Aşirete Gelin Olmak

37. Bölüm

Bölüm 37

Yemekte umalı konuşmanın artından herkes odalarına geçildi mirhan kolun ağrısı için otel doktor geldi kontröllerden sonra mirhan kas ağrıların olduğunu bu tür tedavilerde çok sık raslandığın korkulacak bir durum olmadığın dile getirdi mirza vicdanı ile yüzleşiyordu can çekişiyordu ruhu... doktor iğne yapacağı sırda mirhan basbas bağırıyordu " baba hayıy istemiyoyum yütfeyn yapmaşınlar noyuy baba noyuy" diye ağlıyor mirza daha fazla dayanamadı kendini odanın dışına attı mirhan ezonun telkinleri ile sakinleşmeye çalışıyor zorla vurdurdu iğneyi ezo mirza ise vicdan muhasebesi yapıp oturduğu barda bilmem kaçıncı içkisin yudumluyordu ezo mirhanı uyutu bekire dönüp " mirza nerde" dedi " yenge aşada barda " dedi ezo derin nefes aldı bara doğru adımladı  kocasın çok iyi tanıyordu ezo yaptığı vicdan muhasebesi gözlerinden okuna mirzaya döndü "ne halt ediyorsun burda" diye kızdı mirza" ölümle yüzleşiyorum ezo ilkkez ölmeyi istedim mirhan o hali acı ile kıvranışları öldürmekten beter etti beni ezom" deyip bardaktaki içkiyi yudumladı ezo mirzaya sinirle bakarak elindeki bardağı çekti " kendine gel mirza ağa benim sevdiğim adam bu değil şimdi yukarı çıkacağız sende mirhanla ilgileneceksin bir saat sonrada yatla açılacağız oğlumuz denize girdireceğiz ve mirza ağa koca bir bebek gibi mızmızlanmayı bırakmanı istiyorum bazen mirhandan farksız oluyorsun" diye azarladı mirza bu kadına her seferinde tekrar tekrar nasıl aşk olduğun sorgulayıp sırıtı ezoya sarıldı kokusunu içine çekti "korkuyorum ezom hemde çok korkuyorum hayatımda en büyük zaafın sevgi aşk olduğunu bilen ben ilk zaafım sen sonra oğlum korkuyorum sizi kaybetmekten beni bir daha sevmemenizden çok korkuyorum mirhan benden nefret eder diye ödüm kopuyor" diye içli içli konuştu ezo mirzaya sıkıca sarıldı " mirza ömrüm biz seni çok seviyoruz kızsakta kırılsakta seviyoruz mirhan yukarda anne diye değil baba diye ağladı seni göremeyince anne babam benim yüzümden mi gitti dedi kolum böyle diye beni artık sevmiyor mu diye sordu yapma kocam yapma biz seni çok seviyoruz yapma " dedi mirza ezoya öyle bir sarıldı ki ezo gülerek "aşkım nefes alamıyorum yavaş " diye şakayla söylendi " siz benim yaşama sebebimsiniz kadın sen oğlum ( ezonun karnına dokunarak) belki kızım " dedi ezo sahte bir kızgınlıkla" edepsiz adam " dedi mirza gülerek " senin edebsizin hayatım" dedi ikili odaya çıktığında gördüğü manzara ile ufak çaplı bir şok yaşadı mirhan kaçıyor bekir kovalıyor oda desen savaş alanı bekir " yapma küçük ağım etme küçük ağam" diyor mirhan ise inatla "bekiyyy söjüm dinle men seyin ayanım " diyor bu lafa mirza koca bir kahkaha atıp ezoya " bu çoçuk tıpkı ben" dedi bu sırda anne ve babasın gören mirhan koşarak babasın kucağına atladı " baba dittin sandım dine dittin sandım" diye sarıldı babasına mirza ise
" gidermiyim hiç babam sana süprizi hazırlıyordum " dedi mirhan ellerin çırparak " oyey oyey ( bekire döndüp dil çıkardı ) bayık göydüm mü babam süpjiz yaptı men sana dötür meni babama dedim" diye bekire kendince sitem ediyor bekir çarpık gülümse ile
" ben senin sözünü dinlemez olur muyum  hiç mirhan paşam baban dedi getirme sürpriz olsun diye " mirhanı iknaya çalışıyor ancak mirhan küçük inat yumağı bekire dil çıkardı " hayıy tüstüm  sana dedeme diyeceğim seni dörürsün sen " diyor mirza ezo kahkahayı bastı bekir sahte bir sitemle " ya abi bu biraz daha büyüsün bizi parmağında oynatır" dedi mirza gülerek " aslanım ben yengene diyorum gel birde kız çoçuk yapalım belki o uslu olur" deyip kahkahayı bastı bekir bıyık altından gülüyor ezo ise " mirza sende hiç utanma kalmadı " diye kızıyor bekir çıkmak için kapıya yöneldi " bekir yatı hazırlasınlar söyle" dedi " tamam abi" deyip otatan çıktı mirhan babasına birşey anlatıyor ezo plaj çantasını hazırlıyor tlf edip arkadaşlarına haber verdikten sonra odadan çıkıp marinaya ilerlediler. Yatla açılmaların üstünden geçen bir saatin sonda herkes çok eğleniyor mirhan korkarakta olsa babası ile denize girmiş ilk başlarda çok fazla tapki versede sonra baya baya alışmış hata sonlara doğru çıkmak istememiş mirza mirhan kucağında çıkacağı sırda yüzün asan karısın "asma o güzel yüzün " dedi ezo stemle " ben niye giremiyorum denize " dedi mirza kalın tekin havaya kaldırdı " seni el kadar bikin ile ona adamın önüne çıkarmam kadın" dedi ezo "offf mirza of bu ne kıskançlık etrafta hepi topu üç yabancı adam var ve bizim arkadaşlarımız " deyip stemine devam etti ancak mirza sinirle " üç değil dört arkadaş ha o anton denen dalamamayı gördük ne arkadaş ama bir daha söylemiyeceğim ezo üstündeki o elbise çıkmayacak koya gelince sakin yere geçeriz " deyip kızdı ezo içinden ben bu adamla ne yapacağım diye söyleniyor mirhanı kucağına alacağı sırda"dur sen alma ezo ıslak üstü şimdi elbisen ıslanır için beli olur" dedi ezo kocaman gözlerin açarak kızgınca "mirza yeter artık senin bu kıskançlığın basayi benu basayi" diye şiveli şekilde kızdı mirza ise "gece yapsana şu basaii şiveni " deyip göz kırptı ezo ayakların yere vura vura kamarın içine girdi arkasında mirza kahkaha ata ata kucağında mirhan ile geldi ezo mirhanın üstün değişti kolundaki bandajın takıp uykuya yatırdı mirhan sanki annesi ile babasın barıştığın anlamış gibi uysal halerine dönüyor git gide bu beş ayda mirhanı uyutmak tam bir işkence iken bi kaç gündür saniyeler sürmeden uykuya dalıyor...