-Şey.. siz Tolga'yla sevgili misiniz? Çakma sevgilim demiştin de
-Hmm bu soru çok güzel şimdi...
Şimdi biz Tolgayla bu olaylar da dahil 1-1 buçuk haftadır falan tanışıyoruz. Okulumuza,sinifimiza yeni geldi. Aynı zamanda sıra arkadaşım ve bide aynı apartmanda hatta karşılıklı dairelerde oturuyoruz. Onu ilk gördüğüm andan beri ona karşı farklı şeyler hissediyorum. O bunu bilmiyo ama. O benim aşık olduğum ilk ve tek insan. Haa çakma sevgili meselesi de bi oyun. Ahh lanet olsun bu saçma şey yüzünden oldu herşey. Ama düşününce bu olanlar olmasa herşey için geç kalınmış olabilirdi. Bilmiyorum kafam çok karışık. Kendimi suçluyorum. Ama mantıklı düşününce... Uff neyse tamam. Ee sen anlat sizin hikayeniz nasıl?
-Bizzz.. Alperen'le lisede tanıştık.
-Bi dakka lafını boluyorum ama siz kaç yasindasiniz?
-Ben 18. Lise son. Alperen 19. Üniversiteye başlayacak.
-Hmm tmm devam et hadi.
-Lisenin ilk yılı. Yani benim için öyle. O ikinci sınıfta. Onu görür görmez etkilendim ondan. Yeşil gözleri bembeyaz teni fazla cekiciydi. Onla tanışıp arkadaş olabilmek için baya uğraştım. Sonunda arkadaş olmuştuk. Onu sevdiğimi ona hiç belli etmiyodum. Beraber takılıyoduk bazen. Bi yıl o şekilde geçti. Ben ikinci sınıf o üç olmuştu. Eskisi gibi değildik. Yeni bi kızla takılıyodu. Beni arada sırada takiyodu. Sadece merhaba merhaba olmuştuk. Bu beni çok uzuyodu. Geçmişi düşününce bi burukluk yaşıyodum. Ilk sene onun da beni sevdiğini düşünmeye başlamıştım hatta. Bunu farketmedigim için kendime kızıyodum. Bi gün o takıldığı kızla problem yaşadı ve yanında ben vardım. Zor zamanlarında yanında hep ben olurdum mutluyken başkaları. Bu ikinci sınıfa geçince böyle olmuştu. O gün çok sinirliydi. Üzgün olduğunu sanmıyorum. O sinirle bana sıkıca sarıldı. Teşekkür etti. Tabi ben o ara kalp krizinden gidiyodum. Sonra sen bana huzur veriyosun keşke hep yanımda olsan dedi. Şoka girmiştim ne diyeceğimi bilmiyodum. Sen iste her zaman olurum dedim ve o gün bugündür beraberiz.
-Güzelmiş inşallah hiç ayrilmazsiniz.
-İnşallah.
Doktorlar Tolga'nın odasına doğru geliyolardi. Ne oldu ki? Kötü bişey yoktur inşallah. Stres olmuştum. Endişe. Korku. Üzüntü. Hepsi birbirine karışmıştı. Sanırım İrem bunu farketmisti ki ellerimi sıkıca tutuyodu.
-Doktor bey bişey mi var?
-Tolga beyi uyandircaz. Uyanma vakti geldi artık.
-Uyan mı dırcaksınız?
O nasıl tepkiydi kız. Bi dakka yaa uyancak. Benim onu sevdiğimi de öğrencek. Kemoterapiye basliycaklar. Iyilesecek :) Yüzümde anlamsız,şaşırmış, sevinmis ama bi o kadar buruk bi gülüş oluşmuştu. Doktorun peşinden bende girdim odaya. Tolga'yi uyandırıyolardı. Bende annemi aramış haber vermiştim uyandığını. Tolga yavaş yavaş gözlerini açıyodu. O yeşilin en güzel tonu olan gözlerini özlemiştim. Yüzünden hiç eksik olmasını istemediğim gülüşünü. Yüzünü,gözünü... herşeyini özlemiştim... O uykudan uyanirken bile yüzünde tebessumu eksik değildi. Nasıl bi insandı? Beni bu kadar etkilemeyi nasıl başardı? Neden bu kadar mükemmel? O da beni seviyo mu? Ve en önemlisi iyilesecek mi?
-Günaydın yakışıklı.
-Günaydın doktor bey.
-Kendini nasıl hissediyosun? İyi misin?
-İyiyim iyiyim sağolun.
-Bak yakışıklı bu kızın değerini bilmselisin. Sana deli gibi aşık. Senin için herseyi yapabilir.
-???
Oha ama. Oha. Ben bu doktorun dilini keserim. Sen ne diye benim ona aşık olduğumu söylersin? Kim dedi sana söyle diye?? Lanet herif!!
-Ahahah :) Haklısınız evet doktor bey. Diyecek başka lafınız yada yapacak başka biseyiniz yoksa çıkın isterseniz?
-Mm.. Tamam. Yakışıklı kemoterapiye basliycaz,uykudan yeni uyandın kendini biraz toparla. Kendine dikkat et.
Ahh sonunda luzumsuzluk abidesi adam siktirip gidebildi. Tolga'ya bakamıyorum utanıyorum. Nasıl diyecem ben ona?
-Ebrar doktor ne sacmaladi?
-Mmm... Se.. Şey...
-Ney?
-Seni seviyo olabilirim.
Ona nasıl bişey acaba Ebrar? Allah seni top etmesin. Sen nasıl bişey oldun böyle?? Naptilar canım sana?? Kendinde değilsin sen herhalde??
-Ahahahah Ebrar yaaa Allahım hiç gulecegim yoktu ahahhaha.
-Ciddiyim.
Tolga'nin gülüşü yüzünde solmustu. İyi bok yedin Ebrar. Aferin sana. Çok harika.
-Ciddi misin?
-Hiç olmadığım kadar.
-Ahahahah ha ha.
-Ne gülüyosun be?
-Şoka girdim sanırım.
-Çok mu şaşırtıcı?
-Yanii..
-Nesi şaşırtıcı? Ben insan değil miyim? Duygularım yok mu?
-Öyle değil. Yaniii... Hep senin beni sevebilmeni istedim ben. Seni seviyo muydum bilmiyorum ama senin ilkin,ilk ve tek sevdiğin adam olmayı istemiştim. Şuan ne yapacağımı bilmiyorum. Ama çok mutluyum.
-Ciddi misin?
Kafasını sallayıp kollarını açmıştı. Koşup kollarına atlamistim. Yani oturan bi insanın kollarına nasıl atlanirsa öyle işte. Konuşmadan birbirimize sariliyoduk. Sonra kafamı kaldırıp Tolga'nin yüzüne baktım. Gayet mutluydu. Bu beni daha da mutlu ediyodu. Tolga'nin kollarından ayrılıp sandelyeye oturdum.
-Ebrar çok mu endiselendin?
-Soru mu bu? Ölüyodum. Senle beraber bende kanser ol..
-Sus sus deme öyle.
-Tolga neden sakladın? Neden erkenden tedavi olmadın?
-Kimsenin benim için uzulmesini,bana acımasını istemedim. Tedaviye dee.. kemoterapi yüzünden.. saçlarım dokulcekti bu yüzden istemedim.
-İyi bo.. halt yedin aferin sana. Bak şimdi kimse üzülmüyo demi? Kendi başına ölüp gidecegini mi düşünmüştün? Gerçekten böyle mi? Peki saçlarına kiyamadin şimdi? Belki kemoterapi bile yetmiycek? İyi oldu mu? Sen isteseydin ben her halukarda yanında olurdum. Seni sacsiz da severdim. Yada beni boşver bunu herkes böyle yapardı.
-Haklısın. :(
-Haklısın ne haklısın? Senin için ne kadar endislendigimizi kaç gündür kendimizi helak ettiğimizi annenin babanın benim herkesin perişan olduğunu biliyo musun? Senle beraber biz de... Uff neyse tamam. Biz önemli değiliz. Sen iyi ol. Şuan için önemli olan tek şey bu.
-Ebrar... Sen müthiş birisin. Çok güclüsün. Sertsin. Dayanıklısin. İnsanın senin gibi bi.. bi..
-Arkadaşı? Dostu? Sevgilisi?
-Herşeyi olması müthiş bişey.
-Demek herşey haa :) Uzat kafanı öpücem bi tane. Özledim...
-Hadi gel öp yaramaz kız seni. :)
Tam yanağına yumuşak güzel bi öpücük kondururken kapı açıldı. Fena yakalandık!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bu Ben Olamam
RomanceAşırı rockçı, asosyal, hayattan kopmuş bir kız... Büyük bir aşk... Bu aşk için atlatılan zorluklar. Ebrar: Hayatımda ilk kez aşık oluyorum. Onu delicesine seviyorum. Ona bişey olmasını istemiyorum. Sadece benim olsun sadece benle olsun istiyorum. T...