onlar gelene kadar zorla bekledim diyebilirim.

Pınar güldü. Ona iltifat etmemden hep hoşlanmıştı. " Dedikodu bir Oğuz sevgilisinden ayrıldı." Pizzasından bir ısırık aldıktan sonra bize baktı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 10, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

BEYAZ KAFESHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin