Yalancı

16.Bölüm

Odaya geldiğim gibi banyoya girdim.

Dans etmekten her tarafım yapış yapıştı.

Bugün mutlu olmam gerekiyordu.Çünkü sihan böyle bir günde kesinlikle bunu isterdi.

Hatta..şu an..hayatta olsaydı benden daha çok heyecanlanır hazirlanmama yardım ederdi.

Ama benim adım ji-hunaysa bende o katili bulmadan bu işin peşini bırakmam.

Polisler dahi hala bu lanet katili bulamadıysa ben nasıl bulacaktım onu bile bilmiyordum.

Ama sihan için değerdi.

Onun benim için yaptıklarının yanında az bile.

O kim bilir nasıl bir saçmalık ya da nasıl bir psikopat yüzünden ölmüştü.

Geri gelmesini istiyorum.

Lütfen...

Ağlamayacağım.

Banyodan çıktığım gibi saçlarımı tarayıp kuruttum ardından da elbisemi giyip makyaj masamda makyajımı yapmaya koyuldum.

Bugün ağır ve iddialı bir makyaj yapacaktım.

Çünküüüü...

Namjoonun ağzını açık bırakmak istiyordum.
(Piç smile bu kız böyle devam ederse akşamın sonunda neler olur bilmem.axsjnd)

Far paletimden siyah ve açık kahverengiyi kullanarak buğulu bir göz makyajı yaptım ve eyelinerimi çektim.

Gerçekten bir eyeliner bile insanı çok değiştiriyordu.

Ardından rimelimi gözüme sürdüm ve göz makyajim sona erdi.

Cildimde fondöten kullanacak kadar kusur olmadığı için kapatici ile göz altlarını ve renk esitsizliklerimi kapattım.

Son olarak da kırmızı mat rujumu sürdüm.

Tuvalete gidip saçlarımı düzlestirdim küpe ve bilekligimi takıp çiçek kokulu tatlı parfümümü sıktım.

Hazırdım.

Gerçekten güzel olmuştum.

Işte kendimi şimdi bir idol gibi ve namjoona layık görüyordum.

Zaman geldiğinde yurdun kapısına gittim ve dışarıya baktım.

Gelmişti.

Arabasından indiği gibi bana döndü ve ağzı açık kaldı.

Amacıma ulaştım.

Yanıma geldi ve beni sıkıca sarmaladı.

-ji-huna çok güzelsin.

-sende çok yakışıklısın ama ağzını kapatman gerekiyor.

-Böyle muhteşem olmaya devam edersen gecenin sonu nasıl biter bilmem.

-Avcunu yalarsın.

- Ben istediğimi alırım ji-huna...

-Bende istediğimi yaparım namjoon...

Bana sırıtırken bende kolumu omzuna sürerek arabaya bindim.

Ardından Namjoonda geldi ve arabaya bindi.

Beni nereye götürüyordu bilmiyorum ama bir sitenin içindeydik.

Bir eve mi gidecektik?

Onun evine mi gidecektik?

Ne yani?

Ne yapacaktık orda?

Tövbe!

Haram!