Sert acımasız herkesin korktuğu bir adam saf güzel nazik bir kız yolları kesişir aşk olup üstüne birde evlenip çoçuk yaparlarsa ve bunu ailelerinden saklarlarsa ne mi olur gelin görelim
Mirzanın ezelin hikayesi
10. Bölümden sonra geçmişe dönecek v...
Bölüm.9 Ezo sabaha oğlun kahkaları ile açmış yine neler çevirdiğin anlamak için oğlun izliyor kıkırtı seslerin duyuyordu kapı kilitli olduğu için dışarı çıkamamış anlaşılan dedi içinden ezo oğlu ise valizlerde bulduğu oyuncakların dökmüş yere bişeyler yapıyor "Anneciğim napıyorsun orda" Arkasına sakladığı şeyle "Hiçç "dedi ezo ona bakmaya çalışırken" anni yaaa kızacaksın biyoyum " "Kızmayacağım göster hadi " büyük olası çekmeceleri karıştırmış ve babasın saatlerinden biri ile oynarken düşürüp camın catlatmış yelkovanın düşürmüş onu tamir etmeye çalıştığıda aşikar tel toka otuncak tamirat araçları ile onarmaya çalıştığıda beli "Anni kızdın mı men kazayla düşüydüm " "Anneceğim çekmeceleri karıştırmak çok yanlış babanın saatin kırmışsın "mirhan ağlamaya başladı annesi göz yaşlarına dayanamayarak "Ağlama bir tanem ben baba ile konuşurum sende özür diklersin bir daha yapmayacağın dair affeder seni " "Tamm anni " O sırada kapı çaldı "Yenge " "Geldim yezda " kapıyı açtı yeza geceliklerle gördüğü yengesine sırıtı abisi neden bırakmadığı anlaşılıyordu yengesinin uzun bembeyaz bacakları dolgun kalça ve göğüsleri zümrüt rengi gözleri uzun saçları ile karşısında bir affet duruyordu "Kahvaltı hazırda sizi almaya geldim " Mirhanı göstererek "Siz küçük beyle inin bende hemen geliyorum " "Anni üstüm " "Öyle in sonra dağişiriz Tamm" Yezda küçük yeğenin elinden tutu merdivenin başına geldiğinde mirhan durdu yezda ona baktığında aşağı inmekten korktuğun fark etti "Gel kucağıma halasının balı korka seni çok severler şimdi biraz babana kızgınlar o kadar" "Niye kızıyolar babam yayamazlık mı yaptı menim gibi " "Sayılır "
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Medyadaki mirhanın pijamaları Masaya geldiklerinde herkes yezdanın kucağındaki ufaklığa bakıyor mavi ayıcıklı pijamaları ile resmen tatlılık abidesi berfin hanım yezdadan çoçuğu alıp kucağana oturtu öptü saçların kokladı "Kurban olur nenen sana " "Adı ne aceba "dedi melike hala "Sormak hiç aklıma gelmedi ki " dedi yezda "Abim kopyası ama baksana şuna yadem babamada benziyor sanki " Bu lafın üstüne mirhan ağa gözlerini çoçuğa dikti kaşların çatı "Neresi benziyor " "Aman baba baksan kaş göz aynı sen " "Adın ne senin çoçuk" Diye sert şekilde soru mirhan ağa küçük torunu öyle korkutmuştu ki bu soruş babanensin kucağına iyice sindi ağlamaya başladı "Annnniii annniiii "diye resmen içli içli ağlıyordu yade dayanamayıp mirhan ağaya döndü "Gördün mü yaptığını ağlatın çoçuğu" "Ana ben ne yapmışam adın sordum Gel küçük torunum ağlam gel " Yade buken tepkisi herkesi şaşırtmış çoçuğu benimsediğiningösteriyordu merdivenlerde oğlun ağladığını duyan ezo hızlı hızlı inyordu "Geldim anneciğim ağlama " Giydiği beyaz elbise kahverengi sandaletleri açık bukle halindeki saçları hafif makyajılı hali bile dikkat çekiyordu berfin hanıma gülümseyip oğlun kucağına aldı
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Ağlam anneciğim noldu mirhan bak anneciğim burdayım ağlama hadi" diye pış pışlıyordu oğlun ikici şoku yaşatmıştı karacahan konağına mirhan ismin duyan berfin hanım gözlerinden döktü yezda ise "Yenge adı mirhan mı" "Evet mirhan hadı oğlum adını söyle halan duysun" "Mirhan dekta kaycahan " "Afferim benim oğlum " "Mirza adını mirhan koymak istedi bizde mirhan yekta koyduk "diye açıklama yaptı ama masada çoğu kişinin gönlünü şimdiden fet etti küçük mirhan hele dedesi duruşunu bozmuyordu ancak içten içe eriyordu "Sofraya geç inilmez bu evde " "Kusura bakmayın ayşe hanım " dikenlerini yeniden çıkarmış "kuralara uyarız bundan sonra " ezo sakin olmaya çaılışıyor "Kızım ne kusur yorgunsuz siz " berfin hanıma minetle baktı "Mirhan anneciğim hangisinden yemek istiyorsun" tam oğlu bişeyler söyleyeceği sırada rojda azarlar şekide konuştu "Sende iç edep yok mu kadın " "Anlamadım " "Utanmıyormusun sürekli mirham mirhan demeye dayım masada oturuyor sen ne hakla saygısızca onun adın ağzına alıp söylersin bide nedü belirsi çoçuğuna kulanırsın" rojdanın derdi beli mirzayı kaptırması birde bu yetmez gibi karacahan konağına bir veliahtla gelmiş olan bu kadın en kısa zamanda burdan kaçıracaktı öyle yada böyle Ezo için bu son damla olmuş küçük mirhan tekrar ağlamaya başlamış "Bakın hanım efendi" dedi arkadan gelen sesle herkes şok oldu "Senin ne hadine lan benim karıma çoçuğa bağırmak nedü belirsiz demek ne lan senin dilin keserim kadın "masada derin bir sessizlik peydah oldu mirza ağlayan oğluna baktı "gel aslanım buraya" küçük mirhan babasının kolarına koştu "Baba " "Tam paşam geldim bak" Masaya oturduğu an herkes suspus oldu küçük oğlun saçların okşuyor bir yandanda öpüyor "Mirza bana ver istersen yaranı zorlam " "Yok gülüm böyle iyi" "Baba" "Söyle mirza ağa" "Ben sana karım çoçuğumu emanet ettim görüyorum ki hata etmişim senki koca mirhan ağa küçücük torunu korumaktan aciz misin ?" "Mirzaaaaaa" "Ne mirza baba" "Buraya bu kızı bu çoçuğu getirdin bizden gizili hayat kurmuşsun kendine evime açtığıma dua et sen" "Bir daha bu konakta oğluma karıma saygısızlık edeni allah şahidim olsun ki karacahan aşiretine saygısızlıktan töre hükmü uygularım karım karacahan aşiretinin hanımağasıdır bu böyle biline " mirza son sözünü söylemiş herkesi susturmuş baba oğlun üstüne gitse ne olacağını biliyor alır gider karısın çoçuğun ama yıllardır süren evlat hasretine gıyaben bide kucağındaki bücür için sustu mirhan ağa ama bu kadar kolay affetmeyecekti oğlunu Kahvaltıda uzun bi süre sessizlik devam eti "Baba şundan istiyoyum" "Hangisinden aslanım" "Dedemin önündeki yeçelden men onu kocaman seviyoyum ondan yiyeceğim" Mirhan ağa dede lafın duyunca gülümsedi ancak istifin bozmadan leçeri uzatı Yade buke gülümsedi "Bak bide neresi benzi diyordun sevdiği leçer bile aynı "yade gülerek konuştu "Dade "küçük mirhanın sesi tüm masada duyulunca yaşlı kadın güler konuştu "Söyle yadesi kurban" "Men diderken bu yeçerden götüre biyimiyim evimizdekinden daha düzel olmuş" Yadenin yüzü düştü gitmesin istedi aynı şekilde mirhan ağa berfin hanım buruk buruk birbirine baktı "Sen iste yeterki paşam ben sana bu leçerden veririm ama sen hemen gitmek istiyon" "Dedem meni sevmiyo mizi istemiyo ki babamada bağaydi annemde üzüydü onun için miz evimize gidiyoruz " Mirhan küçük toruna baktı burda ikinci günü ancak gitmeyi istiyor Mirza oğluna baktı "Aslanım olur mu hiç deden seni seviyor " "Yayanci sevmiyor " "Mirhan babaya öyle denir mi" "Özüy diyeyim baba" "Aslanım babalar dedeler bazen konuşurken kızabilir aile içinde olur böyle şeyler ama hepimiz birbirimizi seviyoruz demi Herkes evet diye onaylıyor "Hem uzun süre buradayız tatil gibi düşün " Bu sözün ardından herkesin yüreyi ferahladı mirhan ağa daha torunu sevmeden gitsin istemiyordu yade desen sayılı günüm kaldı gözümün önünde olsun evlatlarım diyordu masa yeniden sessizliğe boğuldu "Baba ben doydumm" "Tamm oğlum hadı oğun oyna burda " "Tamm "yemek sessiz şekilde devam ederken mirhan ağa şivanı çağırdı "Şivam herkese haber sal mirza ağanın sağlı iyi olması şerefine yemek vereceğiz konağa büyük ağaları davet et aşağı yola kadar masa kurun " "Emrin olur ağam " "Jivan kahyaaa " "Söyle küçük ağam " küçük mirhan şivan kahyayı çekiştirim kucağına çıktı avludaki ev ahalisi yıllardır özlem duyduğu anı yaşıyor küçük mirhan beş dk eve neşe getirmiş yaşananları unutturmuştu ordan oraya koşturuyordu adeta "Neydesin sen "mirhan ağa ise torun kendine benzetiyordu adeta şu laflarla büymüş küçülmüş halleriyle "Burdayım küçük ağam" "Hani atlay neyde göstermedin mana" "Oğlum şivan beyi rahat bırak " "Ama anni " "Tam aslanım sonra seni çiftliğe götür şivan kahya" Küçük mirgan şivan kahyaya sarılıp öptü "Teşeküy edeyim" Mirhan ağa torunun büyüsüne iyice kapılıyordu
