Aşirete Gelin Olmak

38. Bölüm

Bölüm 38

Mirza ilkkez kendini bu kadar aciz hissetti karısın çığlıkları oğlun ağlama sesi o adamın doğrulduğu silah duyulan silah sesi ile mirza yumdu gözlerin canında can gitti şu üç saniyede mirhanın haykırmaları duyuluyor ezo ağlamaklı sesi ile mirza diye bağırıyor bekir kaptanı sağ kolundan vurmuş mirhanın ayakları dibine düşmüşmüştü kanlar içindeki adam patlayan silah sesleri mirhanın ağlamsın dahada şiddetlendirmiş bekir koşar adım mirhanı kucağına aldı o sırda herkes yüzerek tekneye çıktı ezo ağlayan oğlun kucağına aldı " tam geçti annem geçti yanındayım bak " diye mirhanı sakinleştirmeye çalışıyor mirza bekire bakarak " al bu iti sahibine yolayacağım  " dedi bekir yerde kanlar içinde yatan adamı kaldırdı herkes şaşkın ne yapacağın bilemez şekilde bakıyor mirza komut verir gibi " herkes odasına geçtin marinaya varana kadarda çıkmayın" dedi o kadar sert çıkmıştı ki sesi işte onun hakımda söylen buz kral lakabın hakıyla verdiğini göstermişti. Ezo kucağında oğlu ile odaya girdi yatağın üstüne oturdu kucağındaki oğluna daha fazla sarıla bilirmiş gibi daha sıkı sarıyordu oğlunu yaklaşık on dakika sonra mirza odaya girdi korkulu gözlerle kendine bakan oğlun görünce çıldırmış gibi odayı dağıtmaya başladı " nasıl lan nasıl benim aileme el uzatırlar sikeceğim belalarını hepsin öldüreceğim" diye bağırıyor mirhanın ağlaması şiddetin artırırken ezo oğlun yatağın üstüne bıraktı mirzaya yaklaştı " sakinleş mirhanı korkutuyorsun" dedi mirza yatağın üstüne cenin pozisyonunda kıvrılmış ağlayan oğluna baktı  gözlerin yumdu derin derin nefes almaya başladı ezoya dönerek " sizden önce zaafım yoktu artık en hassas noktamı biliyorlar allah kahretsin biliyorlar" diye bağırıyor ezo yutkundu " mirza kendine gel ben seni severken sana evet derken bunları biliyordum ölüm silahları herşeyi göze aldım evet dedim çünkü sen her zaman beni oğlumuzu korursun " diye mirzayı sakinleştiriyor mirza tekrar mirhan baktı " ya bekir olamasaydı ona birşey olsa kaldıramazdım ezo ona yaptığım zaten en büyük pişmanlığım birde benim yüzümden " deyip cümlesin tamamlayamadı ezo mirzaya sıkıca sarıldı ellerin kalbin üstüne koydu " bak bu ses benim yaşama sebebim mirza  ben oğlumuz seni çok seviyoruz şimdi git mirzaya sarıl ve onu sakinleştir" diye konuştu mirza ezonun yüzünü elleri arasına aldı anlını anlına yasladı " ben seni hak edecek ne yaptım kadın söyle ne yaptım " dedi dudaklarına bir öpücük bıraktı yatakta yatan mirhana sarıldı " aslanım " dedi an mirhan hıçkırık sesleri artı "babam korkma yayındayım korkma aslanım " diye dahada sarılıyor " bıyakma meni baba noyuy" dediği an ezoda yanlarına yaklaştı mirza " bırakır mıyım aslanım hiç hem yarın evinize gideceğiz sana bir süprizim var" diye mirhanı ikna ediyor mirhan babasına dahada çok sarıldı ezo yatağa yaklaşarak " mirhan bey kıskanıyorum ama" deyip yatağın diğer tarafına uzandı mirhan annesine babasın kocaman öpücük bıraktı geçen bir yarım saatin ardından annesine dönerek
" acıktım " dedi ezo  mirzaya bakarak oğluna döndü " annem üstüm değiştirim hemen geliyorum dedi" ezo dolaptan çıkardığı kırmız şort tulum üstüne giydi yatağa oturdu mirhanı kucağına alaraka öndeki dümeleri açtı emzirmeye başladı mirza ezoya bakıp yutkundu " gülüm bıraktırdın sanıyordum " dedi ezo mirzanın ilgili yanın çok seviyordu hamileliğinde en az altı kitap okumuştu sonra heyecanla ezoya dönüp bak şu şöyleymiş diye anlatırdı ezoda onun heyecanlı halerini dinlerdi " aslında bıraktırma aşamasındayım canım ara ara emziriyorum normal yemekler mam ağırlıklı besliyorum küçük ağanı" dedi göz kırparak sanki iki dakike önce canlarından can gitmemiş gibi sakin olamaya çalışıyorlardı  mirza munzurca mirhana bakarak " yeter aslanım bırak anneni artık kardeşlerinede kalsın " diye iki buçuk yaşındaki çoçukla uğraşıyor mirhan biran ezonun göğüslerini sıkarak " hayıy menim oynay menim" diye babasına kaşlarını çatarak bakıyor mirza pes ettim der gibi ellerin kaldırdı " duydun aslanım ezo onlar aslanım" diye göz kırptı sonra munzurca ezonun açıkta kalan göğüs kısmına öpücük bırakıp "bu sıpanın haberi yok hatun bunlar topusu bende" diye kahkaha attı ezo mirzaya " edepsizliğinden hiç birşey kaybetmiyorsun mirza bey" diyip sahte bir kızgınlık sundu kocasına mirza ezoyu mirhanı öpüp " çıkmayın kamaradan ben yarım saatte geleceğim deyip kapıya yöneldi" ezo kocasın herşey normalmış gibi yapmalarına alışmıştı artık ancak şuan durulması fırtına öncesi sessizlikten başka birşey değildi istanbula dönünce az çok neler olacağını tahmin ediyordu ezo mirhanı yatağa bıraktı kucağına bir kaç oyuncak bırakıp kamaradan çıktı ezo üst kata doğru çıktığı sırda bekir ve mirzanın konuşmaların duydu adeta ürperdi " bekir kesin kafasın yolayın sahibine afili bir notla iki gün sonraya özel uçağı hazırlansın istanbula gidiyoruz" dedi bekirin tek yanıtı " tamam abi " mirza bekire sert sesi ile " koruma üst düzeyde olacak ona göre birde mardine haber sal herkes tetikte olsun ortalık karıştı karışacak silah sevkiyatında bir arıza istemiyorum bu olayın üstüne bekir yoksa herkesin canın okurum" dedi ezo köşede kocasın dinliyor nerdeyse dört yıldır birlikte olduğu adamı ilkkez böyle görüyor ilkkez işin duyuyor bilirdi mirzanın karanlık yanın ancak korkuyla yüzleşti yakından mirzaya sormadı soramazdı sadece kalbi kanıyordu gitse gidemezdi kalsa birgün  ölüm haberi mi gelecek diye beklemek korkutuyordu ezoyu ya oğlunun kaderi oda mirzanın yolunu mu izleyecekti ne yapacaktı ezo mirza olmadan yaşayamazdı bunu şu beş ayda çok iyi anlamıştı mirza girişteki ezoyu görünce ne zamandır ordasın diye sordu uzun zamandır diye cevap verdi ezo bekir ikiliyi baş başa bırakıp çıktı ezo mirzanın yüzüne parmakları ile dokundu mirzaaa diye bildi mirza biliyorum ilkkez bu kadar yakından tanık oldun işim karanlık yanıma ama ezo beni bırakıp gitme ne olur gitme oğlumuda alıp gitme diye bildi ezo parmak uçlarında yükseldi mirzanın sol göğüsün  üstüne derin bir öpücük bıraktı istesemde gidemem ancak korkuyorum mirza kendimden değil ben senin yanında olayım ölüm bile hiç bana ama mirhan biraz önce oğlumuz ölüyordu diye bildi mirza derince baktı ezonun gözlerin içine " bu son birdaha ne sen ne mirhan etkilenmeyeceksin söz veriyorum dedi ezo sarıldı mirzaya seviyorum seni hemde çok seviyorum dedi mirza gülen gözlerle ezoyu kucağına aldı ezo ayakların mirzanın beline doladı öpüşmeye başladılar nefes nefes ayrıldıklarında kamarın kapısına gelmişlerdi mirza kapıyı açtı ezonun boynuna doğru başını gömdü hala mirzanın kucağında olan ezonun göğüslerini bir kısmı açılmıştı derin bir inlemenin ardından arkada duyulan ses ile kocaman açıldı gözleri " anni baba şiz ney yapıyonuz baba onay menim çek eyyeyini " dedi anda yatağın üsünde ayaklanmış duran çoçuğa dikkat kesildi ikili...

Beğeni ve yorumlarınız bekliyorum