Kalbe Nişan Al : ATEŞ ★ JiKook

28. Bölüm : SARHOŞ

Arka koltukta zil zurna sarhoş olmuş Taehyung ile birlikte oturmaktan kesinlikle zevk almıyordum.

Özellikle beni öpmeyi çalışıp durması sinirlerimi tamamen bozmuştu.

- Jungkook yat benimle !

Arabanın birden hızlanmasıyla Jimin'in sinirlerinin de normal bir seviyede olmadığını anlamam mümkündü.

- Seni öpmeyi çalıştığını görmem yetmiyormuş gibi bir de bu tür şeyleri duymak istemiyorum Jungkook.

- Ne yapabilirim Jimin ? Sarhoş işte !

- Ağzını bantlarsak hem faaliyetinden hem de dilinden kurtuluruz. Torpido gözünde bir tane vardı sanırım.

Tek eliyle direksiyonu tutarken diğerini az öncesinde oturduğum koltuğun önüne attı.

- Saçmalama Jimin !

- Bu en iyi çözüm bence.

Diyerek dikiz aynasından bana bakmasıyla Taehyung bedenimin üzerinden kendisini çekip yarı açık gözleriyle bana baktı.

- Jimin ile kaç kez yattın ?

Donup kalmamın ardından bilincinin kendisinde olup olmadığına dair şüphelerim başlamıştı.

En azından ayıldığında bu konuşmaları hatırlamayacak olsa bile önceki düşünceleri arasında bulunduğu belliydi.

- Bu nereden çıktı Taehyung ?

İşaret parmağını önce bana sonra da ön koltuktaki Jimin'e doğrultup :

- Sizin yüzünüzden akli dengem bozuldu.

Başının ağırlığını daha fazla tutamadığından kendisini gerisine yaslayıp başını arkaya yatırdı.

Birkaç saniye sonra mırıldanarak uyuduğunu anladığımda öndeki iki koltuğun ortadaki yaklaşık kenarlarına dirseklerimi koyarak kafamı öne uzattım.

- Ne yapacağız Jimin ?

- Uyandığında bunları hatırlamayacak. Endişelenmene gerek yok.

- Bizim yatmış olduğumuz fikri aklında dönüyor olmalı. Sarhoşken bunu diyebildiğine göre ayık olduğu zamanda gerçekten kafa yormuş.

- Onu ikna etmenin bir yolu yok Jungkook. Söyleyelim ve ne olacaksa olsun diyorum.

- Onun yapabileceklerinden korkuyorum. Bize değilse de kendine zarar verebilir.

- Benden daha fazla umursuyorsun onu.

- Bunu yapması gereken normalde sensin. Yıllardır sürdürdüğünüz bir arkadaşlığınız var sonuçta. Neden sen de umursamayı denemiyorsun ?

Bileğimden tutulduğumu fark ettiğimde arkaya çekilmiştim.

Kollarını boynuma dolamasıyla başını göğsüme yerleştirdi ve uyumaya devam etti.

- Bu kadar yeter !

Sertçe arabayı durduran Jimin dolanıp bulunduğum tarafın kapısını açtı.

- Ne yapıyorsun ? Zaten az kalmıştı polis evine.

- Dayanamıyorum. İn ! Sen kullanacaksın.

Elimden tutarak beni dışarıya çekiştirdiğinde Taehyung'un arka koltuğa yayıldığını görmüştüm.

Başımı tekrar Jimin'e çevirdiğimde dudaklarını benimkilerle birleştirdi ve tutku dolu bir öpücük aldı.

- Duyacak.