Kurtkan

"Çok uzakta değiller. Biraz daha hızlı olursak 1 dakikaya varabiliriz. Şimdi, bu taraftan!" Ally'nin söylediği yöne doğru koşmaya başladım. Ormandaydık, koşuyorduk, hava karanlıktı, çok karanlıktı, normal bir insanın etrafı göremeyeceği kadar zifiri karanlıktı.
"Dur!" Ally'nin sesiyle durdum. Kokuya yoğunlaşıyordu. Gözlerini kapatmış ve güçlü bir şekilde konsantre olmaya çalışıyordu.
"Burada olmalıydı! Alexa bir şey var. Kokuya göre burada olmalılardı." Ağzımdan fısıltı halinde çıkan şey "Tuzak..." oldu ve göz açıp kapayıncaya kadar etrafımızı saranları farkettim.
"S*ktir!" Ally ilk defa bu kadar endişeli görünüyordu.
"Tabana kuvvet!" Diye bağırmamla önce bana sonra yöneldiğim yöne bakıp koşmaya başlaması bir oldu. Arkamızdaki grup da koşuyor muydu, tekrar etrafımızı saracaklar mıydı, takip edecekler miydi bilmiyordum ama arkaya bakmayı denemedim bile.
Ormandan çıkıp hızlıca mahzene koştuk. Saniyede ne kadar hız yapıyorduk? Bir yarış arabasından daha hızlı?
Ally daha önce mahzeni görmemişti. Ona güvenmediğimden değil ihtiyaç duymadığımdan mahzenin yerini göstermemiştim. Şehir mezarlığına ilerliyordum. Kalp atışını hissettiğime göre Ally'nin de arkamdan geldiğini anlayabiliyordum. Sık sık gördüğüm o mezar taşının başına gelince durdum. İki elimle taşa dokundum, gözlerimi kapattım, gerekli kelimeleri sıraladıktan sora ellerimi çektim ve gözlerimi araladım. Tabutun olduğu yer yavaş yavaş açılarak içeride merdiven oluşmasını sağladı. Hızlıca basamakları indim. Ally hala arkamdan geliyordu. Biz girince gerekli bir kaç kelime daha söyleyerek mahzen kapısının kapanmasını sağladım.
"Eve neden gitmedik? Yada herhangi bir yere?"
"Ev çok bilindik, gidebilecek çok seçenek yoktu. Ve burası bizim için güvenli. Mahzenin..." sözümü yarıda keserek
"Mahzenin sihri koruduğu için. Evet, biliyorum." Devam etti.
"Amaçları neydi peki? Jeremy'yi kaçırıp ne yaptılar? Onu çok merak ediyorum. Peki ya bize ne yapacaklardı? Bence buraya gelmek bir hataydı."
Bakışlarımı gezdirdiğim kutudan Ally'e çevirdim.
"Etrafımızı saran bir grup ve hatta ne kadar hızlı kaçabileceğimizi bilen bir grup... Sence de saçma değil mi? Bir anda kaçmana izin verirler mi, kaçabilir misin sanıyorsun sanki? Bunun içinde başka bir iş olmalı!" Derin bir nefes alıp devam etti.
"Mahzene geleceğini biliyor olabilirler miydi?" İşte bu ihtimal çok kötü olurdu. Düşününce Ally'nin dedikleri mantıklı geliyordu ve eğer haklıysa mahzenin sihrini kırıp bize saldırmamaları için tek sebep duyup duymadıklarından emin olamadığım şifreydi. Mahzenden ayrılıp başka bir mahzen aramak hem uğraş gerektirirdi hem de zaten neredeyse imkansızdı. Başka bir mahzen aramak?! Gerçekten de imkansız gibiydi.
"Bunu bu gece burada kalarak öğreneceğiz."
Ally hala endişeliydi ama yapacak başka bir şeyimiz yoktu. O kırmızı gözler şifreyi duymuş olamazlardı, yani umarım.