Kapıyı açtığımda karşımda Savaş vardı. Beni kolumdan tutup hiç de nazik olmayan bir şekilde
"Yürü gidiyoruz" dedi. Ben de hızla
"Ya bırak kolumu nereye gidiyoruz ben gelmiyorum" dedim. Savaş birden beni sırtına aldı. Ben de
"Kapıyı da kapat" deyip güldüm. Araba da benden çekeceği vardı. Evin kapısını çekip beni koltuğa attı. Ben de
"Oha yavaş be öküz eşya mıyım ben? Kibarlığından gözlerim yaşardı" dediğimde kapımı kapatıp kendi koltuğuna oturup arabayı çalıştırdı. Ben de
"Eee nereye gidiyoruz Öküz Bey, can tehlikem var mı ? , Ne için gidiyoruz ? , Niye beni götürüyorsun ?" dediğimde arabayı aniden frenleyince kafamı çarpmaktan son anda kurtuldum. Ben de
"Yavaş olsana be öküz" dedim. Savaş sinirlenmiş olacak ki
"Yol boyunca susmazsan emin ol ben seni farklı yollardan susturmasını bilirim" deyip tekrar arabayı sürmeye devam etti.
Ne olacak işini anca tehditlerle hallediyor. Sessiz bir yolculuğun ardından beni orman gibi bir yere getirdi.
Etraf yemyeşildi. Herhalde doğum günümde ölen insan olarak tarihe geçecektim. Hızla lafa atlayarak
" B-beni öl-öldürmeyeceksin değil mi ? " dedim titreyen sesimle. Savaş da gülümseyerek
"Biraz daha konuşursan neden olmasın ?" dediğinde arabadan inip hızla ormanın ana caddesine doğru koşmaya başladım.
Beş dakikanın sonunda Savaş gene beni sırtına almıştı bense
"Ya bırak imdaaaat!! Adam öldürüyorlar. İmdaaaaaat!!!" dediğimde Savaş beni yere bırakarak
"Ya kızım öldürmeyeceğim birşey göstereceğim o kadar"
"Ceset mi gösterceksin?"
"Hayır yürü şimdi" deyip beni ormanın içine sürükledi.
Cidden ormanda ne gösterebilirdi ki Allah aşkına. Çok güzel süslenmiş bir yere geldik. Sonrasında bir andan herkez ayağa kalkıp
"SÜPRİZZZ" diye bağırdılar. Annem,babam,Bora,Melisa,Damla Semih,Uzay,Emre,Baran ve Tunç.
Ve diğer okul arkadaşlarım. Doğum günümü unutmamışlardı. Sevinçten hızla Savaş'a sarıldım.
İlk başta şaşırsa da sonra sarılışama karşılık vermişti. Savaş'tan ayrıldıktan sonra pasta üfleyip kestik.
Arkadaşlarla takıldıktan sonra hava kararmıştı ama organize edilen renkli lambalar yanmıştı.
Bir iki saat daha kaldıktan sonra eve gitmiştik. Bütün hediyeleri orada açmıştım ama Savaş hediyesini evde açmamı söylemişti. Hediyesi zaten evimde odamdaymış.
Eve girince koşarak odama çıktım. Odamda en benim boyumda kurdaleli bir kutu vardı. Hızla kutuyu açtığımda şok olmuştum. Bu bir ayıydı. Ama kendisini getirse daha kârlı olurdu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Eylül'ün ayısı ☝☝
Ayıcığın ortasına oturup selfie yapıp instagrama koydum. Savaş'ı da etiketledim. Bir tane dil çıkarıp selfie yapıp Savaş'a attım. Hahahha çok komik çıkmıştım.
Uykum geldiğinde ayıcıkla uyudum.
Sabah yüzumü birinin yalamasıyla uyandım. Rex'i alıp "Sen beni çok mu özledim birtanem" dedim.
Yüzümü yalayarak cevap vermişti. Rex'i yerine koyup odayı topladım. Sonrasında rutin işlerimi halldip dolabımdan kot ve tişort çıkarıp giyindim.
Saçlarıma da şekil verip hafif bir makyaj yaptım. Ayakkabı olarak beyaz sporlarımı giydim. Ve hazırdım.
Aşağı inip kahvaltı yaptım. Sonrası Bora ile okula gittik. Sınıfa geçip yerime oturdum.
Dersteyken nöbetçi gelip duyuru yaptı. 2 gün sonra yâni cumartesi günü balo varmış. Ne güzel...
Bir de ne giyeceğim kıyafeti var. Sınıfa göz gezdirdiğimde Savaş ile göz göze geldim.
Sonrasında sınıfın kapısı açılınca gördüğüm kişiyle şok oldum. Çünkü gelen eski sevgilim Mert idi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Eylül'ün eski sevgilisi Mert ☝☝
Merhaba sevgili okuyucularım sizce kimle kim olacak ?? Veya kiminle kimin olmasını isterdiniz ?? Yorum yapalım....
