Alevleri görmem yetmezmiş gibi çığlık çığlığa kaçışan insanları da duymak beni yerime sabitlemişti.
Gözümden akmak üzere olan yaşlarımı tutmayı çalışmama rağmen bu pek de mümkün olamayacak gibiydi.
Maçtakiler benim yüzümden zarar görmüştü.
Gözüm Taehyung'a iliştiğinde onun da beni izlediğini gördüm.
Az önce onun yanından koşarak Jimin'e gelmiştim.
İnsanları kurtaracağımı düşünerek...
Jimin elimi tuttu ve kapının tam tersi yönde koşmaya başladı.
- Gidelim buradan.
Hızına ayak uydurmak zorundaydım. Bırakmaya niyeti yok gibiydi çünkü.
Arka kapıdan çıkıp kendi arabasına bindiğimizde ellerimle gözlerimin üzerine bastırdım.
Şoför koltuğuna yerleşip arabayı çalıştırdığında kendimi daha da kötü hissetmiştim.
- Jimin , yardım çağırmalıyız.
- Diğer polisler halleder. Seni oraya götürmeyeceğim.
Hızlanıp stadyumun sokağından çıktı ve polis evinin yoluna girdi.
- Rahat edip uyuyabileceğimi sanmıyorum Jimin. Beni karakola götür.
- Hayır ! Kendini suçlaman için fırsat vermeyeceğim sana. Doğru olanı yaptın. Önemli olan da bu.
Radyonun düğmesine basıp çalıştırdı.
"Bir son dakika haberi ile yayına ara veriyoruz. Maçın ertelenmesi için verilen bomba ihbarı bütün stadyumu sokaklara boşaltırken patlamanın eşiğine sürülen insanlar her şeyden habersizdi."
Devamını dinlemeden bir sonraki frekansa çevirmişti.
"Evet , yanlış duymadınız. Patlama stadyumun karşısındaki dakikalar önce yangın ihbarı yapıldığı için boşaltılan apartmanda gerçekleşti ve hiç can kaybı olmadı."
- Ne ?
Bilinçsizce sorduğum sorunun ardından Jimin ile birbirimize baktık.
- Patlamada kimse ölmemiş mi yani ?
Düşünceli ifademle titreyen telefonumu cebimden çıkardım.
- Amacın neydi Namjoon ?
Kahkahasının ardından konuşmaya başladı.
- İnsanları öldürmekten çok seninle uğraşmayı sevdiğimi anlamış olmalıydın.
- Bir daha bana paket göndermeni istemiyorum. Anladın mı ?
- Ama eğlencesi olmaz ki o zaman. Mesela yarın sana annen dizüstü bilgisayarını gönderecek değil mi ? Kutunun içerisini incelesen iyi olur.
- Bunu nereden biliyorsun ?
- Yapabileceğim her şeyi tahmin edebilen tek kişi olmana rağmen telefonlarını dinletebileceğimi nasıl düşünemedin ?
Jimin kenara çekti ve telefonu elimden alıp dışarıya çıktı.
Gece olduğundan dolayı sokaklar boştu. Binaların arasından hızlı manevralar yaparak görüş açımdan çıktı.
Kimsenin ölmemiş olduğunu tekrar aklımdan geçirirken derince aldığım nefesi yavaş yavaş dışarı verdim.
Başımı arkama yaslamıştım bile.
Birkaç dakika sonra kapının açılmasıyla kapatıp dinlendirdiğim gözlerimi aralayarak Jimin'e döndüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalbe Nişan Al : ATEŞ ★ JiKook
FanfictionYeni bir asayişe atanan Jungkook; ekip amiri olan Jimin ile bir türlü yıldızını barıştıramıyordur. Peki bunun için çok mu uğraşıyor? Pek sayılmaz! Yanında her daim duran birisi varken Jimin'le arasının iyi olması pek de önemli değil. Kim Taehyung...