KANLI VAKALAR KOLEKSİYONU

SON OYUN

Saat 08:30 İzmir Emniyet Müdürlüğü
Vukuatsız bir gece nöbetinden sonra eve gidip uyumak için dakikaları sayıyordum. Aslı merakla sordu.
-İlk defa bir gece nöbetini olaysız kapatıyoruz galiba Komiserim, nöbetten sonra ne yapacaksınız?
Aslı öyle deyince istemsiz olarak saatime baktım.
-Ooo saat sekiz buçuk olmuş, vukuatsız da olsa gece boyunca ayaktaydım Aslı, eve gidip uyuyacağım, eskisi kadar genç değilim Aslı yaşım otuz oldu.
-Ah yirmi dört yaş enerjisi, ben buradan çıkınca sinemaya gideceğim, harika bir polisiye gelmiş.
-Bizim hayatımız Polisiye Aslı başka bir filme git bari.
O sırada telsiz cızırdadı Merkez altmış iki otuz merkez altmış iki otuz.
-Al sana vukuatsız nöbet şomağızlı, Altmış iki otuz dinlemede
Buca gölet kıyısında elli yaşlarında erkek cesedi.
Yirmi dakika sonra olay yerine geldik.
-Kolay gelsin arkadaşlar.
-Sağolun Komiserim. El bileklerinde izler var, muhtemelen bağlamışlar başında darp izi var.
-Kimlik çıktı mı?
-Maalesef Komiserim.
-İşkence etmiş olabilirler mi?
-Bariz işkence izine rastlamadık Komiserim.
O sırada yanıma Aslı geldi.
-Ne buldun?
- Kan izi var ayrıca on metre ileride lastik izi var.
-Arabayla getirip buraya taşımış olmalı.
-Sürüklemiş demek daha doğru. Adamı başka yerde öldürmüş olmalı.
-Lastik izlerini aldınız mı?
-Yağmurdan dolayı bozulmuş ama aldık.
-Ya ayakkabı izlerini aldınız mı?
-Onlarda durum daha kötü Komiserim.
-Cesedi kim bulmuş?
-Göle balık tutmaya gelen bir balıkçı ve arkadaşı
-Aslı sen balıkçıyla konuş bende arkadaşıyla konuşayım.
-Ben Komiser muavini Aslı olay nasıl oldu anlatır mısınız?
-Arkadaşla birlikte balık tutmaya gelmiştik, dönerken cesedi gördük polisi aradık.
Dönerken Aslı'nın yüzüne baktım, allak bullaktı, cinayeti resmen yaşıyordu.
-Ben bu polisliğe alışamayacağım Komiserim.
-Daha gençsin Aslı alışırsın.
Saat 09:40 İzmir Emniyet Müdürlüğü (Cinayetten bir saat on dakika sonra)

-Ne tuhaf olay boğuşma izi yok, işkence izi yok,

-Ama elleri bağlanmış Komiserim.

-Kaçırılmış olabilir.

-Yada bir şey öğrenmeye çalıştılar.

O sırada Leyla geldi.

-Maktülün kimliğini tespit ettik Komiserim, Halit Uğurlu.

-Sağol Leyla, Serdar araştır bakalım kimmiş bu Halit.

Serdar her zamanki hızıyla iki dakikada kimliği buldu.

- Buldum Halit Uğurlu, elli üç yaşında Plastik cerrah Özel Uğur Hastanesinin küçük ortağı, büyük ortak ağabeyi Profesör Doktor Evren Uğurlu elli sekiz yaşında Kardiyolog.

Şok olmuştum, güçlükle konuştum.

-P Profesör Doktor Evren Uğurlu mu dedin?

-Evet Komiserim neden?

-Hakikaten Komiserim yüzünüz allak bullak oldu.

Bir bardak su içip kendime geldikten sonra konuştum.

-Evren Uğurlu'yla ilk karşılaşmamız bundan altı yıl önceydi, ben o zamanlar aynı senin gibi yirmi dörtyaşında bir Komiser muaviniydim Annemi ameliyat etti bu Evren, anacığımın kalbi çok zayıftı dayanamadı Leman sultan öldü ama ben iyi bir polisim,şimdi gidip Evren Uğurlu'yla konuşalım.
Yirmi yedi dakika sonra Evren'in evindeydik. Kapıyı orta boylu, uzun kahverengi saçlı,ela gözlü esmer güzeli bir hizmetçi açtı. Bizi gayet zevkli döşenmiş bir salona aldı. Profesör Evren Uğurlu hiç değişmemişti.
Hizmetçi"Beyefendi polisler geldi, Halit beyle ilgiliymiş"dedi.
Evren huzursuz bir şekilde yanındaki kadının yüzüne baktı.
-Evren bey ben Cinayet masasından Komiser Bartu Aslan,Bu sabah kardeşiniz Doktor Halit Uğurlu'nun cesedini bulduk, başınız sağolsun. Evren Uğurlu'nun mavi gözleri doldu. Yanındaki kadına öfkeyle döndü.
-Ben sana Polise gidelim demiştim. Kardeşim öldü mutlu musun?
Evren kadının üzerine yürüyünce Aslı müdahale Edip kadını götürerek kavgayı önledi. Kadının kalktığı koltuğa oturdum.
-Evren bey senin yüzünden derken ne demek istediniz?
-Halit iki gün önce balık tutmaya gitti bir daha gelmedi.
-Neden kayıp ihbarında bulunmadınız?
- Gülizar istemedi, koskoca adam yalnız kalmak istemiş olabilirmiş.
O sırada Aslı Gülizar'la konuşuyordu.
-Evren beyin kayıp ihbarında bulunmasını niçin engellediniz?
-Halit koskoca adam yalnız kalmak istemiş olabilir gerek görmedim.
-Yani hiçbir şey yapmadınız mı?
-Yapmaz olur muyum? Eski arkadaşlardan yardım istedim. Emekli polis olduğum için çevrem geniş Emekli Polisler derneği üyesiyim.
-Kendi  iş yapacağınıza polise kayıp ihbarı yapsaydınız ya.
Bu arada ben Evren Uğurlu ile konuşmaya devam ediyordum.
-Halit beyin kaybolduğunu başka bilen var mı?
-Evet
-Üniversitenin muhasebecisi Abdullah,kaçırılma ihtimaline karşı söylemiştim.
-Soyadı ne Abdullah'ın?
-Özdil, evet Özdil.
Oradan çıkınca Aslı'ya "Gülizar'ın telefon kayıtlarını istiyorum"dedim.
-Emredersiniz Komiserim.
Merkeze döndüğümüzde Serdar Gülizar'ın telefon kayıtlarını çıkardı,
-Komiserim.
-Gel Serdar.
-Gülizar Karakurt'un sıklıkla konuştuğu bir numara var.
-Kimmiş o?
-Vahdet Kaçar yetmiş iki yaşında EPOLDER(Emekli Polisler derneği) başkanı eski Bilişim şube müdürü.
-Ben Kenan müdürü bilgilendireyim.
-Müdürüm.
-Gel Bartu,ne buldunuz?
-Şüphelilerden biri eski bir polis Gülizar Karakurt emekli Komiser telefon kayıtlarında en çok konuştuğu numara EPOLDER başkanı Vahdet Kaçar. Gülizar Karakurt'u teknik takibe alabilir miyiz?
-Tamam Bartu ben savcıyla konuşur hallederim.
Yazı gelince Gülizar Karakurt'u teknik takibe aldık. Teknik takip sonucu Gülizar'ı gözaltına aldık. Gülizar gözaltındayken Evren Uğurlu geldi.
-Bartu bey.
-Buyurun.
-Kardeşimi görebilir miyim?
İçimi bir acıma duygusu kapladı.
-Tabi buyurun.
    Birlikte Adli tıp'a gittik. Kardeşini görünce Evren Uğurlu'nun beton gibi duygusuz sert yüzü yumuşadı.
-Ah kardeşim ne yaptılar sana ne istediler senden?
-Bunu otopsiden sonra anlatacağız.
-Otopsi yapmasanız olmaz mı?
-Maalesef katili bulmak için kardeşinizin nasıl öldüğünü bilmemiz gerek.
"Bunun için de otopsi şart" dedi Yekta.
Merkeze döndük Profesör su içip kendine geldi.
-Kardeşimin katilini bulacaksınız değil mi Komiser bey?
-Elbette Halit beyi en son ne zaman gördünüz?
- Kaybolduğu gün öğleden sonra Seda ile buluşacağını söyledi.
-Seda kim?
-Seda Erturan Halit'in sevgilisi.
-Tanıyor musunuz?
-Evet doksanların ünlü popstarı.
    Bu arada Aslı Evren'in hizmetçisiyle Konuşuyordu.
-Ne yalan söyleyeyim hiç sevmezdim Seda hanımı paragöz kadının teki para için her şeyi yapar o kadın.
  Aynı şeyleri Evren de anlattı.
-Bu Seda'nın numarası var mı sizde?
-Hayır ama hastanede olması lazım Halit geçenlerde Seda'yı ameliyat etmişti.
-Osman İEÜ Hastanesi'ne git, Seda Erturan'ın telefon numarasını al gel.
Osman dönerken  tesadüfen güvenlik kamerası görüntüsü de bulmuştu.
-Komiserim kamera görüntüsü buldum.
-Aferin Osman görüntüleri Serdar'a ver incelesin. Ayrıca Abdullah'la konuştum. Bir şey bilmiyor.
Serdar kamera görüntüsünde üzerinde askeri kamuflaj desenli bir ceket olan adama rastladı.
-Hadi gidiyoruz.
    Devriyeye çıktık, devriye gezerken kamuflaj desenli  ceket giyen evsiz bir adam gördüm. Kenara çektim.
-Hşşt hemşerim uyan bakalım.
-Ne oluyor ya?
-Bu ceketi nereden buldun?
-Bir yerden.
-Şu yeri merkezde konuşalım.