Multideki bar..
"Şu bozuk tabelalı bara mı gidiyoruz?"dedim
"Evet bir sorun mu var? "dedi Çınar
"Hayırda patronunun zengin olduğunu düşünmüştüm terk edilmiş bir barda mı parti veriyor"dedim. Sırıttı ve birşey demeden yürümeye devam ettik. Sonra Çınar kapıyı açtı ve içeri girdik. 5 metrelik tünel gibi bir yeri de geçtikten sonra önümüze merdivenler çıktı. Çok uzun bir merdivendi. Ve her merdiven ışıl ışıl parlıyordu. Biraz utanmıştım. Çünkü burası lüks bir yerdi sadece dışardan bakınca öyle görünüyordu.
"Hala buranın sokak barı filan olduğunu mu düşünüyorsun"dedi Çınar.
"Hayır yanılmışım"dedim sıkıla sıkıla. Yalnız merdivenler in in bitmiyor orası ayrı mesele. Ben hayatımda bu kadar merdiven inmemiştim.
Sonunda oldukça şık olan let ışıklı merdivenleri sonunda bitirebildik. İçerisi turuncu - sarı ağırlıklı siyah ve kahverengi renklerle dizayn edilmişti. Açıkçası çok hoş bir bardı. Benim daha önce gittiklerimden bile daha güzeldi. Çınar kolumdan çıktı ve kolunu boynuma sarıp beni kendine çekti ve kulağıma eğildi
"Bak şurda oturan patron hafif kilolu olan"dedi. Ne!!? Hafif kilolumu? Bu adam mı hafifi kilolu? Benden 6 taneyi birleştirsek anca bu adam eder be..
"Şu izbandut olanda koruması heralde"dedim alaylı bir şekilde. Boynumdaki elini bastırıp
"Sakın yanlarında böyle konuşayım deme seni öldürürüm"dedi. Canımı acıtıyordu.
"Omuzlarıma bastırmayı kes salak. Canımı acıtıyorsun!" dedim ve oda bastırmayı kesti. O adamın yanına doğru yürüdük. Geldiğimizde
"Kız bumu?"dedi alaylı bir sesle patron.
"Evet bu"dedi Çnar
"Fazla zayıf ve çelimsiz değil mi?"dedi gülerek onun böyle söylemesi üzerine başındaki izbandut başta olmak üzere diğer 5 korumada gülmeye başladı. Salak ordusu..
"O kadar zayıf olduğumu düşünmüyorum alt tarafı 48 kiloyum."dedim.
"Boyun kaç peki 1.50'mi?"dedi alaylı bir sesle. Bu adam benimle resmen dalga geçiyor.
"Hayır, 1.63"dedim.
"Peki bizden korkuyor musun?" dedi gülmeye devam ediyordu. Şey aslında biraz korkuyordum. Yani canım kim korkmazki böyle bir durumda resmen mafya herifler. Ben tam cevap verecekken bir adam ağlayarak geldi ve patrona doğru koşmaya başladı. Elinde bir bıçak vardı tam patrona saplayacaktı ki izbandutun adamlara emir vermesiyle adamlar onu 2 kolundan yakaladılar. İzbandut tam adama silah doğrultmuştu ki patron elini kaldırdı onu durdurmak için. Daha sonra patron ayağa kalktı. Saldıran adamın elinde hala bıçak vardı. Patron adamın elinden bıçağı alıp 5 kere kalbine doğru sapladı. Ben istemsizce yanımda duran Çınara sarıldım. Oda korktuğumu hissetmişçesine beni kollarıyla sardı.
Daha sonra 3 adam ne yapacakları sanki önceden söylenmiş gibi zavallı adamın nabzını kontrol edip ölmüş olduğundan emin olduktan sonra cansız bedenini taşıyarak götürdüler. Adrından izbandut gibi olan konuşmaya başladı
"Nereye götürsünler efendim"
"Herhangi bir sokak arasına bıraksınlar işte iz bırakmasınlar iyice tembih et"dedi
"Peki efendim" deyip telefonla yanımızdan ayrıldı. Ben hala Çınar'a sarılıyordum
"Şimdi seni bırakıyorum sakin ol!"dedi Çınar ve beni bıraktı
"Ne oldu korktunmu sıska"dedi patron
"Y..yo..yooo neyden korkacakmışım? Korkmamı gerektirecek bir şey mi yaptın?"dedim ona kafa tutarmışçasına
"Yaa.. Çınara sarılırken öyle demiyordun"dedi
"Hahh.. Bikere ben değil Çnar bana sarıldı"dedim
"Yaa evet evet"dedi. Bu 2. oldu. Yine benimle dalga geçti.
Bu adamın -patronun- daha sert olmasını bekliyordum aslında ama Çınardan daha yumuşaktı. Tabi gözümün önünde sanki oyunmuş gibi adam öldürmesine söyleyecek lafım yok.
2 saattir ayakta dikiliyordum ve yorulmuştum. Bi anda adamın oturduğu koltuğun karşısına oturdum. Çınar , izbandut ve patron bana şaşkın şaşkın bakıyordu. Ne yani sabaha kadar ayaktamı bekleyecektim? Bende yorulabilirim değil mi? Sonuçta hepimiz insanız, robot değil.
"Niye herkes bana bakıyor?"
Ben oturduğum anda sanki zaman durdu. Ne kısık ne de yüksek denilebilecek olan müzik bile durdu ve herkes oturduğu yerden kalkıp bana bakmaya başladı. Az önce zavallı bir adam öldürülürken bile kimsenin umrunda değildi. Ama şimdi pür dikkat herkes bana bakıyordu. Birden iki adam koşa koşa yanıma gelip kollarımı tutarak beni kaldırmaya çalıştı
"Hanımefendi hemen kalkın lütfen" kollarımı kurtarmaya çalışarak
"Niyeymiş oturmak yasak mı bıraksana beni" dedim. Tam o sırada patron elini kaldırdı ve adamlar kafalarını onaylarmışçasına eğip gittiler. Nasıl tipler bunlar?
"Hahaha...Cesur bir kızsın"dedi patron gülerek
"Cesaret gerektirecek bir şey yapmadım ki yoruldum ve oturdum. Sabaha kadar ayakta mı bekleyecektik? Sen oturuyorsun ben neden oturmayayım peki ? "dedim. Yine şaşırarak bana baktı. Başımı Çınar'a doğru döndürdüm. Aslında onaylanmayı beklemiştim fakat onun gözlerinden ateş çıkıyordu. Patron boğazını temizleyip devam etti
"Ihıhıı.. Öyle diyorsan öyle olsun. Şimdi gösteri başlayacak hazır mısın küçük..?"dedi patron bana gülümseyerek
"Ne gösterisi?"dedim. Patron Çınar'a dönerek
"Ona anlatmadın mı?"dedi şaşırarak
"Hayır anlatmadım gerçekten yetenekliyse yapar zaten söylememe gerek olduğunu düşünmedim"dedi rahat bir şekilde. Çınar ben oturduktan sonra patronun yanına oturmuştu. Çalan bardaki müzik durdu ve DJ konuşmaya başladı. O bile takım elbise giymişti. Böylesini de ilk defa görüyorum.
"Eveett şimdi herkesin beklediği gösteriye başlıyoruz. Bildiğiniz gibi aramıza yeni biri geldi. Her zamanki gibi o da bir testten geçecek tabiki. İzlemeye hazır olun!.. Hahaha" dedi ve ardından herkes alkışlamaya başladı.
Hahaha eğlenceli olacak böyle şeyleri çok seviyorum. Bu yeni kişi kim acaba? Erkektir heralde.. Zira etrafımdaki 50 kişinin içinde ki kadınları saymaya başlasan iki elin parmağını geçmezdi. Ne aptal biri diye düşündüm. Böyle bir ortama girilir mi be mafya olup ne yapıcaksın ki.. Yok kardeşim ben bu mafyaların derdini ve fantezilerini anlamıyorum. 1 saat düşünsem kafayı yerim heralde.. DJ yeniden konuşmaya başladı
"Veee eğlence başlasınn" dediği sırada patron izbandutun kulağına birşeyler fısıldayıp DJ'in yanına gönderdi. İzbandutta onun kulağına bir şeyler söyledikten sonra yeniden konuşmaya başladı
"Bu gece eğlencemiz çok daha keyifli olacak çünkü yeni adamımız pardon yeni üyemiz bir kız"dedi
Herkes ıslık çalıp alışlarken o tekrar konuştu
"Ee hadi, seni bekliyoruz yeni kız... Çağla Sökmez.."
Gerçekten eğlenceli olacak hadi bakalım kızım göster kendini...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaçırıldım
Любовные романыMeyra için yine mutlu günlerden biriydi. Sevgilisiyle akşam yemeğine çıkacaktı. Meyra kendini evlenme teklifine hazırlamıştı. Çünkü bu yıl onların 4. yıldönümüydü. Ahmet ona öyle demişti çünkü. Peki gerçekten ona evlenme teklifi edecek miydi, yoksa...