Düşünme!

84 6 0
                                    

Kulaklığı kulağıma takıp bulduğum en gürültülü şarkıyı açtım.Koltuğa kendimi atıp, gözlerimi tavana diktim .Kulaklarım bangır bangır çalan müzikle dolmasına rahmen aklım dün yaşadığım olayları kurcalıyordu. Ses düşüncelerimi bir gram etki etmiyordu.

Ben dün olan hiçbirşeyi düşünmek istemiyordum.Orda her ne olduysa kimse bana inanmazdı.''İnsan yiyen bir ayı tarafından yakalandım şansım yaver gittide biranda mutasyonla bir insana dönüştü mü diyecektim?Anlıma ya deli damgası yapıştırırlardı yada direk tımar haneye yatırırlardı.Dışarıdan bakıldığında böyle bir durumun getireceği sonuçlardı bunlar.Ben bu sonuçlara katlanıcak biri değildim,ama içimde tutmakta istemiyordum.

Alper'e anlatmak istiyordum veya anneme ama bu küçük köyde kulaktan kulağa tüm herkese bir günde yayılır herkes bana deli gözüyle bakardı-ki ben bile aklımın bana oyunlar oynadığından şüphelenirken-Hayır! kimseye anlatamazdım.Kimseye güvenemezdim.Anneme bile dün her ne yaşanmışsa geçmişte kalmılştıI. Evet dünde kaldı  ve ben bu gündeyim.Unutabilirim bunu yapabilirdim.Monoton hayatıma geri dönüp hiç birşey yaşamamış gibi önüme bakabilirim  Bir daha ormana gitmez villanın kenarına geçmessem hatırlamazdım bile tek yapmam gereken düşünmemek

 ''Düşünme! 'Düşünme! Düşünme! '' hatta belki şimdi biraz uyumaktı.Gözlerimi kapatmamla aynın gözlerinin gözlerimin önüne gelmesi bir oldu. Kocaman koyu kahverengi iki çift göz bileklerimi tutan patilerin yerine alan insan eline bırakan an dönüşümün başladı o kısacık anı saniye saniye tekrar yaşıyorken.Gözlerimi korkuyla açtım.

Elimle bileklerimi ovuşturdum bileklerim acısını hissediyordum.Ayağa kalkarken göz ucuyla saate baktım 15.40ı gösteriyordu.Uyuya kalmıştım.Odama girdiğimde soğuk hava yüzüme hücum etti.Bu biraz da olsa uyanmama yardım etmişti.Pencereyi kapatırken.Karşımda duran büyük ormana baktım.Reflex olarak bileklerime giden elime baktım morlukların üstünde acısını dindirmek için avuşturuyordu.Unutamıyacaktım.Hergün penceremden görünen bu büyük ormanı gördüğüm sürece bunu asla unutamazdım.Tabi koca ormanı ateşe vermek dışında ve bunu asla yapmazdım.Belki burdan taşınmaya annemi ikna etsem.Bileklerime baktım morluklar birgün geçerdi ya aklımda kalan ve dolduramadığım sorularımın cevapları ne olacaktı.Onlar da bizle beraber BEN'le beraber gelmiyecekmiydi.

 Montumu giydim,atkımı taktım şapkam etrafta yoktu.Onu arayacak vaktimde yoktu zaten hemen evden çıktım.Sorularımın cevaplarını verecek yere ormana baktım kararlı bir şekilde ilerliyordum.Bugün o sorulara teker teker yanıt bulacaktım.

Yalancı ÇobanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin